son bomba , sok , beni harap eden laf.Atarük'ü sevmeyen kizin cehaleti...
sutcu imam kim dedim duydum adini ama kurtulus savasibi biz havza'da , amasya'da , sivas'da , erzurumda'da basladi bilirdik...
megerse bildiklerimiz yalanmis , sütcü imam olmasa hapi yutmustuk...
bunu bilmeyen mallara ögretelim , sütcü imam marasta yanlizca bir isyan yapmistir hepsi bu maras icinde yerel bir ayaklanmadir , ulusal bir boyutu yoktur. ulusal olmadigi icinde kurtulus savasi ile alakasi bile yoktur.
(bkz: gecmisi degistirmek)
doğrudur, kurtuluş savaşını sütçü imam başlatmıştır. maraş civarında nene hatun isimli bir müslüman bayanın yazmasının XiV. louis ve napoleon isimli iki hayta fransız askeri tarafından çekilmesi sonucu dayanamayarak üzerlerine yaylım ateşi açmıştır; bunun üzerine ardahan civarında bulunan cengiz han ve silahlı adamları da olaya dahil olmuş ve direniş büyümüştür. hatta şerif hüseyin de din elden gitmesin diyerekten fransızlara hücum etmiştir.
beynini ,pardon, başını örten kızlarımızın derin tarih bilgilerini bizimle paylaşarak ,bizi aydınlatma yolundaki kilometre taşı cümledir.
boşuna okumuşuz bunca yıldır.meğer kurtuluş savaşı bi baş örtüsü yüzünden çıkmış.(devamında bunu da söylemişlerdi).(utanmasa türban diyecekti)
kurtuluş mücadelemizin başlamasını sağlayan ilk eylemi gerçekleştiren kişinin yaptığı işi ifade eden cümle. düşman askerine ilk kurşunun sıkılmasını ifade etmektedir. daha sonra atatürk önderliğindeki türk milleti, atatürk'ün gösterdiği istiklal amacına inanmış ve sütçü imam'ın yüce ruh haleti içerisinde canını, malını ortaya koyarak 'ya istiklal ya ölüm' demiştir.
"önemli olan kafasına örttüğü değil, beyniyle ilgilenin." falan der genelde türban savunucuları. iyi de kardeşim bu lafları edende beyin de yok ki. hepsi böyle değil allahtan.
damat ferit'in sadarete gelişinin ardından o dönemin harbiye nazırı yardımcısı kazım karabekir; "kurtuluş şark'ta" parolası altında o dönemin göze batan albaylarından mustafa kemal'i ve bahriya nazırı rauf orbay'ı erzurum'a yani mücadeleyi başlatmaya çağırmadı zaten. zaten bu gerçekleri bilen şunu da bilir:
sütçü imam'ın bir kahraman olduğu ve başlattığı yöresel direniş elbette ki gözardı edilemez ancak komple bir savaşı bu insana mal etmek, başka insanları hasır altı etme çabasından başka birşey değildir. zavallı bir açıklamadır.
Bir toplumsal hareket münferit direniş örnekleriyle açıklanamaz. Anadolu'da birçok isyan olmuştur. Çoğu düzenli, tek bir iradeye bağlı değildir. Bir sistem doğrultusunda gelişemeyen başkaldırı onurlu bir mücadeleden ibaret kalır. Kalkıp zor anlarda örgütlü bir mücadele haline getirilmiş hareketi sütçü imam'ın başlattığını söylemek cehaletin ta kendisidir.
''işin başında bu imam olmasaydı, ingilizler ebemizi züküyor olurdu'' demektir. ne niyetle söylendiği de bellidir. ama hadi diyelim dogru, peki niye yıkmaya çalışıyorsun? niçin ingilizlerden kan dökerek kazanılanı ingilizlere geri vermeyi istiyorsun? imam pişman mıdır ki başka bir imami başımıza memleketi satsın savsın diye vekil tayin etmistir? ... biliyorum, sütçü imamın bilseydi böyle olacağını (atatürk ilke ve dervimleri) eşini-kızını ingilizlere kendi eliyle verirdi. nasıl olsa sizin bölgede seks sakallıların iki dudağının arasında.
sütçü imam'la dalga geçebilecek kadar seviyeyi indirenlere malzeme vermiş densiz bir kızın lafıdır. başlattı diyemesek de mutlak bir etkisi vardır direnişte.
Milli Mücadele' de işgal kuvvetlerine karşı ilk örgütlü direniş hatayDörtyol'da 19 Aralık 1918'de Mehmet Çavuş (Mehmet KARA) tarafından başlatılmış(kpss sorusu olarak geldi*). dörtyol jandarma komutanı ateğmenin frnasız ve erminler tarafından linç edilmesi üzerine karokol çavuşu mehmet kara ve bir grup mehmetçiğin başlatığı direniş daha sonra kuva-i milliyenin mücadele ettiği güney cephesinin ilk eylemi olarak kurtuluş savaşı tarihine geçmiştir
diğer bir yurtsever sütçü imam'ın direniş olayı ise başka bir coğrafya ve tarihte gerçekleşmiştir, sütçü imam imam değildir, adı sadece imamdır ama neden imam olduğu inatla vrugulanmak istenmiştir bu da ayrı bir konu, hem ha imam olmuş ha sütçü sonuç da "manda ve himayeyi kabul etmemiştir". nenehatun ise hepsinden çok farklı bir coğrafyada rus ve ermeni işgaline direnişte bulunmuş bir başka vatanseverimizdir.
ha bu olay neden böyle dallandı budaklandı anlamak zor. bazı kestenkelek tipler bu işi iyice sulandırma çabasındalar, cehalet nehirleri şorlayan beyinleri ve melanet akan suratları ile "ingiliz mandasında daha özgür yaşamak için" bu ülkeye ait her değeri yıkmak ve yozlaştırmak için her türlü yalanı uydurabilmekteler ve bunun adına da "demokrasi ve özgürülük" denilmekte. malum, türk ve türkiye düşmanlığın adı "demokrasi", manda ve himayeciliği savunmanın adı da "özgürlük" olmuş.
s.kerim böyle demokratı, s.kerim böyle özgürlükçülüğü.