yetenek sizsiniz türkiye'de gördüğüm ve duygulandığım olaydır. acun önce show tv ekibini övdü, yok oraya gittik yok buraya gittik diye. sonra bilal göregen'in evine bağlandılar. ev kalabalık tabi. bütün mahalle toplanmış. televizyonun dibinde üç beş sümüklü, sevimli çocuk. ev yıkılacak, gümbür gümbür tezahürat yapılıyor. hele bir genç var ki inancın simgesiydi. inanmıştı bilal'in kazanacağına. bilal'e tezahürat yaparken sağ el yumruk olmuş bir ileri bir geri gidiyordu. sonra duruldular. söz bilal'in annesindeydi ve tv nin sesi sesi pek açık değildi galiba. o sırada o yağız delikanlı evet o lacivert ceketli delikanlı sağ cebinden kumandayı bir hışımla çıkarttı. hani bu eskiden olurdu ya, köy kahvelerinde kumanda kahve sahibinin tekelindeydi. aynen öyle işte. o ceket cebinden ciddiyetle ve heyecanla çıkartıp kumandayı tv'nin sesini yükseltti. aynı ciddiyetle geri soktu. çok masumane geldi o an. biraz güldürdü, sonra hüzünlendim. annemin dizlerinde ağlamak geldi içimden.* biliyorum mal diyeceksiniz. diyin.
