kuran ı tek kaynak olarak almazsan eğer, kuran da recm i emreden bir ayet olduğunu sanıp durursun. gerçekten olmadığını görünce de nerden çıktı bu diye sorduğunda hadis uydurmalarından; "aslında böyle bir emir vardı ama mübarek bir keçi gelip bu ayetin yazıldığı deri parçasını yedi" cevabını alırsın. çok garip olduğunu düşünürsün ama yine de ses çıkarmazsın. madem mübarek keçi geldi ayeti yedi, neden recmin emir olduğu hala savunuluyor dersen de, "hükmü baki kaldı" derler sana. hatta, maymunların zina yapan maymunları recm ettiğini anlatan hikayeler anlatırlar.
kuran ın tek kaynak olarak alınamayacağını söyleyenlerin argümanı(!), kuran da var olan "allah a ve resulüne itaat edin" manasındaki ayetlerdir. halbuki allah resulün kurandan başka bir şey emretmiyeceğini söylüyor:
6-Enam Suresi 114: Allah size kitabı detaylı bir şekilde indirmişken O'ndan başka hakem mi arayayım?
21 Enbiya Suresi 45: De ki: Ben sizi yalnızca vahiy ile uyarıp, korkutuyorum.
6 Enam Suresi 19 : De ki: 0; Sizi ve kime ulaşırsa kendisiyle uyarmam için bana bu Kuran vahyedildi.
allah ın resulü ne kuran daki emir ve yasaklara uyularak itaat edilmiş olunur:
al-i imran suresi 132: "ey müminler size emrettiklerini yerine getirmek ve yasakladıklarından da kaçınmak suretiyle allah a ve rasulüne de itaat edin. umulur ki merhamet olunur azap olunmazsınız."
çünkü elçiye itaat etmek demek, elçiyi gönderene yani allah a itaat etmek demektir. elçi de kuran ı bildirmekle görevlidir:
4 Nisa Suresi 80 : Elçiye itaat eden Allah a itaat etmiş olur.
29 Ankebut Suresi 51: Kendilerine okunmakta olan kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu?
allah c.c. kur'an-ı kerim'i insanları sınırlayacak şekilde indirmemiş, bilakis peygamber vasıtasıyla meal etmiştir. böylelikle kur'an içindeki derin manalar hapsedilmemiş, aynı zamanda islam dini de hapsedilmemiştir.
kur'anı tek kaynak olarak alacağını söyleyen kişiler öncelikle gramer arapçayı su gibi bilmeliler (emsile, bina, avamil, izzi, maksit, izhar, kafiye, molla camii kitaplarını ezbere bilmesi gerekecek.). tefsir ilmini de öğrenmeliler. akabinde alsın yorumlasın amel etsin.
kasıt türkçe meale göre amelse: anlayıp tefsir yapabiliyorsan; gelir elini öperim. hiç bir şey anlamadığını söylersen; arapça bilmen gerekir, "azametli manalar türkçede basite indirgeniyor" derim. kur'anda çelişki buluyorsan; "hastir" derim.
batila inanmayı ya da hocalar, şeyhler peşinde koşmayı meşru kılmadığı için bu sektörden karın doyuranların ya da bunlara inandığı için "saf" damgası yemek istemeyenlerin karşı çıktığı durumdur.
herkesin üstad olarak yorum yaptığı anasını satayım.
islam ın kaynağı altıdır uleyn, çekilin yoldan: ben, sen, o, bu, şu, onlar.
kibirmiş hani insanı yakan ya, onu kanıtlıyor bu. senden önceki tüm alimler yalancıydı zaten, sen de allah bilir daha namaz kılmadan ve tek kaynak dediğin o kuran ı bilmeden sanal ortamda mücahit ve alim kesilip tek kaynak vardır diyorsun.
kuran ı kerim, sınırları ve temel esasları belirler. kuran teori ise resulullah da pratiğidir. resulullah ın da bizzat öğütlemediği/yasaklamadığı durumlarda, benzer örnekler üzerinden sonuca ulaşılır vs.
kuran dışında güvenebileceğim, doğrulugu inanan birisi için tartısılmayacak ikinci bir kaynak bana gösterilmediği takdirde, ki bunlardan birisi kesinlikle rivayetlerle dolu ve ne amacla söylendiği ve bir çok yönden benim inancıma ters düşen hadis kitapları değil, kuran benim için tek kaynak olarak kalmaya devam edeceğinden, kuran i tek kaynak olarak almak benim için ölene kadar devam edecektir, umuyorum.
