bir türlü gülemediğim film. şafak sezer rol yapıyorum diye bağırıyor, senaryo desen yok. tek artısı avanak kuzenler ve hababam sınıfı serilerinden iyi olması.
edit:kötüle arkadaşım kötüle. zevk ve renkleri tartışmayı seviyorsun anladığım kadarıyla. o zaman iyi oku çünkü gördüğüm en berbat film.
+ skir len !
- citroen mi ? citr...
+ siktirin gidin lan !
+ abi götü başı ayrı oynuyor.
+ ev mandıraya döndü.
+ başlamadan önce birşey sormak istiyorum. aramızda cenabet var mı ? manuel olur böyle olur...
*kaptan almanca birşeyler anlatmaktadır*
+ bu adam nasıl ingilizce konuşuyo lan hiç bi' bok anlamıyorum.
tarzı espirilerle götümüzü başımızı ayrı oynatmış film. yardırmıştır, defalarca izlensede sıkmaz o derece.
bir de eleştirmiş olmak adına konuşan, ne konuştuğunu anlamadığımız insanlar var. bu film hakkında konuşurlar çünkü bu film çok basittir ve kızlar fransız sinemasından anlamayana vermezler. eleştir babam eleştir "bu film sinema tarihine birşey kazandırmamış."
sen ne kazandırdın lan tırt ? sinema tarihine bir full metal jacket mi kazandırdın ? osbir çekerken kameraya alıp forumlara yolluyorsun.
siz aşırı fantastik fransız deneysel "L' kénar mon goté" filmini kaçırmayın. aman kaçırmayın. çünkü kızlar vermez kaçırana.
eşşoleşşek, aptal, salak kelimeleri biiiip'lenen türk televizyonlarında ypazartesi günü bu filmin ne kadarı yayınlanacak sırf bunu öğrenmek için statik vizemi feda edeceğim film.özellikle gemide kaptanla fikonun tartışması ve sonrasıyla,muratgil'in damından ezgisiyle başlayan sahneler kesilirse izleyen ahaliye üzülürüm..
ilk seferinde klasik önyargımla seyredip beğenmediğim, ikinci seyredişimde yarım yarım yarıldığım film olmuştur kendisi. bu kadar da dengesiz bir kişiliğim o ayrı tabi.
şafak sezer'in canlandırdığı tiplemenin, içine şeytan girmiş kızın odasına ilk girdiğinde verdiği tepki aklıma her gelişinde yüzümde halen salak bir tebessüm oluşturmayı başaran absürd türk filmi.