içinden fetöcü çıktı diye tüm okulu kapatmak ne ya? şaka gibi. içinden fetöcü çıkartan her kurum kapatılacaksa türkiye'de açık kurum kalmaz tbmm dahil.
ya yorumlara bakıyorum da, ne biliyim, yazmadan edemedim şimdi, 4 yılımı vermişim. her zaman yaptığım gibi gülümseyip geçecektim, olmadı.
2005 Kuleli mezunuyum. o dönemde fetö metö baskısı yoktu. yazdıklarım onlardan bağımsızdır.
statlarda 19 mayıs kutlamalarının kaldırılmasından sonra ülkede yaşanan en hayırlı gelişmelerden biridir bu.
orası boğaza nazır mutsuzluk yuvasıdır. hayata dair bütün hayallerin henüz 14-15 yaşında yok edildiği, üst sınıfların alt sınıflara abilik değil orospu çocukluğu yaptığı ego arenasıdır. 400 kişilik taburda dangalağın biri tuvalete donunu atıp gideri tıkadı diye Cuma öğleden sonra herkesin cezalı olup hafta sonunu okulda geçirmek zorunda kaldığı yerdir. siz hiç kuleli'de hafta sonunuzu geçirdiniz mi? onu bırakın klavye delikanlıları siz hiç ayak bastınız mı oraya, o siktiğimin yokuşunu çıktınız mı 14'ünüzde kendinizden büyük çantanızla?
mezuniyet dereceniz çok yüksek olmasına rağmen bi cesaret harbiye'den ayrıldıktan sonra öss'deki ham puanınıza eklenen cıvık bir kuleli okul puanı yüzünden sizden çok daha kötüler tarafından geçildiniz mi? kaçınız karşısına bir askeri lise öğrencisini alıp, eline dokunup "nasılsın?" diye sordu? içlerinde yanan ateşleri hiç merak ettiniz mi o çocukların? Pazar günü okulun o iğrenç nizamiyesinden 5 dakika daha geç girmenin ne kadar önemli olduğunu aklınız alabilir mi? hayattaki en büyük lüksü Kadıköy'de iskelede çay sigara yapmak olan bu insanlara 5 dakikanızı ayırdınız mı?
okula başlarken büyüyünce ne olmak istediği sorulduğunda şehit olacağını söyleyen çocukların 4 yılın ardından bütün o değerlere ana avrad düz gittiği yerdir burası. bir tane bile subayın mutlu olmadığı yerdir ayrıca, kimi örnek almak istesen ellerin bomboş kalır. nice aslanın kedilere yem olduğu yerdir. askeri ortaokulların kapatılması ne kadar mantıklıysa liselerin kapatılması da o kadar hayırlıdır. aranızda "yazık şu an oralarda okuyan yüzlerce çocuk ne yapacak?" diye güya çok düşünceli, iyi kalpli arkadaşlar olabilir, ben size söyleyeyim, herkesin evinde bayram havası var ve hayatlarının en güzel günlerini yaşıyorlar, zira tazminat ödemeden bu hapisten kurtuluyorlar. bunun nasıl bir piyango olduğunu bilemezsiniz.
otel olsun, ne oluyorsa olsun ama halka açılsın. her şey insanlar için. dünyanın en güzel manzarasına oradan yüz yıllardır küfrederek bakıyor subaylar. her gece bir çocuk, bir cam kenarında sessiz sessiz ağlıyor köprü ışıkları eşliğinde. siz gidin de tadını çıkarın, hakkını verin o şaşaanın, çayınızı için, pidenizi yiyin. turistler gelsin, tarihi odalarında, koridorlarında fotoğraf çeksin, para harcasın, gelirini lösemili çocuklara verelim, savaş çocuklarına oyuncak alalım.
"madem sövmöyöcöktün nödön gördön?" diyen klavye delikanlılarının da çiçeğine koyim. hayat mastürbasyonlarınızdan ibaret değil ve bir boktan haberiniz yok ve her okuduğunuzu da unutuyorsunuz zaten, bilmeyen götünden sallamasın. ülkeye dair hiçbir umudum kalmamıştı, ta ki şu gerizekalı topluluğunun kalkışmasına kadar. çok hayırlı haberler bunlar. değil 14 yaşındaki bir çocuk, 25 yaşındaki bir yetişkin bile hayattan ne istediğini bilemez. askeri liseler bu ülkenin kanayan yarasıdır. orada okumayan bilemez, anlayamaz.
hadi şimdi devam edin hayatlarınıza, öğle yemeğinizi yiyin, düğün dedikodusu falan yapın yemek sonrası çay faslınızda. arada 2 dakika da ülkenin halinden bahsedin tabii, içiniz rahatlasın, kendinizi okumuş, görmüş geçrmiş zannedin, sonra boş dedikodularınıza devam.
kapatılsın, daha çok imamhatip açılsın ilerdeki siyasetçiler laikliği kaldırsın araplara vatandaşlık verilsin iç savaş olsun keleş taşımak serbest olsun.