islami inanışa göre ki her ne kadar şimdi insanlar bozsa da bu geleneği, fakir insanların karnını doyurma, onların bir müddet yiyeceğini sağlama adına, bunu yaparken de Allah'a adanan bir adakla kendisinin o kurbanlığı alabilecek gücünün Allah'tan geldiğini gösterme işlemi, insanı insanlıktan çıkarıyormuş bu islam dini eleştirenlere göre...
orada da demiştik, hakaret ve eleştiri arasındaki farkı anlamak lazım. bir insana sırf inanışını yerine getiriyor diye hayvan dersen, o da sana hayvan gibi muamele eder, sonra ağlar durursun, yobazlar da yobazlar diye...
ha sonra eleştiriyorsan, kalk git şu an insanların et yemek dışında daha önemli ihtiyaçlarının olduğunu, ne bilim kurban bayramlarında fakirlere yakacak-giyecek-defter kitap yardımı yapılmasından bahset, adam deyip karşımıza oturtup konuşalım, doğrudan kurban kesmek hayvanlıktır diye girersen olaya, kim sana neyin özgürlüğünü tanısın?
ha yine sözlükte özgür olabiliyor insanlar bunları dillendirebiliyor, tabi diğer insanlar da özgür sen hakaret ederken onlar da sana rahatça hakaret edebiliyor, sonra kalkıp özgürlükten dem vuranlar yine sizler oluyorsunuz, teey allahım ya...
ha bana göre kurban kesen müslüman insandır evet günümüzde ama kurban kesmekten daha önemli şeylerde vardır fakirler için yapabileceğimiz... o da bir gerçek.
kurban kesmenin dini vecibe olmasının dışında bir adet olması durumunu anlamayan kişilerin hücum ettikleri başlıktayız şu anda.
eskiden çok eskilerden fakir fukaraya yardım etmek için para verilmez yiyeceği karşılanırmış. asıl bu sebeple kurban kesimi kutsaldır. fakirlere dağıtılmayan kurban , kurban olarak değer kazanmaz. bir hayvanı kesip * ihtiyaç karşılamak ne zamandan beri cehalet ve canilik olmuştur? *
(bkz: oruç tutan kişinin iç huzuru)
aslında tüm ezberleri bozucak bir saptama ortaya çıkmaktadır.
kuşkusuz bunu daha önce dile getiren insanlar olmuş ve olacaktır.
burda tartışılması gereken insanın dediğimiz varlığın kan dökme iç güdüsü ile perçinlenmesi.
insan kan dökmüştür ve dökmeye devam edicektir.
burda kan dökme hususu insanın kendi kanını dökme işlemini daha doğrusu bu hınçı hayvalardan çıkarma işlemidir.
bütün inançlarda bir türlü kan dökmeye dayalı gelişimler söz konusudur.
siyonizm'in ırakta döktüğü kan,müslümanların kurban bayramında döktüğü kandan çok daha ekonomik ve batıldır.
aynı şekilde nazi almanyasının yahudileri boğazlamasında bir şovenist yaklaşımla beslenen dini figürleri görebiliriz.
müslümanların geliştirdiği tapınma ve allah rızası için dökülen kan insancıl olup olmaması tartışmalıdır.
fakat sömürünün ve diğer dinlerin döktüğü kanlar aynı oranda tartışmaya açıktır.
şu kesin ki kanları dökenler insanlar değil onları yöneten sistemlerdir.
ve son olarak insan sistemin kurgusundan kurtulup kendi benliğini ortaya koyduğu an kanların durulması söz konusu olabilir...
toplumları bir araya getiren bazı gelenek ve görenekler vardır. Bunlar din ve inanışlarla, ahlak anlayışıyla veya yaşayış tarzıyla ilgili olabilir. Bu kavramları ortaklaşa paylaşan kişiler sosyal grupları meydana getirirler. Bu kavramların erozyona uğraması veya değişmesi, toplumun zedelenmesine yol açar. dolayısıyla da, bu kavramlara sahip çıkıp kollamak, düz mantıkla sorgulamaktan daha kolay ve mantıklı bir hareket olacaktır.
çoluk çocuğun gözüne sokarak veya topluma açık yerlerde usulüne aykırı kurban kesilmesine, kurbanlık hayvana eziyet çektirilmesine, hacca gidilince kesilen kurbanların sadece boğazlarının kesilip bir köşeye atılmasına tepki göstermeyi ben normal karşılarım. Ama inancı doğrultusunda maddi ortaklık kurulmasına, insanların birbirleriyle paylaşıma girmesine, doğru düzgün yemek yiyemeyen insanların et yiyebilmesine vesile olan bir geleneği sorgulamak bir yana, insanlığını irdelemenin yanlış olduğu düşüncesindeyim. bu anlamda konu ile ilgili ihtimalin %100 olduğu düşüncesindeyim.
Bunun yanında, kurban kesen hristiyan, musevi, şaman, budist, voodoo büyücüsü insan iken, müslüman olan kişinin insanlığının niye ihtimallerle ölçüldüğünü de anlamadım ya, o ayrı.
bu yazının kişisel olan tek paragrafında belirtmek gerekir ki, sanzelize kendine göre sebeplerden ötürü herhangi bir dinin herhangi bir tanrısına karşı içinde inanç ve aidiyet hissetmeyen bir kişidir.
ve burada uzunca bir ama geliyor:
bahsi geçen mevzu artık dinsel bir unsur olmanın ötesinde, bir gelenek bir görenek haline dönüşmüştür. öyle ki, dini ibadetini yerine getirmek gibi bir telaşı olmayan ailelerin bile bir çok bayramda kurban kestiğini veya kestirdiğini görebilirsiniz.
söz konusu ibadetin uygulanışında kusurlar bulunduğunu zaten inkar eden olmamıştır, ancak sözkonusu eylemin salt sadizm güdüsüyle gerçekleştirildiğini önermek ise sağduyusuzluk olacaktır. sonuçta kurban bayramı dışında sokak ortasında kesilen hayvanlar görmemekteyiz. ancak bu ibadetin gerçekleşmesi esnasında gözönünde bulundurulması gereken meseleler de vardır ki, bunların başında kesim işleminin en azından ufacık çocukların önünde gerçekleştirilmemesidir. hayatının ilerleyen dönemlerinde inançlı veya inançsız bir birey olur, orası bilinemez ancak henüz din kavramını körpe zihninde doğru olarak algılayamayan ufak çocukların da gördüğü manzara karşısında dinden soğuması ve hatta ailesine karşı hoş olmayan duygular beslemeye başlaması muhtemeldir.
öyle olması olasıdır ki, gösterilen tepki de ibadet için hayvan kesilmesinden ziyade bunun ortalığı kan gölüne dönüştürecek biçimde hayata geçirilmesine yöneliktir. yoksa, senenin geri kalan günlerinde soframıza gelen et ve et ürünleri de benzer işlemlerden geçmektedir.
bu konuda ise en büyük görev belediyelere düşmekte. her ne kadar belediye tarafından kurban bayramına mahsus belirli kesim noktaları tahsis edilse de, kurulan noktaların sayı olarak yetersiz kaldığı açıktır. bunun yanında, ibadetini yerine getirme arzusundaki kişileri de bu noktalara yönlendirmek için gerekli teşvikler sağlanmalıdır.
tüm bunları bir yana bırakıp olayın başka yönüne değinirsek ve hadisenin vahşet olarak zikredilen kısmını ele alırsak, hangimiz bu konuda tamamen masumuz sorusuna cevap vermemiz gerekir. sadece bir ibadet gereği gerçekleşen kesimlerin yanında, esas olarak hayvan haklarını görmezden gelen kişilere tepki göstermek daha isabetli olacaktır.
beslenme amacı dışında sözde spor amaçlı yapılan avcılığın, sokak köpeklerinin hadım edilerek üremesini engellemek yerine zehirli etle yok edilmesinin ve benzeri bir çok vahşi ve insan olgunluğuna yaraşmayan davranışın önüne geçmek için çaba sarfetmek gerçekten zaruridir; esas tepki gösterilmesi gereken de bunun gibi insalık dışı davranışlardır.
Bismillâhir Rahmânir Rahîm
1. De ki: Ey kâfirler!
2. Ben sizin ibadet ettiklerinize ibadet etmem.
3. Siz de benim ibadet ettiğime ibadet etmiyorsunuz.
4. Ben sizin ibadet ettiklerinize asla ibadet edecek değilim.
5. Siz de benim ibadet ettiğime ibadet etmezsiniz.
6. O halde sizin dininiz size, benim dinim bana!
çok yüksek bir ihtimaldir. sokaklarda çocukların gözü önünde canlı canlı ıstakoz kaynatırken insandınız, kurban kesince iy iğrenç, ilkel mi oldu?
kurban kesmenin amacı fakirlere yardım etmektir, onlar da et yesin, onların da karnı doysun diyedir; tıpkı zekat gibi. hayvan kesmeyi söyleyen allah, hayvanın acısını dindirmeyi de biliyordur merak etme. onun da kuralları vardır zaten; öğürterek hayvan kesilmez, kurşuna dizilmez, insan gibi kesilir, eti de insanlara dağıtılır.
insan olmayan versiyonlari da mevcuttur ki bunlar genelde, kurbanin bacaklarini keserler kacmasin diye, tabancayla vuranini dahi duymusuzdur. bunlar allah adina iskence yapan ineklerdir.
akli basinda musluman kurban kesme islemini adam gibi yapar, eti fakir fukaraya dagitir. yanlis birsey degildir. bok atmaya luzum yoktur.
insanlık denilen şey, üç kuruşluk sözlük entrylerinde pazarlığa tabi tutulacak bir şey değil. insan olarak doğan, insandır.
ister kurban kesen müslüman olsun, ister asker şehit eden terörist olsun, bunlara hakaret edicez diye "insan değiller" deyip, arkasından bu matafora inanarak kendi zevkimize has bir insan tanımı yaratmak saçma.
et yiyen tüm insanların insan olma ihtimaline eşittir. sonuçta kurban edilen hayvanın etleri boşa gitmez. fakirlere dağıtılır ya da kurbanın sahibi ve ailesi tarafından yenilir. burda bir yardımlaşma da vardır. hayır o zaman et yiyen insanlar insan değil midir ?. islamı bu kadar saçma eleştiren de görmemiştim. bakalım daha neler görücez.
kuyu kebabi yemekten zevk alan birinin insan olma ihtimali ile esdegerdedir.
insanlik disi bulunan beslenmek icin bir hayvani oldurme fikrine karsi olmak ise, bu insanlarin sadece kurban bayramina degil, bir hayvanin olduruldugu hergune karsi olmalari gerekir ki bu gayet anlasilabilir ve hak verilebilir.
yok ben etimi yerim diyorsan o zaman neye nasil karsi ciktigina dikkat edeceksin. ben iskenderimi yerim ama kurban bayramina karsiyim, topluca hayvanlar oldurulmesin diyorsan eger, musadenle ben kicimla gulerim. nihayetinde hayvanlari oldurmekse karsi olunan, o zaman gunde su sayida hayvan kesilirse tamam ama ondan fazlasi kesilirse yaziktir diyen insanin yargilama sisteminde bir bozukluk var demektir.
ben et yemeklerine bayiliyorum, etcil bir yapim var ama adam gibi kesilsin su hayvanlar, mahalle aralarinda iskence cektirmeyin garibanlara diyenler ise bence en hak verilir ve anlasilir olanlardir.
ozetle kurban kesen muslumanin insan olma ihtimali, kurban kesimine karsi olan insanin zeka seviyesi ile orantili olarak degiskenlik gosterebilir.
açılış entrisindeki editlemeyle asıl amacın hayvanların yaşam hakkını savunmak ya da herhangi bir şekilde hunharca katline karşı olmakla yakından uzaktan alakası olmadığını ama bunun "amacının" daha mühim olduğunu anlatmaya debelenen kişilerin inançları kör parmağım gözüne sorgulama komedisidir.. ("hayvan ne de olsa hayvan, sen söyle bakalım bunu iyi niyetle mi, kötü niyetle mi öldürdün ?" şeklinde bir sorunun gündeme gelmesi bile yeterince acıklı zavallı hayvanlar açısından zaten).. öyle ki, benim gibi belli bir dine ait inançları olmayan, hayatı boyunca kurban kesmemiş ve kesmeyecek olan ancak düşünce özgürlüğünü sadece nalıncı keseri kavramı şeklinde bir türlü algılayamayanları dahi kurban kesme gibi bir konuda yazmaya sevketmiştir..
ben işin hayvan tarafındayım ve bundan asla gocunmuyorum..
ha, et yemiyor muyum ? bayıla bayıla yiyorum ve bu da benim kendi çelişkimdir ama kimsenin tavuğuna da kışt demem bu yüzden..
dipnot: kurban bayramında kurban kesenlerin insanlığını, her noel zamanı inanılmaz sayılarda çam ağacını bir gecelik görüntü olsun diye kesenlerin insanlığını sorgulamadığım gibi, sorgulamıyorum..
kurbanın niye kesildiğini bilmeyen kişinin insan olma ihtimalinden daha yüksektir. "aha bak 400 lira bayılıp koyun kestik sana gör bunu" diye kurban kesen görmedim.
ahkam kesen ateistin gelecek bayram kurban olma ihtimali ni akıllara getirebilecek başlıktır. şöyle ki:
+ olm bu ne lan, her yer kan olmuş. yine katlettiler bir sürü hayvanı caniler.
- abi bırak boşver. ben biraz araştırdım inanmayanların kurban edildiği dahi olmuş dinler tarihinde.
+ hadi be! e oğlum buna şükür o zaman.
- doğru dedin vallaha.
tavsiye: bırakın yapsınlar*
sonuç: her din kendi kurallarına sahiptir ve inananları için güzellikler içerir. Hiçkimse bir inanç sistemini -sistemin emir ve yükümlülükleri başka kişilerin özgürlük ve insan haklarını zedelemedikçe- eleştirme hakkına sahip değildir.
aslında, asıl konu bu ihtimalin zort çıkması zart olması değildir. bu başlığın kasıtlı olarak yazıldığını bile bile prim veren insanlardadır.
ulan, bluevelve yerine olsan size osuruğumla bile gülmem. bluevelve'nin yaptığı, saçma ya da mantıklı tüm tespitlere ayar vermeye kendinizi o kadar endekslemişsiniz ki herif gık dese "öbürkü gece gıklarlar seni" diyorsunuz.
akıllanın azıcık ya. herif eğleniyor sizle. tey allah'ım...