t c
BAŞBAKANLIK DiYANET iŞLERi BAŞKANLIĞI
DiN iŞLERi YÜKSEK KURULU BAŞKANLIĞI
Sayı: B.02.1.DiB.0.10/212/
Konu: Tesettür Karar No: 6
Karar Tarihi: 3.2.1993
Din işleri Yüksek Kurulu Kararı
"1. Gerek erkeklerin ve gerekse kadınların gözlerini haramdan korumaları,
2. kadinlarin vucudun el yuz ve ayaklari disinda kalan kisimlarini aralarinda dinen evlilik câiz olan erkekler yaninda vucut hatlarini ve rengini gostermeyecek nitelikte bir elbise ortu ile ortmeleri
3. basortulerini saclarini baslarini boyun ve gerdanlarini iyice ortecek sekilde yakalarinin uzerine salmalari dinimizin kitap sunnet ve islâm âlimlerinin ittifaki ile sâbit olan kesin emridir muslumanlarin bu emirlere uymalari dini bir vecibedir ."
tanım: geçerliliği yukarıdaki şekilde açıklanmış geçerliliktir.
ne kadar anlatırsan anlat anlamak istemeyene boş gelecek sözler bunlar. kuralların olduğunu kabul etmek kolay da, asıl zoru onlara uymak zaten. insanın içinde bir inanç yoksa hz. muhammed onun rüyasına girip uyarsa ne fark edecek. okuyup araştırmak isteyen açsın kaynakaları baksın, hadi o zor geldi, bak ne güzel arkadaşlarımız ayağınıza kadar getiriyor ayetleri. ayet diyorum bakın; uydurma hadisler değil.
hala devlet kuralları diyorlar ya şaşıyorum, sanki başörtüsü serbest olunca rejim elden gidecek. bizim istediğimiz sadece başörtüsü özgürlüğü de değil, inanç özgürlüğü. işine geldiğinde 301 kalksın, fikir beyan etmek serbest olsun de, düşünce özgürlüğünü savun ondan sonra ülkenin kuralları bu uyacaksın de. madem kurallar çok iyi neden her platformda eleştiriyorsunuz devleti? sizin yaptığınız bencillik değil de nedir?
inancı her ne olursa olsun dünya da tek gerçek vardır ki o da; yaratanın kurallarının değişmez ve yol gösterici olması. kulun koyduğu hiçbir kural yaratanınki kadar kuvvetli değildir.
yaratanın koyduğu kuralların asıl gücü de buradan gelmektedir; bir devire veya bir kabileye değil tüm insanlığa gelmesidir. sadece zaman zaman uygulanış farkı ortaya çıkmaktadır. devletin etkisinde kalan bir kurumun sözü yerine kuran ı okursanız netliği göreceksiniz.
uyarsın, uymazsın o sana kalmış. inkar ederek sorumluluktan kaçamayacağını unutmamak lazım.
bu tür sacmaliklari ( isteyen takar isteyen takmaz demek varken, her götten bir osuruk gelmesi) tartismaya devam etmek gerekir, ülke ilermemesi icin, basimi örter götümü acarim, götümü örter basimi acarim, kime ne giriyor allahina ?
inanmak kumar gibidir, kesinligi yoktur, ya kazanirsin ya kaybedersin, birak bu oyunu isteyen istedigi gibi oynasin.
birader çok meraklıysanız örtün nerenizi istiyorsanız, kimse kimseye karışmıyor bu ülkede. benim için kimin başını bağladığı, kimin kıçını bağladığı önemli değil. bu ülkede ister bağla, ister bağlama. kimse niye bağlıyosun veya niye bağlamıyosun diye sormaz adama yolda durdurup! benim tepkim bu konunun deforme edilip, sanki başörtüsü yasakmış gibi naralar atılması, vay efendim başörtümüze karışıyolar sızlanışlarının başlamasınadır.
inanan inandığını yapar ve hiçbir baskı da inandığını yapmaktan alıkoymamalıdır. isteyen başını da açar kıçını da açar, isteyen de kapatır.
hala bunun farkına varamayacak kadar algı kıtlığı yaşayan insanlarımız varsa şöyle bir çıkıp sokakları gezsinler herhalde açıklayıcı olacaktır.
not: inanç özgürlüğünün olduğu her yerde, her insan yapmak istediğini yapar ve bir allahın kulu da gelip karışamaz. bunu da aklınızda bulundurun!
bitmiş olamaz. şöyle ki; başörtüsünün anlamı üzerine ilginç tezler geliştiren arkadaşlar
eskiden temizlik yoktu onun için abdest vardı
eskiden fitness salonu yoktu onun için namaz vardı
eskiden yeterli yiyecek yoktu onun için oruç vardı
eskiden insanlar tatil yapamıyordu onun için hac vardı
eskiden biz salaktık şimdi de öhm..
şeklinde din konusuna sosyal aktivite olarak yaklaştıkları için, ya da erkek dergilerinde okuduklarından yola çıkarak saçı görünen bir bayanın pipiyi kaldırmadığını test ettiği için akılla(!) çürüterek ilginç çıkarımlar yaptıkları için fazla şey söylemek istemiyorum.
kuran'da ben son kullanma tarihine rastlamadım ama allah'ın size verdiği akıl fazlaysa onu bilemeyeceğim. aslında biz dünyaya iyi insanlar olmak için gönderildik, böyle dinle, kuran'la uğraşıp filan birbirimizi kırıyoruz, gerek yok, di mi yavrum, rasyonel aklını sevdiğim, şeker şey..
yazmamak için dayanamadığım başlık. asıl sorun burada işte, bazıları başörtülülere ikinci sınıf insan muamelesi yapıldığını göremiyor. sokaktaki birine kimse karışamaz zaten, ama vergisini ödediği bir ülkenin resmi kurumuna niye giremiyor? neden bu kurumlarda ibadet edilmesi yasaklanıyor? neden namaz kılanlar fişleniyor? kabul etmiyorsunuz di mi? bunların hepsi uydurma. sen vergini verip istediğin gibi yaşayabiliyorsun ama ben yaşayamıyorum, neden? senin özgürlüğünü mü kısıtlıyorum, yoksa sen mi benimkini kısıtlıyorsun?
tartışılamaycak bir konudur. bilindiği üzere din dogmatik bir oluşumdur. tartışmaya açık değildir ve kuralları bellidir (bkz: dogmatik). inanılır veya inanılmaz.
kuran ı kerim in aynen günümüze geldiğine inanıyorsak, onlar Allah ın kelamıysa ve zina yapmayın kadar net ve açık bir şekilde bir ibare yoksa o Allah ın kelamı açılır okunur ne anlaşılırsa o yapılır, ki Allah ta insanlara aklı bunun için vermiştir..dini, diyanet bakanlığı veya din alimleri kalıbına sokmamak müslümana yakışandır.