70lerin battalgazileri, tarkanları daha gerçekçiydi, ırakın bizim kurtlara vize vermediğini düşünecek olursak filistin denilen yer iç anadolu bozkırarında bir yer olsa gerek beyler.
Filmde Polat Alemdar'a m4 carbine tüfeklerle tabir-i caizsse boşalırlar. Polat'da herhangi bir korku beriltisi yoktur. Emaneti çıkarır. Teker teker indirir. Kurşun bile sıyırmaz.
Nişan almadan sadece bakarak yaptıkları top, tüfek, tabanca atışları ile analar ne aslanlar doğuruyor bunlar gibi (polat, memati, abdülhey) 100 adamımız olsun dünyayı parmağımızda oynatırız şeklinde gaza getiren filmdir...
Ancak gaza gelenlerin bilmediği şey; hiçbir silahın kendi kendine mermi üretme özelliği olmaması ve nişan alınmadan yapılan atışların karavanaya düşme ihtimalinin garanti olması durumudur. Hayat filmlere benzememektedir. Askere gitmiş hiçbir genç zaten silah, nişan almak gibi terimleri iyi bildiği için kolay kolay gaza gel(e)memektedir.
polat alemdarın tank, top, rpg vs. allah ne verdiyse kullandığı ve israilli faşistleri hacevat ettiği film. yorumumu uzatarak söylemeye gerek yok herhalde : berbat!
-filmin tek iyi yanı tekniği. yani diğer türk filmlerine oranla gayet iyi bir tekniğe sahipti. görüntüler, sesler vs. filistinlilerin taş yağmuru da fena değildi.
-artık bir komedi'ye dönüşen polat alemdar fenomeni bu filmde yapılan antiisrail propagandasına gölge düşürüyor. çünkü adamı ve yaptıklarını izlerken ciddiye alamıyorsun.
-oyunculukların çoğu kötü. abdulhey, memati artık sabah şekerleri kıvamında.
israilin allah belasını versin tabii ki. onlara ses çıkartamayan diğer büyük devletlerin de. filistinde yaşananların aşağı yukarı aynı olduğu herkesçe malum. allah orada yaşayanlara sabır versin. gönül isterdi ki daha güzel bir filmle dile getirilsin orada çekilen acılar. hatta güzel bir film yapıp, filmin sonuna +18 yazısı koydurup, ondan sonra, yıllar yıllar önce israilli köpeklerin gülerek bir filistinlinin kolunu kırdığı ve bir köşeye kıvrılmış baba oğulun israiili köpeklerce katledilişini içeren görüntüler yayınlasaydı. ama ne yazık ki adam gibi hiçbir film çekimiyor filistin soykırımıyla ilgili.
Çekim olarak beğendiğim ancak bir türlü 4 kişinin bir israil üssünü nasıl bastıklarına akıl mantık erdiremediğim filmdir. Ancak filmde verilmek istenen mesaj dünyaya başarılı bir şekilde gitmiştir.
filmi izledikten sonra "israille savaşmayalım" diyecek kişi yoktur heralde. zira 3-4 kişiyle bunlar yapılıyorsa binlerce mehmetciği hayal edemiyorum. **
türkiye sinemacıları tarafından çekilmiş bir türkiye filmi. filistin insanını ve kültürünü anlatımı olması gerekli zorunlu bir oryantalizmle anlatılmış aksiyon-dıram karışımı bir film.
erdal beşikçioğlu nun oyunculuk dersi verdiği film. filmde tabi birçok garip nokta var ama akla takılan böyle film öyle mi biter yani. reklama girer gibi bi anda bitti film. aksiyon sahneleri iyiydi.
Sırf pislik Yahudiler öldürülüyor diye izlediğim filmdir. Dizi onbeş yıldır devam ediyor hiç bir bölümünü izlemedim. Ama bunu bir gün gerçek olmasını dilediğim için izledim. Saçma ya da değil. Halledilmedi elbette hiç bir şey ama israil denen şey bu filmi zamanında "yayınlamayın" diye tehdit etti mı etti olay bitmiştir. Bir gün bu senaryonun orada gerçekleşmesi en büyük temennimdir. Arap kökenli olmamın bununla hiç ilgisi yok. Haksızlık var haksızlık. insan öldüren butun Yahudilerin, burada masum insanları öldüren bütün PKK itlerinin kökü kazınacaktır.
harcanmış bir filmdir.
hani bunu diyeceğimi düşünmezdim ama kurtlar vadisi ırak tan bile kötüdür.
hani belli efektler güzel , uğraşmışlar ama azıcık da senaryo olsaydı be güzelim.
-o tanka molotof atıp üzerine çıkmak nedir öyle? o kadar kolaymı kapağını açmak? cevap veriyorum değil. içerden kilitlidir o. babayı açarsın.
-helikopter olayı da aynen tırt. helikopter öyle mal gibi durmaz zaten 2-3 sorti yapar ,canlı bırakmaz.
-israil askerini geçtim her askeri birlik direniş büyük olunca geri çekilir. bunlarsa yokedilme pahasına ilerliyor.
-polat ve ekibi herzaman ki gibi kurşun geçirmez. kaç kişi öldürdüklerini sayamadım bile.
filmdeki saçmalıkları, mantık hatalarını, çatışma sahnelerinin çokluğunu vb. herşeyi bir kenara bırakıp, sırf filistin halkına yapılan bu zulme karşı içimin yağları erisin, gönlüm birazda olsa ferahlasın diye izlediğim filmdir.
bizde biliyoruz lan polatın tek başına bir orduya karşı gelemeyeceğini, bizde biliyoruz bunların hepsinin pembe bir rüyadan ibaret olduğunu...
ama yeminlen oturup içimin yağları eriye eriye izledim israilli şerefsizlerin leblebi yer gibi öldürülüşünü.
bol bol israil askerinin öldürüldüğü film. bu görüntüle bile insana moral veriyor. senaryosu israil zülmü başka da mantık aramak yersizdir..
amerikalılar the hurt locker gibi boş bir filmi yapınca öve öve bitiremeyenler bu filme boktan diyorlar ya kendilerinin yüzüne tükürsen entel tükürüğü diye yalayacak tiplerdir..
bazı filmler sinema için yapılmaz propaganda için yapılır..
