Dünyanın en abartılan şehirlerinden biridir Kudüs.
Deniz desen yok.
Tarımlık bir yer desen o da değil.
Bildiğin sıradan bir çöl şehridir.
Bu kadar abartılmasının tek sebebi iki kavmin toprak kavgasından başka bir şey değil.
Her dine ev sahipliği yapması desen onu istanbul'da yapabilir.
Mimari desen öyle abartılacak bir Mimari güzelliği de yok.
--spoiler--
vatikan denen fasulyeden mıntıkanın yanında iyidir gene.
--spoiler--
Vatikan'ın en azından mimarisi çok iyiydi.
Orada yapılan birçok bina gayet güzeldi.
Kudüs'te o bile yok.
cennetin krallığı filminde çok güzel bir diyalog ile söylenen şeydir.
balians : bu şehri son taşına kadar yakar yıkarım insanları delirten ne varsa yok ederim
selahaddin eyyübi : belkide en doğrusu bu olur..
kudüsü ele geçirmek veya savunmak için ölen insan sayısının bir istatistiği yapılsa 2 dünya savaşında ölen insan sayısını katlar muhtemelen. lan madem 3 din içinde kutsal bir yer ve hepiniz aynı tek allaha/tanrıya iman ediyorsunuz o zaman aynı amaç için 3 ünüz birden kullansanıza şehri savaşmadan yakmadan yıkmadan öldürmeden.
teoloji açısından (islam teolojisi) insan yapımı hiçbir şehir, yapı, eser-nesne kutsal değildir.
buna kabe de kudüs de vatikan da cami de kilise de sinagog da kur'an da, incil de tevrat da dahildir.
ne bileyim...
peygamberin sakalından sopasına, kılıcından hırkasına, terliğinden ibriğine devesinden yemek yediği tasına kutsal olan bir nesne yoktur.
kim neye inanır - inanmaz bilmem de karışma hakkım da yok.
islam diyalektiği açısından insan elinden çıkma bir nesne mekan kutsal olamaz.
yok eğer kutsal diyen varsa bu putperestlik olur.
örn: bırakın kudüs falan demeyi, kabe bile kutsallık diye tanımlanıp tapınılacak mekan değildir. kabe sadece bir figür, bir rolmodel, bir simge, bir uydu projedir.
eğer kabe anladığınız kadar kutsal bir mekan olsaydı hz. muhammed kabe'yi fetih ettikten sonra orada kalır, yaşar veya "ben ölünce beni kabenin içine-yanına-yakınına bir yere gömün" derdi.
1979 da kabe baskını oldu. tam olarak kaç kişi öldü bilinmiyor. bugün müslüman olmayanın alınmadığı, belli bir giyim stili olmadan girilmeyen bu mekana fransız askerlerine kelime-i şehadet getirtilip "tamam sen müslüman oldun" denilerek postallarıyla kabe'ye sokup müslüman öldürttüler. sonra fransız askerleri tekrar hristiyan oldu.
eğer kabe kutsal olsaydı teolojik olarak ifade edilen kutsiyet -yaratıcının mekanı olsaydı bunlar yaşanabilir miydi?
cami kutsal mı?
allah'ın dinlerini lanetlediği, allah'ın lanet ettiği namazları kılanların mekanı kutsal olsaydı; içinde namaz kılınıyor ve ezan okunuyor. allah nidaları arşa çıkan mekanı peygamber eline kazma kürek alıp yıkar mıydı?
kur'an...
sadece bir öğüt kitabı. insan tarafından yazılmış - matbaalarda basılmış duvara asılan bir kitap.
kur'an denen kitabı kutsal yapan, onun kutsal olmasına vesile olan anlattığı örnek almamızı istediği değerler manzumesi olan fikir düşünce davranışlardır.
tıpkı bir elektrik elektronik alet aldığınızda onun kullanma kılavuzu gibi, kur'an da senin müslüman olman için kullanma kılavuzun.
eğer okursan anlarsan müslüman olursun. kur'an kutsallığı tapınman için put gibi duvara asman için değildir.
bir aletin kullanma kılavuzunu okursan anlarsan o aleti kullanabilirsin. senin o aleti kullanma kılavuzuna sahip olduğun için değil de okuyup anlayıp bildiğin için o aleti gerektiği gibi kullanıyorsun ve o aletin işine yarar olmasının nedeni de o aleti yapanın ustalığı becerisidir.
ya peygamber, kutsal mı?
o kendine bile ne olacağını bilmeyen, kızına bile "babam peygamber diye bana güvenme. ben bile kendime ne olacağını bilmiyorum diyen yetim muhammed'di. o hz. isa gibi kendine tanrılık tanımı yapılmamış allah'ın ortağı değildi. o benim gibi bir insandı. o kutsallık diye putlaştırılacak biri değil, sadece allah'ın bir elçisiydi.
islam dini putları kaldırmak için geldi ama müslümanlar kendi putlarını yarattı.
islam dini kulluğu köleliği kaldırmak için geldi ama müslümanlar kendi efendilerini yarattı.
islam dini zulmü ortadan kaldırmak için geldi ama müslümanlar kendi zalimini yarattı.
yahudilik itaat et diye, hristiyanlık iman diye islam akıl et oku düşün ibret al diye geldi ama müslümanlar kendi cahilliğini yaratıp okumadan anlamadan idrak etmeden dinim islam demeye başladı.
sonuç ortada...
kudüs vatikan mekke cami kilise sinagog ne halde ve bu mekanlar ne için kullanılıyor görüyoruz. birer rant güç politika siyaset makam mevki merkezleri.
kur'an tevrat incil meydanlarda sallanan parti bayrağı, propaganda aracı.
cenneti yaşayacağız diyenlerin cehennemi yaşatma aracı oldu.
kudüs (ve tabi ki israil) dünya'da resmi olarak devlet tarafından verilmiş-ruhsatlandırılmış kişi başına düşen (sahiplenilmiş-taşınan) en fazla silahın sokaklarda olduğu şehirdir.
bir de buna yasadışı olarak bulundurulanları ekleyin.
buna rağmen silahlı saldırı, ölüm, yaralama(soygunundan terörüne, ideoloji, çıkar, mafya, intikam, savunma, kabile, din, kültür çatışması vb suçlar-gerekliliklerle) ortalamanın altında suç işlendiği bir şehirdir kudüs.
israil'de yobaz tabir edilen Fundamentals yapılar çok güçlüdür (örgüt, dernek, tarikat, cemaatler) bunlarla bizim yobazları karşılaştırırsak onların yobazları karşısında bizim yobazlar modern barışçı çocuk sayılır deyim de anlayın.
buna rağmen israil devlet yapısı bu yahudi müslüman ve hristiyan yapıları muazzam bir kontrol altında tutar. onlarda hukuk mükemmeldir ve asla hukukun tavizi yoktur.