bugün iş yerindeki çaycı, patronumuz cengiz beyle konuşuyor;
- cengiz bey, bi malumatım var.
+ buyur dinliyorum.
- goronam bozitif çıktı.
+ ulan gerizekalı neden çay veriyorsun?
- kahve mi istemiştiniz?
+ lan defol git, izole falan et evde kendini.
arkadaşlar bu diyalog şaka değil. sizden kalabalık olmasin toplum olarak aramizda cok mal var. lütfen tedbiri elden bırakmayın. herkese neşeli ve sağlıklı günler diliyorum. siz beni sevmeseniz de kukiniz sizi seviyo. güzel günler cok yakın ins.
Bu arkadaşa yetkiliyken birisiyle olan özel mesajlarını ifşa etti diye çaylak atmıştım. ‘Bana nasıl çaylak atılır hede hödö’ diye sözlüğe küsmüştü. Sanki bana ingiltere prensi ahaha.
Onun dışında severim.
Yazdığı hikayelerin olay örgüsü güzel ama feminen kelimeler yazdığı için gülen kitleden değilim.
Benim bi başlığımı ve entry mi hiç izinsiz çalıp kendi başlık açtığı gün benim için tırt seviyesine inmişti. Mesaj atıp "bu ne rezilliktir lan?" Diyince de "böyle daha güzel olacağını düşünmüştüm" v. S. Gibi iyice sıvamıştı. Hani öyle herkesin durduk yere aklına gelebilecek bir başlık olsa tamam da.
Sonra sağdan soldan da bunun gibi şeyler duyunca kamil mertebesine erişti gözümde.
okumaktan keyif aldığım ender yazarlardan...bir gün döner tekrar...eski nesiller böyledir, bir gider 5-6 ay uğramaz sonra 3-5 ay yine aktif yazar...özlendiğini biliyordur umarım...
evrim cadısı survivordan elendi diye cok sevinen yazar.
arkadaşlar acun dün "evrim" deyince balkona çıkıp oley be oley oley diye çığlık attım. cok mutluyum. inşallah yarışmayı da elif kazanır. ona oy atın tamam mı? o her şeyi hakediyor.
Severim yazmayı. Yıllarca sizler için yazdım. Derdi kederi unutun gülün, neşelenin, hayat devam ediyor dedim. Gelen mesajlara bile ”neşeniz daim olsun" diye cevap verdim.
Kalemlerimi sizin için tükettim. Bazen siyah yazdım, bazen kırmızı, bazen mavili yazdım. Bütün renkleri sizler için harcadım. Yalnız bir rengi kendime sakladım.
Beyaz.
Ben boya kalemliğindeki o beyaz renk gibiyim işte. Ne işe yaradığı belli olmayan ama kendini bir halt sanan, kalemliginde en başında duran ve Hiç kullanılmayan, hep sağlam, hep aynı kalan. Boktan bı kalem.
Aslında Ben hiç değişmedim. Ben hep aynı bendim ama burası, Uludağ, Uludağ çok değişti. O yüzden hikayelerimi buraya değil ekşiye yazıyorum. Son Bir hafta da üç tane kol kadar hikaye yazdım. Dedim ya beyaz kalemim diye. Tukenmem ben.
Ekşi'de dikiş tutturamadı deniliyor ya, umrumda değil, iki kişi yazdığım hikayeye ahahaha diye mesaj atsa yetiyor. Her zaman güldürmek güldürebilmek hoşuma gitmiştir. Maalesef burada O eski günler kalmadı. Artık burası hikâye yazma yerinden çıktı. hikaye yazanların da Hepsi terk etti ama ben yine buradayım. Burası Çöplüğüm değil. Burası her daim ilk gözağrım, ana kucağım, baba evim.
Lütfen bir daha ekşi yazarlığım ile beni kıyaslamayın. Hem sadece bir platformda yazılacak diye bir kural yok. istersem ekşi değil başka sözlükte de yazarım. blok site açar orda da takılırım. Tangalı komşumun şantili memesi diye başlık açıp Porno sitesinde de yazarım. Gençlere Çok da güzel otuzbir Çe..laaaannnn bak buyur konu pornoya geldi yine. Serefisizim bunu bilinçli yapıyorsam. Bu sözlükte var bir sey işte. Kalemlikten çıktık, sözlük falan dedik buyur yarrağa kadar geldik birden.
Böyle Oluyor işte, burada kızlar sürekli fotoğraf paylaştığı için bilinç altım bir şekilde bu karıların resimlerine kayıyor. aman neyse. silerim bu yazıyı da. Çok uzun oldu. Anlayan anlamıştır derdimi zaten.