bu derin, kültür edinme mefdunu(!), bilim sevdalısı mükemmel milletin, her daim kaliteliyi terch ettiği gibi müthiş varsayımlara sahip muhteremlerin yere göğe sığdıramadığı 'soft' illet... yanlış milliyetçilik gibi büyük bir tehlikenin ve dahi asli vatan hainliği ediminin, yeni, yine tetikleyicisi olabilecek (k)ayıp şey...
okullarda şiddetin artacağına işaret eden dizidir. kişilik bunalımına giren gençlerimizin güçlü gibi değerlendirdikleri aslında alabildiğince güçsüz kişileri örnek alması sonucu gençlerimizin geleceklerini düşünmek acı veriyor.
ilk bölümüyle ekranlara bomba gibi dönmüş dizi, ayrıca işlenen konu itibariyle de, "iyi ki kurtlar vadisi terör kaldırıldı" demek geçiyor içimden ama, sansürcü zihniyetin şakşakçılığnı da yapmak istemiyorum, yakın tarihimizdeki önemli olayları ve ünlü suikastları konu olarak işlemesi, acı dolu terör olaylarından daha cazip geliyor bana...
'silah göstermeden' rahat duramayan, o abuk rating ve devasa maddi gelir kaygısını aşsa rating yitimine rağmen 'kalan sağlara'; millete bir şeyler anlatabilecek 'dizi'... lakin;
(bkz: imkansız)
(bkz: tamamen duygusal)
açikçasi ilk bölümlerini karsilastirdigimda terör'den daha iyi oldugunu söylemem gerekir. 'terör' de en az bunun kadar ilgi çekici bir konuyu islese de bilmiyorum sanki onun ilk bölümü daha bir sönüktü.
görüntü kalitesi olarak sinema tadında çekilen dizi. umarım bu sefer şiddetin yerini akıl alır ve biz de sokakta daha rahat gezebiliriz.
(bkz: bugünde ölmedim anne)
ilk bölümünde ayardan geçilmeyen dizi olmuştur. ilk versiyonunun tadını vermese bile yine de izlenesidir. polat alemdar'ın devrimci katile "sen plazanın yolunu mu bilirsin angut" demesi yarmıştır.
aylar sonunda insanlar kurtlar vadisine bi nebze olsun doymuştur.polat artık bir güç sembolü gibi dizide.herkes tanıyo istediğine posta koyabilcek güçte duruyor.bakalım davut beyle aralarında ne münasebet olacak.davut baba konseyi satın alır 60 milyar dolar...
orjinal kurtlar vadisi ile kıyaslandığında kendi kanalına dönmüş fakat biraz light hale getirilmiş dizidir; necati şaşmaz oyunculuğunu hala geliştirememiş, kurtlar vadisi dizisi de ekmek çıktıkça sömürülmeye devam edileceğe benzemektedir.
bazı kesimleri rahatsız ettiği için yayından kaldırılan (şiddet içeriyor diye , diğer dizilere bakmıyolar herhalde) ve onlarn istekleri doğrultusunda tekrar ayına sokulan dizi (belkide gerçek pusu onlara kuruldu).
--alinti--
kurtlar vadisi terör dizisinde tüm kürtleri bölücü olarak gösterdiler. bu dizide de tüm solcular katildir, devrim için cinayet işlenir gibi saçma bir mesaj vererek cahilliklerini ve kafa tasçılılarını ortaya koydukları dizidir.
--alinti--
polat'ın en yakın adamlarından abdülhey, kürt asıllı türk istihbarat elemanını oynamaktadır.
terör'de biri askerde şehit olmuş, biri beyni yıkanarak dağda terörist olup öldürülmüş iki kardeşin hikayesi anlatılmaktadır. yine aynı ananın evladı olan üçüncü kız kardeş, bölücü örgüt üyesi olmuştur. şehit olan yurtsever kürt, terörist olan pkk'lı, bölücü örgüt üyesi olan aşırı solcu kız, aynı ananın evladıdır; bu üç farklı kişiliğin de aynı vatanın evladı olduğu mesajı verilmektedir ( verilmekte idi ).
pusu'daki devrimci katil ise, şirketler arasındaki hesaplaşmalarda devrim adı altında bu mafyavari şirketlerin maşalığını yapan biridir. ilk bölümün sonunda, evin hemen dışında dost gözüken düşman işadamı arabasının içinde belirmiştir.
2. bölümünde karakterlerin ve konunun biraz daha oturduğu dizi. az bişey kurgu dağınık. onu da yakında hallederler şüphesiz. eskisi gibi değil, kamera çekimleri felan, artık her bölümü ayrı bir sinema filmi tadı veriyor. memati ye yüklenen duble karizma da cabası. kalitesinin arttığı aşikar. bu yüzden daha önce izlemeyenlerin bile artık ufak ufak sevmeye başlaması, takip etmesi su götürmez bir gerçek. başarılarının devamını dileriz.
hafiften bir sözlük havası esen dizi olmuştur. başkahramanımız polat alemdar dizinin 3.bölümünde sürekli bir ayar verme çabasına girmiş, esprileri havada uçurmuştur. ayrıca felsefi konuşarak kendisine otisabi havası vermeye çalışmıştır. eleman için "senin de burnun güzel ama şimdilik" demesinde ise sanki tüm sözlük yazarlarının ironisi vardı.*