üşengeçliğin en büyük alametlerindenfir kendisi.
edit:porselen kulplu pembe bardağımın kırılmasından sonra yeni bardak alarak üşengeç biri olmadığımı an itibariyle kendime kanıtlamış
bulunmaktayım
siyah zemin üzerine beyaz k.atatürk imzalı bardaktır.
yurtta sular kesilmişti ve geldikten sonra bardağı yıkamak için açtım ama o basınçlı gelen su bardağın elimden kayıp düşmesine ve kulpunun kırılmasına neden oldu ama alacağım yenisini.
çay, kahve içilirken aynı zamanda kırılan kulpun kalan tırtıklı parçasıyla işaret parmağının kenarı kaşınabilir. işlevini kaybetmeyen aksine artırandır.
kırılmış olan kulbun yapıştırılmasıyla kullanımına devam edilen kupa da olabilir bu. gerçi bu çolak kupayla çay kahve içerken yaşanılan taşakları yakma korkusu adama milyon tane yeni kupa aldırır ya o başka mesele.
manevi değeri yüksek olan bir kupadır. sevgilinin çıkmaya başlangınızın 40 günü anısına alması gibi. atsan atılmaz satsan satılmaz o halde sakla mantığı.
"parası yoksa, yenisini alamıyorsa ne yapsın" zırvalarını bırakın şimdi. size ait bir kupa bardak varsa onunla aranızda mutlak suretle duygusal bir bağ oluşur ve kulbu kırılsa da inatla bi başkasını değil onu kullanmaya devam edersiniz. başka bir kupa ile içilen çay, kahve veya çorbanın tadı asla onunla içilenlerdeki gibi olmaz, olamaz.
bir tür vazgeçemeyiştir. insanidir.