bugün

bazen gün içinde tezahür eden hastalık türüdür.

dolaba gidilir, 1 adet ekmek bulunur. "yanında ne yesem" diye düşünürken onu çoktan ağzınıza götürmüşsünüzdür. ucundan kemirmeye başlarsınız. bu eylem ekmeğin ikinci ucuna kadar sürer, sonra da ekmek diye bir şey kalmaz.

ama önemli olan ekmeğin yanında ne yiyecek ne içecek bir şey tüketmemektir.
(bkz: fırat)
(bkz: uğur gürsoy)
köşesini koparmakla başlayan hastalık. kıtırlardan giderek bütün ekmeğin o saflığını keşfetmenizle son bulur. ekmeğin içi daha az tercih edilendir ve sizden arta kalan kısımdır. bu noktada anneden azar ya da terlik gelebilir.
hamdolsun türkiye'yi "teğet geçen" hastalıkmış.

bir keyiftir gariban için kuru kuru ekmek yemek.

onlar belki unutmuştur pastanın tadını, ekmek yerine makarna değil de bildiğin pasta yiyenler ise böyle bir matematikle ifade ederler evdeki hesabı..

teğet geçmişmiş. peh...
parasizlikla beraber tamamen dogru orantili artan hastalik. isvicreli bilim adamlarina göre asgari maasla ev gecindiren insanlarin bu hastaliga yakalanma olasiligi diger insanlara göre daha fazlaymis.
parasız kalınca oluşabilecek bi hastalık..
ot kafalı olacaksın evladım, arasına peynir koy da ye.
(bkz: anne lafları)
aç kalındığı zaman çok lezzetli olan bir yemek gibi haz veren durum.
Kimi zaman bir adana kebabı tadında yenen güzide karbonhidrat.
Aşırı Makarna tüketiminin verdiği hastalıktır.
yakında bütün vatandaşlarda baş gösterecek hastalıktır.

gerçi buna fakirlik de diyebiliriz.
(Ekmeğin muhteviyatı önemli olmakla birlikte) yediğimiz ictigimiz herşeyde GDO ve kimyasal zarar durumu olduğu düşünüldüğünde, en sağlıklı öğündür artık.

Hayat ne tuhaf olmaya başladı yaww..