inanmadığınız, inanmak istemediğiniz bir kutsal kitaba 1 milyardan fazla insan inanıyor diye çamur atmaya çalışmayın. Bu tip başlıklarla sadece gülünç duruma düşüyorsunuz.
Kuranda bir ayette de içinde peygamberimiz olduğu sürece mekke halkına hiçbir zarar gelmeyeceği yazıyor. Bundan ne sonuç çıkarılabilir peygamberimiz olmadığı zamanlarda kötü şeyler olabilir. Fakat gene de o tarihten bu yana 1400 yıldır gerçekten de birkaç olay dışında olay olmamıştır ve genel anlamıyla emin bir yer olmuştur. Hiçbirşey olmayacak diye bir ifade yok ki. Peygamberimiz varken hiçbirşey olmayacak diye ifade var.
peki iskandinav ülkelerinden birinde hayatında müslümanlıktan hiç haberi olmadan yaşamış ve hayatını sadece insanlara iyilik yaparak geçirmiş bir adam öldüğünde o adama ne olacak?
Tek bir hata yazayım yeter.
Ali imran 97 ye göre mekke şehri ve kabe korunan alanlardandır. Tin suresindede yazar. Biz bu şehri(mekke) emin kıldık. Hatta fil suresi ve fil olayı var. Ebrehe falan. Ama reele baktığımızda kabe defalarca yıkılmış mekke defalarca savaşlara mağruz kalmış. Hatta 2015 te vinç kazası geçirmiş. Şimdi soruyorum. Allah sözde kitabında korurum dediği şehri neden 2015 teki vinç kazasından koruyamamış. Yada haccac bn yusuf nasıl olurda mancınıklarla yıkmış. Hadi cevap verin bakiyim.
allah’ın kendi yarattığı bir insana beddua etmesi (bkz: tebbet suresi)
edit: hiç öyle onu demek istemedi bunu demek istedi deme. zira kendisi apaçık bir delil olarak indirilmiştir. eğer öyle demek istemedi dersen bu ayetle çelişirsin * -ki bu da dinden çıkmak için yeterlidir- araştır, oku, öğren...
okunacak o kadar çok kitap, izlenecek o kadar çok film var ki, tutup da 1500 yıl önce mucizelerle dolu olduğu ve bir tanrı tarafından gönderildiği iddia edilen kitabı neden inceleyeyim de vakit kaybedeyim. ha birkaç kez göz gezmişliğim var ama o kadar. onda da zaten (benim açımdan) hiçbir anlam ifade etmedi. acaba gerçekten tanrı mı yazdı falan diye göz gezdirmedim elbette, ama birileri siyasi amaçlı da olsa bu kitabı yazdı, o yüzden göz gezdirme gereği duydum.
BU kafa karışıklığı kitabı bütünsel anlamamaktan ileri geliyor,adam bakıyor bir ayete aaa burda öldürün diyor bu nasıl dinmiş, o fiilin sebepleri amacı şartları hep anlatılır kitapta,art niyetli olan maksatlı seçer çıkarır ayetleri,bilgisizde araştırmadan hükme varır.ikiside yanlış.oktar diyorki Kuran'da sadece başınızı örtün diyor bikiniyle dolaşabilirmiş.alın size sakat yorumlama şekli.
Kuran içeriğinde de bildirdiği gibi sadece araplara değil tüm insanlığa indi. Tarihi açıdan düşünüldüğünde dayanıklı kağıdın kullanılmaya başlama eşiğinde gönderilmiş olması da değişmez olması ve tüm insanlık için olduğu gerçeği ile inanılmaz şekilde örtüşüyor. Ondan önceki 3 kitap belirli topluluklara inmişti ve zaten Allahın bildirdiği üzere her kavme farklı şekillerde uyarıcılar gelmişti. Fakat gerek teknolojinin geriliği yani kağıdın bile olmaması -çünkü düşünün peygamberimizden bir önceki peygamber hz isa bile 0 yılında doğdu- bunun yanında savaşlar, dünyanın henüz genel anlamda birbirinden kopuk köyler kasabalar şeklinde olması o dinlerin varsa kaynak kitaplarının değişmesini kaçınılmaz yapıyordu. Ve bu zaten Allahın iradesi dışında değil planı dahilinde gerçekleşen bir durum. Zaten kuranda uzun uzadıya her dinin ilk halinin Allah'tan olduğu anlatılıyor. Buda kimdi, konfiçyüs kim yada brahmanizm, hinduizm yada antik yunandaki Zeus. tanrılar olması fakat hepsinden üstün esas güçlü bir tanrı daha olması. Aslında ne kadar tanıdık değil mi? Tanıdık çünkü onlar tarih öncesi çağlarda Allah'ın gönderdiği ama kaçınılmaz olarak değişen ve bozulan dinler. Düşünsenize kuran hali hazırda varken müslümanım diyenler dinlerini nasıl çarpıtıyor, kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya çalışıyorken tarih öncesi çağlarda neler olabilirdi.
Bunlar üzerinde düşünülmeli.
Buraya yazıyor oluşumun sebebi kimse ile atışmak istemem değil. Hatta yazı yazarken işkence çekiyorum diyebilirim.
Buraya yazıyor oluşumun tek sebebi gerçekten gerçeği arayanlar için bir yol göstermek istiyor oluşumdur.
Ha bunları nereden biliyorsun diye düşünen olursa bilsin ki din adamı olmaktan çok uzağım. Yalnızca ateistlerin geçtiği o bişey gibi görünen ama hiçbişey olmayan o yollardan geçtim.
Kuran 1400 yıl önce denizlerin karışmayan yerleri olduğunu söylemiştir ve bunu bildiren insan dünyada yer alan o bölgelere göre dünyanın diğer ucunda yaşamaktadır. Ve kuranda gezegenler, yıldızlar, güneş, göktaşları, karadelikler yer almakta, buna ek olarak evrenin genişlemesi, evrenin genişlemesinin durup içe çökme olacağı(big crunch) ay ile dünya arasındaki yaklaşık mesafe, güneşin kendisinin de bir yörüngesi olduğu, demirin dünyada olamayan bir element olup uzaydan dünyaya yağdığı ve aklıma şu anda gelmeyen yüzlerce bilimsel gerçek bulunmaktadır. Bunlardan haberin olmaması ise senin kişisel bir sorunun.
Güneşi balçık içinde batıyor "gibi" bulması:
batıya ilerleyen bir adamın deniz kıyısına vardığında ufukta güneşin deniz üstünde batışını resmeden bir anlatım.
Meteorların 1400 yıl önce tam haliyle kuranda tanımlanması mucizesi:
Bilim sayesinde 1900lü yıllardan sonra öğrendiklerimizden biri ne? Yıldız kayması diye birşey yok. Senin o gördüğün atmosfere giren meteorların(göktaşlarının) atmosferde sürtünme sonucu yanarak ilerlemesidir.
Peki kuran ne diyor gökyüzüne çıkmaya çalışan bizlerin göremediği kötü varlıkların dünyadan henüz çıkamadan tam sınırda, üzerlerine yanan kayalar geldiği. Bunda hiçbir çelişki olmadığı gibi sen bile yıllarca 2000li yıllarda kayan yıldız sanıyordun onları. fakat kuranda 1400 yıl önce onların gökten yeryüzüne doğru gelen, uzay sınırında yanan kayalar olduğu söylenmiş. Tam da 1900lü yıllardan sonra öğrendiğimiz gibi. Ha görünmeyen boyutta o göktaşları gökte görünmeyen varlıklara da çarpıyor olabilir mi? Tabi ki olabilir. Bunu zaten biz göremeyeceğiz. Görünen kadarını aynen bilime uygun şekilde bildirmiş bize zaten.
Matematiksel hata var diyorsun güldürme beni. O iddia hesap yapılarak çürütüleli onlarca yıl oldu Google'a yaz bi arat.
Ve Allah'ın fikir değiştirmesi diye birşey yok aşamalar var.
Art niyetli olarak bakınca böyle oluyor işte. Tek yapılması gereken bir de inananların penceresinden bakmak. Bu adamlar niye inanıyor diye. Tek akıllının siz olamayacağı fikri ne kadar da mantıklı değil mi?
işte gene kişisel bir görüş ile alfisti sizlerle. Abicim mantık olarak düşündüğünde peygamber konumundaki birinin eşinin o öldükten sonra biri ile evlenmesi Allah'ın elçisinin elçiliğine belki de gölge düşünecekti ne biliyorsun. Baksana evlenmemesi için laf söyleyen sen bir de evlenmiş olsa neler söylerdin kimbilir. Ayrıca doğrunun kriteri senin yada benim aklım değil.
Bunun yanında kuranda Allah islami yönden bize gereken her bilgiyi vermiştir. O bilgiyi vermemiş olsa o konuda serbestiz demektir. Nasıl ibadet etmemiz gerektiği, nasıl konuşmamız gerektiği, savaşmak zorunda kalırsak nasıl savaşmamız gerektiği, nasıl yürümemiz, nasıl yaşamamız gerektiği, gerekli olanlar Allahın bildirmesi ile islami kural haline gelir yoksa o konu islam dışıdır. Yani Allahın peygamber eşlerine bir yükümlülük yüklemesi kadar doğal ne olabilir ki?
Kurana inanma sebebim onun Allah katından geldiğinin bilimsel delilleri olduğu için orada yazanları Allah'ın söylediğini biliyorum. Ve Allah öyle olması gerekiyor diyorsa en doğrusunu onun bildiği konusunda bir şüphem yok. Çünkü o Allah. You see?
Güneşin balçık içinde batması meteorların meleklerin cinlere fırlattığı ateş topları olduğunun iddia edilmesi. Miras konusunda ki matematiksel hatalar. Kuranın evrenselliğinden bahsedip bir kaç ayet sonra allahın fikir değiştirmesi de cabası. Daha çok yazlacak şey var lakin biz de tüketilecek o kadar nefes yok.
Benim izole bir dünyada yaşadığım fikrine nasıl kapıldığını bir açsa daha iyi olacak yazar hezeyanı. Sen fikrini söylemişsin bende buna karşılık kendi fikrimi söyledim. Fakat bir gerçek var. Senin fikrim yada benim fikrim şu.diye gerçek gerçekliğini kaybetmeyecek.
dipnot:olayı şahsileştirmeye gerek yok. Şurada bulunma amacımız yalnızca fikirlerimiz. Yoksa hayatlarımızı bilmiyoruz.
muhammedin karılarına ayet inmesi. öyle bir tanrı düşünün ki işi gücü bırakıp muhammedin karılarını muhammed öldükten sonra kimse götürmesin derdine düşsün.
kader ve alın yazısı diye bir şeyden bahsedip cennet ve cehennem olması. daha doğmadan benim kaderim belli ancak yine de sevap point veya günah yazılıyor.
öyle bir tanrı düşünün ki muhammede gelen misafirlere “çok kalmayın, yemeğin pişmesini beklemeyin, karılarıyla konuşmayın” diye ayet indirsin. muhammede tüm dişi akrabalarını helal etsin, tüm kadınları helal etsin. muhammede vermek istiyorsan o da razıysa verebilirsin desin. tanrının işi gücü yok muhammedin uçkurunu düşünüyor.
kesin bunların da mükemmel açıklamaları vardır zaten ahaahahahahahahaah
edit: birisi ayet istemiş. ahzab suresini okuyun, müslüman olmaya devam ediyorsanız sizin bileceğiniz iş. ancak ben şahsen evreni bu denli mükemmel şekilde yaratanın muhammedin uçkurunu düşüneceğine ihtimal vermiyorum. seve seve olmasa da sike sike saygı duyacaksın.
Müşrik yada münafık nedir. Münafık iki yüzlü demektir. Kuran'da geçen müşrikler ise Allaha ortak koşan fakat bir de bunun yanında müslümanların canlarına kastederek onlarla savaşlı kılıçlı mücadele edenlerdi. Kuran'da bahsedilen münafıklar çıkarı için müslümanların yanında görünen, onlardan biriymiş gibi davranan ama sonrasında müslümanlar arasında değilken müşrikler ile işbirliği yapan kişilerdi. Şimdi canına kastedenler ile mi arkadaş olmaları gerekiyordu yoksa onlarla işbirliği yapan ikiyüzlülerle mi? Orasını tam anlayamadım. Yoksa aynı kuranda savaşmayan müşriklere zarar verilmemesi konusunda da emir var yani.
Kalplerini açma yada mühürleme konusu kuran içinde uzun uzadıya detaylıca anlatılıyor zaten. Bu soru çok gereksiz ilkokul seviyesi olmasına rağmen cevabı gene kuranda şöyle geçiyor. Kalbi mühürlenmiş kimsenin bu halde olmasının sebebi uzun süreler süren inkarcılığı ve zalimliği sebebiyle kendinden ümit kesilmiş biri olmasıdır. Kendisini pisliğe o kadar batırmıştır ki o kirli dünyayı benimsemiş bir zalimdir artık. Aslında günümüz dünyasında da insanlıktan çıkmış böyle zalimler olduğunu sende biliyorsun. Olayın inanç yanında bir kötülük boyutu da var.
Aslında üst entrydeki yazarımız kendi kişisel görüşlerini yazmış. Kriterimiz bu yazarımızın algısı yada fikirleri olamayacağı gayet açıktır. Ben de kendi aklıma ve beğenime güveniyorum ve diyorum ki insanlar hakkında kuranın yazdığı benim görüdüğüm kadarıyla gayet doğru. Bunun yanında sureler düzenli değil demişsin de kuran gibi kafiyeli ve ölçülü bu kadar uzun bir eser dünya tarihine henüz gelmedi. Kur'an gayet düzenli ve kolay ezberlenmeye yönelik. Senin düzenini beğenmiyorum dediğin kuran arapların edebiyatının-dil biliminin bizzat kaynağı ve tek arap devleti ırak ile Suriye değil. O zengin refahlı arap devletleri de arap ve kimse salak değil merak etme.
Hata diyenlerin vermeye çalışacakları örnekler meal üzerinden, anlamını eğip bükerek, çarpıtarak, kendilerinin katılmadığı kişiden kişiye değişen spesifik emirler olacak. Bunların ağababalarını tanıyoruz o yollardan geçerek müslüman olduk biz. Anca cool olma peşindeki, islam hakkında kuran hakkında bilgisi olmayan ergenleri kandırırsınız siz.
Ve ergen sana sesleniyorum. Cool olan bir inanan da olabilirsin. Hayatını günahlar ve kötü şeyler dışında değiştirmene gerek yok.
Bir üstteki entrye ithafen:
Sence de gökyüzünün süsü değiller mi?
Ayrıca o yıldızların yörüngeleri olduğu, enerjisinin kendinden olduğu, karadelikler olduğu, halley kuyruklu yıldızı, büyük patlama, güneş, ay, gezegenlerin güneş ve yıldızlara göre farkı, büyük patlama sonucu evrenin oluşum evreleri, evrenin ilk halinin durumu, big crunch, güneşin enerjisinin bittiğinde olacaklar bilime uygun olarak yazıyor. Ve bunlar cümle aralarına serpiştirilmiş bir şekilde yazıyor. Tam olarak bilimsel keşiflerden sonra görülmek üzere. Bunlar şu an aklıma gelenler. Ha aynı zamanda evet süstür bence de. Bu mudur hata. Şaka gibi.
Sevgili cenkiss kuranda bilime ters bir şey söyle bakalım. Tek bir diyorum. Aksine ortadoğunun bir bataklık olmasına rağmen batıdan insanların müslüman olmasının sebebi kuranın bilimsel mucizeleridir. Samimi isen bir tane söyleyebilirsin burada.
Sevgili fikrimfirarda bir kere kuranda ne ayın ikiye yarıldığı ne de mağaradaki örümcek ağları geçer. Ha bu anlatılanlar olmuş mudur neden olmasın. inandığımız Allah en mikrodan en makroya herşeyi yaratıp düzenleyip kontrol eden, bilen, zaman ve mekan üstü, hayallerimizin sınırlarını aşan üstün ve tek varlık.
Bence atıp tutacağınıza söyleyin bakalım nerede hata varmış. Dil uzattığınız konu en hayal kırıklığına uğrayacağınız konu onu bilin yani.
