son zamanlarda otobüslerde sıkça görmeye başladıgımız kombinasyon bu. kulagında ya mp3 player'ın ya da cep telefonunun kulaklıgı, elinde de genelde felsefe içerikli kitapların bulundugu gençler dehşet verici bir hızla artmaktadır son zamanlarda. yeni moda herhalde diyip modayı yakından takip eden biri olarak ben de bunları uygulamaya koydum.
otobüslerde kitap taşıyan gençleri gördükçe sevinen amcalardan degilim ne yazık ki. hatta bunlarla taşşak geçiyorum sesli sesli.
ulan adamın kulagında bangır bangır hard rock hallelujah çalıyor, degil yanında oturan ben, öndeki burnunu karıştırıp cama süren amca bile duyuyor şarkıyı. ama eleman bir yandan da nietzsche'nin ahlakın soykütügü üstüne adlı kitabını okuyor. bu sözü geçen yazar olan sevgili kardeşim nietzsche bile bu kitabın önsözünde kendisinin etkin bir şekilde okunabilmesi için okuyucunun yorumlama sanatından ustalaşmış olması gerektigini vurgular.
ulan gerizekalı yavrucugum sen o kulagında şarkı, lambur lumbur giden otobüste mi kendini geliştireceksin, derin felsefik analizler, sosyolojik çözümlemeler okuyacaksın?
kitap okumak ta bir artistlik aracı haline getirildi ya ona uyuz oluyorum. herifin bir bok anlamadıgı o kadar belli ki. yüzü bas bas bagırıyor ben dallamayım, sırf şu hergün otobüse binen hatunu kaldırmak için bunları taşıyorum diye.
kitabı sırf vakit geçirmek için okuyor dallama. bir de hatunların dikkatini çekeyim filan diye. başka bir amacı yok yani. evde de siksen yüzüne bakmaz kitabın.
sene 2013 ve okuduğu kitaptan, veya internette gördüğü kıçı kırık bir haberden bir haltmış gibi bahsedenler var. yarrak kafalı diyem o kitabı cidden anladıysan, o haberi gerçekten etüt edebildiysen zaten anlatmazsın orda burda bu böyle şu şöyle diye. eli yüzü düzgün bu adamın, kızlar bakıyo, bunun sayesine biz de nasipleniriz kafasıyla işin gerçeğini az çok bilen yanında ki dallama da konuşmuyor. he hü diyor geçiyor hatta hak bile veriyor koduğumuna. lan türkçe konuşun bi abi. yakında bu ülkede kimsenin ingilizce öğrenmesine de gerek kalmıycak. yavaş yavaş türk ingilizcesi oluşmuş durumda zaten. organizasyon, aktivite, üniversite gibi. lan diline sahip çık bi kodumun dallaması desem. ne havanı atıyon. he her konuda az buçuk fikrin olunca kızlar sana vercek. devam bu kafayla.