türkiyeye özgü güzellikler(!)den biridir.
herkes yamuk, kim neyi doğrultacak ki? ananı siken kadı kimden edecen davayı diye de bir atasözümüzün olması bu yöndeki çürük geçmişimize parmak basar.
bir ülkede herşey ters olursa futboluda da farklı olmaz elbette.
her türlü yolsuzluğu ve ihaneti göstere göstere yapan bir iktidar 3.seçiminide kazanabiliyorsa,sanatçılık namına hiçbir vasfı olmayan insanlar ortalıkta paranın dibine vururken gerçek sanatçılar varlık mücadelesi veriyorsa,şöyle güçlü böyle caydırıcı dünyanın en büyük 4-5 ordusundan biri diye yıllardır pohpohlanan tsk, 2 emperyal planla madara oluyorsa,yıllar yılı emperyalizmin kucağında karşı devrim mücadelesi yürüten belli tarikat oluşumları bugün heryeri ele geçirebilmişlerse ve bunun karşısında durması gereken milli güçler adım adım eriyorsa ülke gittigidiyor.com'a bağlandıysa bu ülkenin futboluda farklı olmayacaktır elbette.
spor kulüpleri ve federasyonların yönetimlerinde 1 tane futbol oynamış insan yok,spor medyasında futbola dair ahkam kesenlerin %90'u ömründe amatör düzeyde bile futbol oynamamış.taraftar desen hepten evlere şenlik zira zaten ülkenin eğitim ortalaması 4.sınıf.üstelik spor yapmayan da bir toplumuz.e bu şartlarda futbolumuzun başı boktan kurtulmaz.
siyaset sürekli futbolun içinde olur,futbol ortamı sürekli militanca sidik yarışının esiri olur,uzun vadeli planlar yapılamaz ve sonucunda oynanan şeye futbol da denemez.
şu başlığı açan arkadaşın entry'sindeki şike konusuna da bir iki kelam etmek gerek. bu ülkede şike hep vardı.hala da var.geçen sezonda vardı bu sezon da olacak.çünkü 3 temmuz darbesiyle şike ortaya çıkarılmadı.gülünç iddialarla bir kulüp ele geçirilmek istendi.yanına da birkaç kulüp eklediler meze olarak ama kimse pek yemedi bunu.ele geçirilmek istenen kulübün taraftarları demir leblebi çıktı her yeri ele geçiren cemaat ilk kez madara oldu.
haliyle arada kalan iktidar bir orta yol bulmak zorundaydı zira ilk seçimde bunun bedelini ödetirdi o taraftar topluluğu.hem cemaat mahkemesini taca çıkarmayacak hem de o kulübü sıyrıp alacak formüller aradılar aylarca.yasalar değiştirildi,federasyon değiştirildi baktılar ki olmuyor cemaatin inadı inat mahkeme lav edildi bunun üzerine mahkeme apar topar türkiye de görülmemiş bir hızla davayı sonuca bağladı özetle kasap et derdinde koyun can derdinde yani cemaat fenerin derdindeydi akp ise seçimdeki akibetinin derdine düştü.bunun tezahürü de demirören oldu.
şikeye gelirsek evet 2010-11 sezonunda trabzon bol bol şike yaptı.ama onlar araştırılmadı.tesafüden feneri dinlerlerken fenerin rakipleri a.gücü ve sivas'da haliyle dinlemeye takıldığı için trabzon dinlemeye takılıverdi. o gülünç iddialar yığınında ki tek şüphe uyandıracak telefon tapeleri de işte o trabzonluların a.gücü ve sivas yöneticilerine yaptıkları teşvik teklifleri oldu.
sonuçta gerçek bir yargılama da o davadaki herkes beraat eder.trabzonlular bile.zira telefon tapesiyle kanıt olmaz.2.derece kanıt sayılır yeni somut kanıtlar gerekir.zaten hepsinden önemlisi o mahkemelerin yargılama yetkisi yoktur zira şike bir terör suçu değildir.
bu nedenle ucuz fenerbahçe düşmanlığı yaparak başlık açmak yerine biraz ergenlikten çıkıp büyümek gerekiyor meselelere amigovari bakış açılarıyla yaklaşmak kendini kandırmaktır.hem futbolumuz niye bu halde diye sorup hemde futbolu bu hale getiren cehaleti onun en önemli timsallerinden olan tarikatları ve o tarikatların gülünç davalarını yalamak komik bir çelişkidir.o yüzden meselelere biraz yukarıdan bakmayı denemeli herkes.
sadece bizlere özgü olan bir olay, aslında tüm taraftarlar stadları terk ederek yada her maç aralıksız federasyonu protesto ederek kolayca indirebilir bu adamı, ama gel görki, bizim sözde özgürlükcü, her yeri yakan yıkanlar, mesele böyle şeyleri geldimi koyun gibi bakarlar, sadece aleyhe hakem kararı varsa istifa diye bağırıp susarlar.