bizim bildiğimiz anlamda aşk, bu dünyada erkekle kadın arasında yaşanır. kuran'da ise allah'ın şefkati ve merhametinden söz edilir. o'nun rahmeti tüm yaratıkları kapsar. bu anlamda en büyük aşk, inançlı kulların allah'a ve nimetlerine duyduğu saygı ve sevgidir.
yoktur demeden önce bir araştır yahu, elinin altında google diye bir şey var.
Ben sordum öğrendim mesela; aşk farsça bir kelime olduğu için aşk geçmez kelime olarak (habbe, vedde gibi sevginin kademelerini ifade eden kelimeler kullanırmış. Vedde geçen yerlerde bahsedilen sevgi ihtiraslı bir sevgiymiş (biz eşlerin arasına ihtiraslı bir sevgi koyduk gibi) sanırsam bu aşkı karşılar.
iş bu nedenle kaideden uydurmadan bir bakın ne koyun ne sığır olmayın.
"Eğer (kendileriyle evlendiğiniz takdir de) yetimlerin haklarına riayet edememekten korkarsanız beğendiğiniz (veya size helâl olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın. Haksızlık yapmaktan korkarsanız bir tane alın; yahut da sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için en uygun olanıdır."
(Nisa, 4/3)
Yetimlerden ikişer üçer dörder tane alın diyor işte, daha ne aşktan bahsedecek. Birini seven dördünü de sevebilir pekâlâ.
kutsal kitabımızı ayşe kulin yazmadığından şaşılmayacak durumdur. ha ille de benim dinimde aşk entrika ihtiras şehvet olacak diyen meraklısına incilde davud'un şarkısını öneririm.
rum süresi 21. ayet: yine o’nun ayetlerindendir ki; sizin için nefislerinizden kendilerinize ısınırsınız diye eşler yaratmış, aranıza bir sevgi ve merhamet koymuştur. süphesiz ki bunda düşünecek topluluklar için nice ibretler vardır.