bugün

hayatı kısıtladığını sanan ucubelere bile doğru yolu gösteren kutsal kitap.
"özgür" olmayı hayvan gibi içgüdüleriyle hareket etmek sanan bünyelerin kısıtlayıcı bulduğu kitap. oysa bu kitap, bu hayat rehberi insanlığı özgür kılan bir kurtarıcı. necip fazıl bir şiirinde der ki;

"hürriyet nerde söyleyeyim:
hakka esaret halkasında.

(...)
ey insan, sana son sığınak,
son peygamberin hırkasında! "

islam şeriatına uygun olmak insanı tutsak yapmaz aksine insanı özgürleştirir.
şahsen allah'ın kelamına uymak bırakın bana prangalar vurmayı beni prangalarımdan kurtarıyor. "nefs"e göre hareket edip, isteklerini süzgeçten geçirmeden yerine getiren insanlar kendilerini özgür zanneden ancak nefislerinin kölesi olmuş insanlardır.

hani diyorlar ya "bırakın kur'an-ı kerim'i özgür olun, tutsak olmayın". bunu diyenler nefislerine secde etmiş kişilerdir. ve hiç şüphesiz hakka secde etmek nefse secde etmekten daha hayırlıdır

taha suresi 2. ve 3. ayetlerinde allah(c.c.) şöyle buyurur;

"biz, kur'an'ı sana, güçlük çekesin diye değil, ancak allah'tan korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik."

kur'an-ı kerim'in amacı da, mesajı da çok açıktır.
kur'an kısıtlamaz, doğru yolu gösterir. deprem anında ne yapacağımızı anlatan kitapçık nasıl ki bizleri kısıtlamıyor, doğruyu gösteriyorsa; hayat rehberimiz kur'an-ı kerim'de her an manevi zelzelelerin yaşandığı dünyada doğruyu bulmamız için bizlere yol gösteriyor. karar sizin ya göçük altında kalırsınız ya kurtulursunuz.
okuduğunu anlamayan ve anlamadığı şeyler üzerinden örnekler gösterip yorumlar yapana bile yol gösteren kitap.
kendinden üstün bi varlığı bünyesine yediremeyen zavallıların iddalarını her seferinde çürüten yüce kitap.
nikahsiz bir sekilde 4 le yetinmeyip baska kadinlarin koynuna girmek daha iyi oldugu icin, 4 kadin denmesi kadinlara hakaret tabi!
gözle edilen zinayi dahi yasaklayarak erkegin esine her yonde sadik kalmasini salayan dinin kutsal kitabi.
bu kitabı -eğer varsa- tanrı yazmış olamaz. misafirin ne yapacağını, ne kadar yemek yiyeceğini söyleyen tanrı mı olur olm? ha eğer varsa da bana uzak olsun. boş boş şeylerle uğraşan adama tapamam ben.

hayır insan elinden çıkma olduğu çok bariz. bunun 1400 yıldır anlaşılamamış olmasını anlıyorum da, insanların hala ne diye deli gibi savunduğunu anlayamıyorum. senin allahın varsa yakacak zaten bizi cayır cayır, sana noluyo olm? sana mı düştü savunması? hayır söylenen şeyin aksini ispat etse tamam da, "içi pislik dolu ateistler blahblah.." bence allah varsa ilk sizi yakıcak hafız. ciddiyim bak. böyle şey olmaz.

sıkıcı olduğunuzun farkında mısınız?
yüz bin kere yazmak lazim 4 kadin ve cariye meselesini. . yeri geldi onlar hakkinda da yazdik. yuz bini tamamladigimiz zaman anlicaksaniz gene yazalim..
burda mesele 4 kadin degil, kurana camur atmak icin ornek olarak gosterilenlerdir.
4 kadin icin "tü kaka, nasil olur kadinlara hakaret bu" diyen bir insan, 4 kadinla sinirli kaliyor mu kalmiyor mu ona baksin.
dört kadınla evlenmeyi erkeğe legal kılmak ayrıdır, erkeğin bir çok kadınla ilişkiye giriyor olması ayrıdır. bu nasıl bir aymazlıktır ki bir kadın çıkıp da bunu söyleyebiliyor hayret ediyorum yahu.

eh bir insanın evlilik öncesi ilişkiye girmesini benim ahlak algım "tü kaka" olarak algılamıyor ne yazık ki. ahlak algımın çöl bedevileri tarafından şekillendirilmesine izin veremiyorum çünkü. çünkü bu benim özgürlüğüm. anlayabilir misiniz? sanmıyorum.

kısacası evlilik ayrıdır, sizin deyiminizle "zina" ayrıdır. erkek veya kadın, zina yapabilir, zaten cezası falan da varmış, herkes kendinden sorumlu. ama aile kavramını yıktırmanıza izin veremem sevgili cariye adayları. bir erkek yalnızca bir kadınla evlenebilir. hadi şimdi uslu uslu oynayın.
muminun 6. ayet hakkinda bir alinti..oyle okuyup kafaya gore yorum yapmakla olmaz bu isler.
.........
"Hocam islamda cariyeliğin olmadığını söylüyorsunuz .
1. Kur'anda geçen "sağ ellerinizin altındakiler" kavramını alimler genelde "cariye" olarak anlamışlar. Siz "sağ ellerinizin altındakiler" tabirinin ne anlamda olduğunu düşünüyorsunuz.
2. islam fıkhına girmiş "cariye hukuku" başlığı altında bir bölüm var. Fıkhın bu kısmı için ne diyorsunuz?
CEVAP: Ma-meleket eymanukum, "sağ elinizin malik oldukları" demektir. Bunun karşılığı "meşru biçimde sahip olduklarınız" anlamındadır. O halde meşru biçim nedir? Muhammed 4'de de açıkça ifade edildiği gibi "istirkak"ı yasaklıyor. Yani savaş esirinin köle/cariyeleştirilmesini. Hür erkek/kadınların iştirkakı (köle/cariyeleştirilmesi) zaten yasaklanmıştır. Geriye kaldı miras yoluyla intikal eden ve aba-ecdad köle/cariye olan köleler... işte (ma meleket eymanukum) budur. daha ayrıntılı bilgi tefsirlerimde ibarenin geçtiği ayetlerde vardır. Klasik cariye geleneği bu geçitten girerek yorumlanmış ve genişletilmiş, bunda en büyük amil de kadim Arap geleneği olmuştur. Efendimizin sünnetine baktığımızda bunun bir tek örneğini göremiyoruz. Safiyye savaş esiridir. Fakat efendimiz nikahlamıştır. Mariye hediyedir fakat nikahlanmıştır. Efendimizin sünnetinde cariyeyi istifraşına rastlanmaz."

hayir, aciklama yapmak veya bulmak dert degil, iman ettigimiz kitabin her harfine iman ediyoruz. herseyin de aciklamasi oldugunu biliyoruz. ama tatmin oldugumuz bu aciklamalar iman etmeyenleri on yargilarindan kurtulmadikca tatmin etmez. sorun burda iste..

edit: hoca dedigi mustafa islamoglu.
inanmak için tüm isteğimle ve yüreğimle çabaladığım kitaptır.

bunu yaparkende çok zorlandığımdır. ben bakıyorum çevirdikçe sayfalarını okudukça daha çok o iç huzuru hissedemiyorum. insanlara kendisini düşünmemesini salık vermekte çunkü tahmin ediceklerimizin çok ötesinde ama: cezalarından bahsederken korkutmaya çalışması tanrının hiddeti büyüktür, gazabımdan kaçın diyip tehditler savurması...

tam anlamıyla inanamamın sebebi budur cünkü bunların hepsi insan duygularıdır hiddetlenmek kızmak cezalandırmak. bir tanrının bir kulunu kendine iman etmediği diye cezalandırabiliceği gerçeği bana ters gelmektedir.
anlaşılma oranı zeka seviyesi doğru orantılı olan kitapdır. zeka seviyesi yeterli olan bir insanın inanmasa dahi bu kitabı okuması ve anlaması gerekir.

1 - gücü hali vakti yerinde olanlar 4 eşe kadar eş alabilirler demektedir, 4 tane alın demez. bir kadının parasızlık ve imkansızlık yüzünden kötü yola düşmesinden daha hayırlıdır.

ayrıca gününün çoğunu uçkurunu tutup porna sitelerde gezerek, gayri ahlaki hayatlar yaşarayak sözde zeki, aydın olanların, örümcek kafaları bu güzelliği hiç bir zaman anlayabilecek değildir.

onlara göre gayri ahlaki yaşam tarzı, tek gecelik ilişkiler bundan daha hayırlıdır.

2 - kadınların insan yerine konmadığı bir zaman diliminde, kadınalara mirasdan pay ve 3 kadının bir araya gelmesi durumunda şahitlik hakkı verilmiştir.

şimdi bizim aklı evvel gerzeklerimiz bununla, kendi zeka seviyeleri nispetinde dalga geçmektedir.

bre dangalak! sen daha olayları ve zamanları birbirinden ayıramıyorsun, kuran-ı kerim ne yapsın? sana senelik güncelleme mi yollasın?

kadınlara şahitlik, seçme ve seçilme, mirasdan pay alma hakkı medeni hukukda daha verilmeden yüz yıllarca önce kuran-ı kerim bunu vermişti!

başta da dediğim gibi, onu anlamak zeka gerektirir, kendi çapında dalga geçenler zeka yoksunu garip insanlardır.

edit: trollere cevap vermiyorum ne yazikki.
ilginç bir detay daha var bu kitapla ilgili.. sözde cahiliye döneminde gönderilmiş diyorlar.. e ulan o zaman cahiliye dönemiydi ya tamam, şimdi arap toplumları çok mu farklı? neyi değiştirdi senin "allahın kitabı" dediğin el yazması? neyi değiştirebildiniz?

ama bakın.. kesinlikle saygı duyuyorum. bugün bir kitap yazılıyor, peşinden sürüklediği insan olmuyor bile.. adam milyarları inandırdı be. hehey. dile kolay; milyar!

i love you all..

o değil de dört tane hatun alıcam desem sevgilim beni doğrar, nerde o eski dilsiz, sosyal statüsüz arap karıları dimi? ahah.. alemsiniz be.

edit: bu müslümanlar bir de zeka falan filan diyorlar, gülüyorum. of be yavrum, 6 yaşındayken özel eğitim önerdiler bana. o yaşta kocaeli'ne gitmek uygun olmadı tabi. hadi swh falan yap sen, bkz ver, fazla kastırmadan, hadi yavrum, hadi..

edit: bunun "hakaret var" diye silinmesi de çok komik olmuş bak.. söyle de bileyim neredeymiş hakaret??
amerikalı bir rahibin yakacağı kitap.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25126713/

aman diyoruz, ve öteki habere geçiyoruz...
eğer tanrı denen varlık kitap gönderiyor ve "sözde" kendi yarattığını düzeltemiyorsa o onun beceriksizliğidir.. hani sırf bu bile kabullenmemek adına yeterli bir bahaneyken nasıl oluyor da bunu anti tez olarak ortaya sürüyorlar, anlamak kesinlikle ve kesinlikle mümkün değil..

ilginç.. izlanda'ya hiç peygamber gönderilmemiş mesela. kendi kendilerine bulmuş adamlar ahlak düzenini falan ya.. huhu.. çok seksi. olm saçmalamayın lütfen. bu peygamberlerin alayının israile ve arabistana gönderilmesi size de ilginç gelmiyor mu? nasıl olur da düşünmüyorsunuz bunu?
allahin, yarattiklarini robot gibi gormeyip, irade verdigini anlatan mubarek kitap.
allah cc yayınlarından çıkan hz. muhammed s.a.v efendimizin bestseller'ı.
(bkz: okuyunuz okuttrunuz).
sadece dinlendiğinde bile huzur veren kitap.
125.000 peygamberden bahsediliyor, bunlar içinde kitap verilenler ve verilmeyenler var..elçi gönderilmeyen millet yok gibi birşey..bugün çin'de yapılan kazılarda dahi günümüzün dini ve ahlaki kurallarına çok benzer bir yaşam şekli olduğu sonucuna varılabiliyor..mesela buda'nın dahi allah(c.c) tarafından gönderilen bir peygamber olabileceği ama sonradan öğretisinin bir kısmının tamamen saptırıldığı ve değiştirildiği söyleniyor..araplara ve yahudilere sık peygamber gönderilmesinin nedeni üstün felan olmaları değil çok çabuk azıtmalarıdır..eğer binlerce peygambere kitap verildiyse, kuran o binlerce kitabın sonuncusu ve en hikmetlisidir denebilir..
gözlere şifadır; gönül gözlerine de..

(bkz: kelam-ı kadim)
basit ağızlarla nuru asla söndürülemeyecek olan kutsal kitabım...

sırf o kitaba iman ediyorum diye otomatik olarak cahil, niteliksiz, zavallı, bilinçsiz, sorgulamayan ve "olsa olsa imam hatip mezunudur, orda öğrendikleriyle burayı fethediyor" diye de birazdan etiketlenmeme sebep olacak olan, inanmaktan şeref duyduğum...
gören göze çok şey gösteren göz nuru kitap.
bilimsel olarak da varlığı kanıtlanan altın oranın geçtiği ayetlerin harf sayılarına bakıldığında orada da altın oranın olduğu görülen mucizevi kitaptır. aynı kabenin de dünyanın altın oran noktası olduğu gibi. ve bu altın oran noktasının dünya üzerine uyarlandığında kabe dışında hiçbir karaya denk gelmediği gibi.
yahu arkadaşlar çok güzel, iyi hoş diyorsunuz da.. anlamıyorum bir tek beni mi fark edemiyorum bu nuru olsun, güzelliklerini olsun, estetiğini olsun.

yahu bildiğin muhammed elinden çıkma bir insan yazması bu.

ama insan yazması olması saygı duymadığım anlamına gelmiyor yoksa bu kadar dengesiz ve "aptal" insanı kontrol altına almak mümkün olamazdı. size demiyorum yanlış anlamayın. zira internet kullanmayı bilen, hele hele sözlük yazarı olabilmiş birine aptal demek asıl aptallık olurdu..

yahu bildiğin arap mitolojisi + şiirsel bir dille anlatılmış çarpık toplumsal kuralların karışımı bir şey işte.. hakaret makaret yok burda bakın. benim gördüğüm budur..

ha bir de söylemeden geçemeyeceğim, "anlamıyorsan aptal sensin" demek için nasıl bir beyne sahip olmak gerekiyor, biri de bana bunu açıklasın.. hani uğraşsam bu kadar sığ ve boş olamam. kusura bakmayın..
tanım : allah'ın kelamı. anlamak, yorumlamak, çözmek için her bir ayete ayrı ayrı objektif bir beyinle yaklaşılması gereken kutsal kitap.
el yazması diyen güruha sesleniyorum ;
ulan kuran-ı kerim el yazması diyorsunuz da bu mübarek allah kelamı ile olsaydı senin o ufacık beynin dünyada kum tanesi kadar değeri olmayan, o beynin o kelamı anlayabilir miydi acaba ? bak basit dediğin şeyi bu haliyle bile anlayamamışsın ki inkar ediyorsun.
al-i imran suresi 85. ayet...

kim islam'dan başka bir din ararsa, (bilsin ki o din) ondan kabul edilmeyecek ve o ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.

geçmiş olsun diğer semaviler yada semaverler.
88. ayet...

onun (lanetin) içinde ebedi kalacaklardır. onların azabı hafifletilmez, onlara göz açtırılmaz.

yandınız olum, takiye-makiye bişeyler yapın dönün.