ahmet kaya'nın 1994 yılında piyasaya çıkan şarkılarım dağlara albümünün ilk parçası. söz ve müziği ahmet kayaya aittir. saza niye gelmedin, ağladıkça gibi parçalarla beraber kasetin resmi rakamlara göre 2,2 milyon satmasını sağlamıştır.
darbuka soloyla başlar ve hemen ardından giren kabak kemane, bünyede adeta afyon etkisi görür ve insanı şarkıya bağlar. özellikle rusya'da ve orta doğu'da müthiş bir hayran gurubu kazanmıştır. sözleri ise ayrı güzeldir:
martılar ağlardı çöplüklerde,
biz seninle gülüşürdük.
şehirlere bombalar yağardı her gece,
biz durmadan sevişirdik.
acımasız olma şimdi bu kadar...
dün gibi çekip gitme!
bırak da dolanayım ayaklarına,
kum gibi ezip geçme!
sonbahar damlardı damlarımıza,
biz seninle sarardık.
aydınlansın diye şu kirli yüzler,
biz durmadan savaşırdık.
acımasız olma şimdi bu kadar...
dün gibi çekip gitme!
bırak da dolanayım ayaklarına,
kum gibi ezip geçme!
garip bir şekilde her dinlediğimde çocukluğumu aklıma getiren parça. her duyduğumda acayip bir nostalji yaşıyorum çok başka bir parça. sanata siyaset karışmasaydı çok daha kıymetli olacak birçok şarkıdan sadece biridir.
müzigine ayri, sözlerine ayri, Ahmet Kayanin sesine ayri hayran kaldigim sarki.. Bu nedir abi ya, nasil bir duyguyla yüklüdür, insanin icini neden icinden söker...
Ahmet kayanın değişik fantazilere sahip olduğuna kanaat getirdiğim şarkısıdır. şehirlere bombalar yağarken durmadan sevişmenin başka bir yorumu yoktur çünkü...
ahmet kayanın incilerinden bir tanesi. Gerçi adamın kötü şarkısı yokki. Bir insan bu kadar mı güzel söyler. Mest oluyorum dinlerken. Şarkı süper yorum desen kusursuz...