sözlükte birşeyler yapmaya çalışan bir grup var. organik bağlantıları var mıdır, yok mudur bilemem, ama aynı amaça aynı araçlarla hizmet eden insanlar var, aynı anlayış hakim. kutsala direk saldırı. en iyisi hiç cevap vermemek ama konuşşam olmuyor sussam gönül razı değil. her akşam aynı tür bir hezeyan. sözlüğe geldiğim şurda iki hafta oldu olmadı, bıktım. eski nesil yazarlar nasıl dayanıyor anlamıyorum*. ne kadar kolay kimisinin üzerine hayat inşa ettiği değerleri karalamak? vazgeçireceksin desem, ne sen beni vazgeçirebilirsin, ne ben seni vazgeçirebilirim. amacın ne gayen ne? hiç mi kutsal değeriniz yok sizin? hiç mi manadan pay almadınız? allah ıslah etsin, hidayet nasip etsin. başka bir şey denmez, bizim geleneğimizde bu var.
birileri artık somut bir örnek versede şu genellemelerin hakkaniyetine varsak. hani aydınlatıcı kitap okuyanlar varmışta birileri onlara eziyet ediyormuş. kitap reyonlarına göz tarayıcı dedektörler koydurup tespit ettiriyorlar ya bunları. yok efendim baş örtülü biri otobüste ikili koltuğu ablukaya alıyormuşta yanına oturmak isteyenlere ayar veriyormuş. günde üç vasıta değiştirerek okuluna giden ben, bir kere tanık olmadım. bir kere bile... bunun gibi ayyuka çıkmış nice genellemeler. bir kitapa fütursuzca tapılıyormuşta yok bir kağıt parçasıymışta efendime söyleyimler... nasıl ki insanı hayvandan ayıran onun maneviyatı ve aklıysa kuranıda kağıt parçasından ayıran birşeyler vardır elbet.
sözlüğün son günlerdeki böyle mantıksız başlıkların furyası altında dolaşmasına ne zaman son verilecek merak konusu. inanmayanlar itici bulanlar olabilir. ancak bu bahsedilenler kimi insanoğulları için önemli muhteviyat içermektedir. kattiyen klavyenin arkasından sükse yapmak için kullanılacak aşşağılıkta değildir.
münafıklar tarafından dünya nimetlerinin varlığını görmezden gelmeye çalışmalarının hitamında, baktılar ki kaçacak yer yor; bari son kıvırmamı deneyeyim temasıyla ortaya sürülen önerme.
la oğlum biriniz çıkıp desin artık erkek gibi de bırakalım herkesi kendi küfrüyle, münafıklığıyla başbaşa. takılın siz o başlığın altında. hayır yani yenilen zilyon tane ayarın üstüne halen daha milyarlarca insanın izinde gittiği bir dinin kutsal(!) kitabına neticede bir kitaptır demekle celebrity mi olmak emel ? amacın ne ? hizmetin kime ?
hayır madem öyle, hasmımızı bilelim.
ayrıca peşin büdüt; kutsal olan kutsaldır. yok içerik bilmemne demekle kıvırmasın kimse. başlığı açan kişinin bunu biliyor olması gerekli zannedersem. bu kadar hassas dengelere sahip olan bir konuyla ilgili yanlış anlaşılmaya mahal vermeyecek şekilde açıklama yapması gerekir ilgili kişinin. eğer ki yapmamışsa belli ki kast vardır. bizimkisi de öküz altında buzağı aramak değil, hakkını kendisine teslim etmektir.
neticede kafir'in kafir olduğunu beyan etmeye g.tunun yememesi ve zeytinyağı misali üste çıkmak amacıyla ortaya attığı önerme.
renginizi belli edin de hasmımızı bilelim. öyle kulaktan dolma bilgilerle sıkıp sallamayınız. hiç bir şeye saygınız yok ise eğer hacer-i muallak'a bakarak bişeyler anlamaya çalışın. o taş öyle keyfin kahyasıyla yada altına konulduğunu zannettiğiniz destekle değil allah'u teala'nın bir türlü kabul etmek istemediğiniz kudretiyle durmaktadır.
vakt-i zamanında taş yere değdiğinde kıyamet kopacağın zanneden sizin gibi iman'ı yeis'ler tarafından taş yere düşmesin diye konulmuş bir destekten günümüze kalanlar, hani o sizin destek dediğiniz. altından alınmamıştır çünkü sizin gibilere ibret olsun, göt korkusundan neler yapabiliyorsunuz diye görmeniz istenmiştir ama nerde.
neticede diye başlayan bir cümle kurmak istemem fakat konu neticeler olunca neticede, neticede ile başlamam gerek.
neticede kitap olan birşeyi okuyup sapıtan da okuyup irfan sahibi olan da insandır. hatta inanır mısınız? kur'an'ın neticede bir kitap olduğunu söyleyenlerde insandır muhakkak. fakat insan da neticede bir hayvandır.