kuranın evrenin genişlemesinden bahsetmemesi

    30.
  1. ve yine birkaç genç adam bir araya gelip islam’ı çökertti. Bugünlük bu kadar yeter hadi lol falan oynayın.
    12 ...
  2. 7.
  3. --spoiler--
    dünya kabuğunun içindeki yumurtaya benzer. mevlana hazretlerinin sözü. bu adam bunu nereden biliyordu? sarısı çekirdek, yeryüzü, manyetik alan. dişinin içindeki mikrop senin vücudunu tahmin edemeyeceğine göre, bu adam bunu nereden biliyordu?
    --spoiler--

    Sizin için yerde olanların tümünü yaratan O'dur. Sonra göğe istiva edip de onları yedi gök olarak düzenleyen O'dur. Ve O, herşeyi bilendir. (Bakara Suresi, 29)
    Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi... (Fussilet Suresi, 11)
    Böylece onları iki gün içinde yedi gök olarak tamamladı ve her bir göğe emrini vahyetti... (Fussilet Suresi,12)

    1- Troposfer
    2- Stratosfer
    3- Mezosfer
    4- Termosfer
    5- Ekzosfer
    6- iyonosfer
    7- Manyetosfer

    bunlara bakma, sonra "neden kafamın altında boyun var, neden bizim evdeki televizyon yok" de.
    9 ...
  4. 1.
  5. biraz üstünde çalışılırsa evrenin genişlemesinden de bahsettiği keşfedilir kesin. sonuçta batılı bilimadamları keşfeder, o güne kadar hiçbir bilgimiz olmasa bile ondan sonra biz de "bu zaten kuran'da yazıyor" deriz.

    (bkz: ömer çelakıl göreve)

    edit: aha bak bulup çıkarmışlar hemen. aferin. yalnız, küçük bir sorun var: 100 sene öncesine kadar hiçbir islam alimi evrenin genişlediğini bilmiyordu.

    bir de, yarın öbür gün, bilim dünyası evrenin genişlemesi teorisinin yanlış olduğunu güçlü kanıtlarla gösterse, kuran'da evrenin genişlemediğinin yazdığını söyleyeceklerdir.
    10 ...
  6. 16.
  7. yanlış bir iddiadır. kuran evrenin genişlemesinden bahseder.

    zariyat suresi 47 : ...kuşkusuz, göğü (semayı) - evren kuran da alem olarak geçer- biz yarattık ve biz onu aynı zamanda genişleteniz" "genişleten de biziz."

    bu ayet de bu kadar açıktır yani.

    sema alemininin genişlemesi konusu, evrenin genişlemesi konusu bulunmadan çok önce bir zamanda da kuran´da yazılı olduğundan, eski kuran tercümelerinde bu ayetle ilgili dipnot düşülmüş, "yani biz bunu "allah´ın kudretinin genişlemesi" diye çeviremiyoruz, çünkü cümlenin gelişi resmen genişleyenin kudret değil evren - sema alemi- olduğu şeklindedir" denmiştir. yani çeviren ayete bi anlam verememiş, "günah benden gitsin" diye de not düşmüş adam.

    durum bundan ibarettir, öyle üstünde pek tartışılacak bir durumu yoktur. kuran´da evrenin genişlemesi konusu, bariz olarak ortaya konulur, ve çok da kesin bir şekilde ortaya konulur. yani öyle, diyor mu demiyor mu, falan diye bi tartışma olamaz bu ayet hakkında. ortada öyle pek yoruma açık bir cümleleme yok, çünkü. ayet de "biz yarattık, yaratmakla kalmadık bi de onu genişletiyoruz" der. elmalılı hamdi efendi mesela, bunu direkt böyle çevirmiştir. bu kadar da kesin yani. yani yarattığı şeyi genişletir, orada bahsedilen "yaratık" evrendir. bu kadar basit.
    6 ...
  8. 3.
  9. inkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı? Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik. Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah'ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler. O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. Her biri bir yörüngede yüzmektedirler. [Enbiya 30-31-32-33]

    Yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. Orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik. [Kaf 7]

    zamanında dünyayı öküzün boynuzları üzerinde duruyor zanneden güruh a şu ayet nasıl geliyorsa "Allah, gökleri gördüğünüz herhangi bir direk olmadan yükselten, sonra Arş'a kurulan, güneşi ve ayı buyruğu altına alandır. Bunların hepsi belli bir zamana kadar akıp gitmektedir." şu an okunanları da anlamlandıramayan inatçı güruh da vardır.

    sonrasında ise şunu söylemeliyim ilk önce 1400 sene önce kuranda yazan şu ayetlerin cevabını bulunuz. sonrasında eğer atmosfer dışında evren içerisinde rahat yolculuk yapmaya kadir olunursa o kemale erinirse, onunda cevabını muhakkak ki kuranda bulabiliriz. bakınız kuran teorilerden değil modern tıppın daha yeni bulduğu olgulardan bahsediyor.

    " insanın anne karnında oluşmasının evrenleri de Kuranda detaylı olarak bildirilmiştir. Bunlardan ilki yumurta ile spermin birleşmesiyle oluşan zigotun anne rahmine asılması hakkındadır. Ayette zigotun bu durumu şöyle tasvir edilmektedir: Sonra onu dayanıklı bir karar yerinde bir damlacık haline getirdik. Sonra o damlacığı asılıp tutunan bir şeye dönüştürdük; (23 Müminun Suresi, 13-14) Kuranda insanın yaratılışını anlatan Mürselat suresindeki ayette anne rahminin sağlamlığından söz edilir: Sizi bayağı bir sudan yaratmadık mı? Ve sonra dayanıklı bir yere yerleştirdik. Bilinen bir süreye kadar (77 Mürselat Suresi, 20-22) Teknolojik imkanların artmasıyla insan vücudu daha rahat incelenebilmekte ve anne karnında çocuğun gelişimi gözlemlenebilmektedir. Yapılan araştırmalar anne rahminin özelliklerini ortaya koymuş ve ayette belirtildiği gibi bebek için özel tasarlanmış korunaklı bir yer olduğu anlaşılmıştır. Kuran’da insanın anne karnında oluşumu son derece dikkat çekici bir şekilde ifade edilmektedir. Müminin suresinde bu oluşumun sırası şöyle bildirilmektedir: Sonra o damlacığı asılıp tutunan bir şeye dönüştürdük. Sonra asılıp tutunan şeyi, bir çiğnemlik et parçası haline getirdik. Sonra bir çiğnemlik et parçasını, kemik olarak yarattık. Sonra kemiğe et giydirdik. (23 Müminun Suresi, 14) Embriyonun değişimi esnasında et parçasının kemik olarak yaratıldığını ve daha sonra bu kemiklere et giydirildiğini bu ayette Yüce Allah çok açık bir şekilde ifade etmektedir. Aynı durum başka bir ayette de şöyle ifade edilir. Kemiklere de bir bak. Nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra da onlara et giydiriyoruz (2 Bakara Suresi, 259)

    edit: imla
    7 ...
  10. 14.
  11. kuranı okumayan kişilerin kuran hakkında yorum yapması kadar saçma.
    4 ...
  12. 9.
  13. Bakara suresi 6-7 nolu ayetler durumu farklı bir şekilde tarif eder. Muhkem ve müteşabih olmak üzere ayetler tanımlanmıştır. Kesin ve yoruma açık olarak yani. Sen neyi anlamak ve neyi aramak istersen onu bulursun elbet.
    3 ...
  14. 10.
  15. "eğer allah varsa neden çocuklar acı çekiyor" gibi gerizekalı ifadeleri bile görmüştü bu bünye ama kuran'ın ...'dan bahsetmemesi gibi bir anti-tez ile ilk defa karşılaşmasına vesile olan absürd soru. kuran'da sinema teknelojisinin 3d seviyesine gelmesinden bahis olmamasından mütevellit hepimiz akşam ezanına müteakip ateist oluyoruz. bismillah.
    5 ...
  16. 4.
  17. evet, çok ilginçtir. kur'an bilim kitabı olmadığı halde böyle bir şeyden bahsetmiştir. zariyat suresi 47.ayet gerçekten ilginç. kur'an derinliklerle dolu bir kitap. şimdi bu ayet gerçekten bir işaret idi ama müslümanların namaz vakitleri, ramazanın başlangıcı bitişi gibi astonomi ile ilgili olmasının gerekliliği de ortada dururken yaklaşık 13-14. yüzyıllardan sonra dini ilimler haricindeki ilimlere yeteri kıymet vermemesi ve bilimin materyalist felsefe eliyle dünyaya hakim olması acı olandır. size bilim satan kültürünü de satacaktır bu kaçınılmaz. elbette kültürler arası etkileşim yadsınamaz bir gerçektir ama güçlü olan her zaman haklıdır psikolojik arka planı ile değersizleşirsiniz bu da gerçek. islam'ı dar kalıplara sığdırıp kalanlar, kur'anın çağlar üstü bir kitap olduğunu hala algılayamıyorlar. işte bu anlayışı gören zındıklar da islam budur diyerek bunun üzerinden saldırma ahlaksızlığını gösteriyorlar.

    geçen iki ilahiyatçı ile bir maddeci tartışıyorlar, ilahiyatçılar kur'ana yeni ufuklardan bakıyorlar, o çok sevgili her bir şeyi aşmış maddeci rahatsız oluyor. kur'an sabittir eğip bükmemek lazım gibi. neden rahatsız oluyor adam maddeciliğini mevcut yorum üzerine kurdu maddeci felsefeyle yoğruldu ve rakip gördüğü değerin farklı ve yeni ufuklar sunan pencereden yorumlanması rahatsız edici geliyor.
    ilahiyatçının dediği insanın cennette değil dünyada ve topraktan yaratıldığı cennette yaratılma olayının hristiyanlık kaynaklı yorumlarla oluştuğunu söylüyor. şimdi bu ilahiyatçının dediğine aynen bu maddeci gibi katı gelenekçi adamda itiraz eder. falan zamanda söyleyen mübarek bir alimden daha iyi bilemezsin der çıkar işin içinden. kur'an derinliği olan bir kitaptır ve anlamak için peygamberin hayatı iyice anlaşılmalıdır evet ama kur'an evrensel ve kıyamete kadar gönderilmiştir rivayetler şüphesiz gerçekler değildir. peygamber değersiz olmuş olmuyor bu durumda peygamberi anlarken araya sızan bazı yanlış rivayetler olayı karmaşıklaştırıyor.
    ''genişleten biziz'' ifadesi her ben insaf sahibi bir insanım diyen insanı düşünceye sevkeder.

    zariyat 47'de kesinlikle genişlemek kelimesi yer almaktadır. Kur'an her çağda yeni insanlarca yeni bilgi ve yaklaşımlarla yorumlanabilir. bu o'nun çağlar üstü bir kitap olduğuna delildir. bununla birlikte bak evrenin genişlemesinden bahsediliyor kesin bir bilimsel veridir bu anlamında değil işaret olabilir gibi düşünmek gerektir. kur'ana bilim kitabı gözüyle bakmak doğru değildir, bilim yanlışlanabilirlik ilkesinden temel alır. kur'an ise yanlışlanabilirlik üzerine değil insaflı bir bakış açısıyla anlam arayan insanların inanç ekseninde yaklaşması gerektiği kitaptır. kesin bilimsel verilerle ispat edilmek değil bilimsel bilgiler ve diğer bilgi çeşitlerine materyalist bakış açısına saplanmadan bakarak inanç ister allah. herkes bilse inanmanın anlamı olmaz. bilmek ki ön yargısız ve hakikate uzanmak isteyen ruhun kaydedeceği merhalelerle ulaşacağı bir yolculuğun sonucu olabilir ancak.
    3 ...
  18. 11.
  19. (bkz: kuran uludağ sözlükten bahsetmiyor yhaa)

    ilk ayet bize ne diyor oku fakat öyle bildiğiniz okumak değil evreni oku diyor esasında ilk ayette her şey anlatılıyor biz aciz kullara sen evreni bir oku bak bakalım arı neden bal yapıyor neden mi? senin için allah-u teala ayette ne diyor " biz her şeyi insanın emrine verdik " inek neden süt yapıyor senin için. balığın içinde bulunan omega 3 yağı yine senin için güneş su toprağa hayat vermeye vesile oluyor yine senin için işte ondan oku diyor yaradan bak evrenin genişlemesini de okuyarak bulabilirsin fakat sadece iki tane kör olmamış objektif bakan iki göz lazım.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük