dördüncü nesil yeni bir yazar. gıcır gıcır kullanılamış tertemiz bir beyin. sözlüğe çok şey katacak bir bünye. dördüncü neslin en iddialı selebiriti adayı *.
mükemmel bir kişiliğe sahip yazar... eğlence insanı topluluk içinde yüzünü asık görmeniz neredeyse imkansız...
melankolik insanının bıyıklı ve esmer versiyonu... neşesi sizin de neşenizi yerine getiriyor... bir de tutuklu birine anlatırken gözleri parlıyor... aşk işte, adamı daha bir güzelleştiriyor...
kesinlikle her daim dost olarak insanın yanında bulunması gereken kişilik... üst düzey dost... sırdaş...
hem suçsuz, hem güçsüz, hem halsiz ve kaybetmiş bu oyunu... vazgeçmek zorunda bırakıldığı şeyler yüzünden hayallere tutunmak zorunda bırakılmış yazar...
"*oo lavinya nasılsın
-iyiyim sen
*ben de iyiyim . hani aşure?!
-ne aşuresi ben kazandibi ısmarlayacaktım sana
*haa evet tamam ne zaman ısmarlıyorsun
-az bekle işim var
aradan bir zaman geçer ve
-lavinya hani bizim ekmek kadayıfı
*ekmek kadayıfı değil kazandibi!!!
tamam bee ne kızıyonnn??!!"
ne istediğini bir türlü hatırlayamamış ve kazandibini yemiş ve hiç sıkılmadan ikincisinide talep etmiş insan evladı. * bir de yolda yürürken gözleri dört dönmekte. dikkat etmek lazım kendisine. **
bir inanış vardır yıldız kayarken dilek tut derler... ya sevdiğine kavuşmayı diler garip aşık ya da hiç sevdiği olmayan yalnız yürekler sevmek için diler... o yıldızlar hep kayar ya biri öldü derler ya da tutunamadı düştü derler... bilinir atmosfere girip kayboldukları ama bilinmezden gelinir... yıldızlar en güzel gecelere anlam katarlar... ya yıldızlar altında en güzel tınılar söylenir ya da bitmiş olan kalplerin nefret sözleri...
sen bu ve bütün geceler de tek bir yıldız gör... bil ki o yıldız senin için orada... dilek dile, en güzel sevda sözlerini onunla söyle... en güzel günlerde o olsun ve hiç kaymasın hep orada kalıp senin olmasını iste... sen her gece ona "iyi geceler" diyip güneş doğduğunda "günaydın" de... ve tüm dileklerinin kabul olması dileğiyle...
mutluluklar siz izin vermedikçe hiçbir zaman gitmezler, bazen ihmal edilirler o kadar... ihmal etme, çünkü hayat küçük bir ihmali dahi kaldırmayacak kadar acımasızdır...
bir yerde eğlenmek istiyorsanız eğer bu adamla aranız iyi ise çağırmanız yeterli... ruhunda bir gariplik var bunun girdiği her ortama hemen ayak uydurup milleti mutlu ve eğlenceli tavırlarıyla neşelendirebiliyor...
yaptığı her işi eğlenceye dönüştürmeside cabası... keyfi yerinde olsa da olmasa da ortama ayak uydurup gülmekten gözlerinizi yaşartabilir...
kaygısız ve eğLenceLi bir adet yiğido.. tanımadığı bir adamın yanında 1 dakika geçirsin bu herif anında eLemanLa kanka oLur.. "enseye tokat, gte şapLak" düsturundan yoLa çıkan bu yazar kişisi eğLenceLi ve mecnun kişiLiği iLe etrafındaki insanLara pür neşe yaşatır..
kasım ayında birLikte askere gideceğimizi öğrendiğim zaman başımdan aşağıya kaynar suLar indi.. kazara aynı yerde askerLik yaparsak askerLik süremiz en aşağıya 25 ay oLur ki bu hiç iyi değiLdir.. tertibim benim diyerekten gözLerinden öptüğüm ademoğLu..
gittiği heryerde bir tane hemşerisi ile tanışan ve sanki dünyada tek hemşerisi o kalmış gibi sevinen sonrasında o kişi ile el ense göte parmak şekilde takılan, uyuşturucu gibi bağımlılık yapan insan...
memleket hasretiyle yanıp tutuşan ama istiklal caddesinden bir türlü ayrılamayan, içiyle dışı bir utandığını gizleyemeyen, heycanlanınca eli terleyen sevmesinide, içmesinide bilen adam gibi adam.
bütün gün bizi güldüren , hoş muhabbeti ile ortamımıza renk katan karakter. gün sonunda bizi arabası ile eve bırakmasıda cok hoştu tanıştıgıma memnun oldugum yazar kardesim.
insan görünümlü, dengesiz, harika hikayeler anlatan, bir yastığa baş koyduğum...hahaha.
çok derin tartışmalar yapılabilecek canlı. uğruna birilerinden kalem bulur peçetelere şekil çizer. geometriden iddia eden durumun ispatını çıkarır. çok iyi uzunluk tarif eder (sodaya kadar). o değil de bu da hemşo çıktı. güler misin ağlar mısın. son olarak oldu da siteden atıldı, "trixx'i kinteleleyen adam" olarak geri dönecekmiş.