Bir dostoyevski eseri. Kitabı 1 kez bitirdim 1 kez de yarıda bıraktım internette de çeşitli sitelerden kitabın konusunu inceledim (satın almadan önce). Dostoyevski kendi hayatında da bir dönem kumar bağımlısıymış. Bunun için kendi hayatından yola çıkarak kumara saplantılı bir adamın hikayesini ölümsüzleştirmek istemiş. Kumar denen illete bağımlı olan aleksey ivanovic'in hayatındaki olumsuzlukları, ilişkilerdeki başarısızlığını yansıtmıştır. Kitapta soylu kesimin kumar düşkünlüğüne de yer verir.
Daha detaylı bilgi için link bırakıyorum okumanızı tavsiye ederim.
kumarı kumarhane oynarsanız uzun vadede asla kazanamazsınız, çünkü sizin paranız kısıtlı, kumarhanenin parası kısıtsızdır. olasılık teorisinde bu durum "gambler's ruin" konusu olarak işlenir.
Dostoyevski'nin çok derin psikolojik tespitler içeren kısa romanı.
Kumar borcunu ödemek için 20 günde yazmıştır.
--spoiler--
insanların çoğu, en iyi arkadaşını alçalmış görmekten mutlu olur. Genellikle arkadaşlıkların bu temele inşa edildiğini de söylemek abartı olmaz.
Bütün düşünen insanlar, bu eski gerçeği bilir.
--spoiler--
Dostoyevski'nin bir kumarbazı, aslında kendini anlattığı kitabı.
Ya o gün o cesareti göstermeseydim deyip, finalde geri kumara düşmesi hayat mottomdur. Ne acayip bir tip oldum ben yaa.
orijinal adı (rusça) (bkz: igrok) olan, bir çırpıda bitirdiğim, kumarbaz bir gencin notlarından oluşturulmuş, dostoyevski tarafından kaleme alınmış bir kitap.
Aptal ve zeki bir başkarakteri olan dostoyevski kitabı.
Tezatlıkları aleksey ivanoviçi bir yandan sevdiriyor bir yandan da sinir ettiriyor. Bir yerde aşağılık biriyken başka yerde asilzade gibi davranışları...
Kitabı okuyalı bir süre oldu, ivanoviçe kızıyorum kitabı yuttuktan beridir; "niye böyle eziksin" diye. Sonra zeki ve alaycı oluşu aklima geliyor, seviyorum.
Dostoyevski'nin birçok kitabını sevmeme rağmen(suç ve ceza, insancıklar, yer altından notlar, beyaz geceler vs.) bu romanına uyuz oldum.
Sebebi ise yine karakteri. Yahu bu adamın kitaplarını okurken sinirden çatlıyorum bazen. Beyaz geceler ve yer altından notlar'da ve kumarbaz'da başkarakterler neden aptal gibi davranıyor anlamadım.
Galiba bana, bize, sinir krizleri geçirttiği için dostoyevski, dostoyevski oluyor.
Sonuç olarak çok sevemediğim roman. Galiba beklentiyi çok yüksek tuttum önceki okuduğum kitaplardan dolayı.
"Bazen en çılgın, en imkansız görünen fikir kafanızda öyle kuvvetli bir yer edinir ki, öyle veya böyle gerçekleşeceğini zannedersiniz... Dahası bu düşünce şiddetli, güçlü bir arzuya eşlik ediyorsa, bazen onu kaçınılmaz, önceden belirlenmiş, kadere yazılmış, var olmaması, gerçekleşmemesi imkansız bir şey kabul edersiniz! Belki burada başka bir şeyler, önsezilerin bir birleşimi, olağandışı bir irade, kendi hayal gücüyle kendini zehirleme veya buna benzer bir şeyler söz konusudur..."
kıbrısta, las vegasta falan kumarhanelerden çıkmayanlara kumarbaz diyenler, düzenli olarak iddia, milli piyango vb. oynadıkları halde bu sıfatı kendilerine layık görmezler.