Dün evimden çıkıp okula doğru yürümeye başladım, beraber aynı fakültede okuduğumuz, hoş bir kızı kuaförden çıkarken gördüm. Normal zamanlarda olsa bu kız arkadaşa bakasım gelir bir anda bütün göz bağlantılarım kopmuş gibi hissettim fakülteye kadar yanımda yürüdü hep izleniyormuşum hissi uyandırdı bende, bakmadım tabii son olarak. Sabah sabah o enerjiyi nerden buldu diye düşündürdü.
kadın yazarların kuaförden çıktığında hissettiği duygulardır.
Kişi, an ve kuaföre göre değişebilecek olan bu duygular birbirine taban tabana zıttır.
Varan 1: gene beni kandırdı pezevenk.
Evet arkadaşlar bu cümle olay bitip eve geldikten sonra pişmanlıkla karışık sitemle söylenen sözdür.
Olay ise söyle gelişmiştir.
Siz sadece saçınızın kırıklarını aldırmaya gitmişsinizdir fakat adam size bak yüzünün güzelliğini ortaya çıkaralım, modeli değiştirelim, yenilik yapalım diyerek sizi ağına düşürür.
Sonuç kuaförden kelimenin tam anlamıyla bambaşka biri olarak çıkarsınız ve bayıldığınız tller içinize de oturmayacak değildir.
Varan 2: senin çekeceğin fön ancak bu kadar olur.
Kırık fön dalgalı fön ya da düz fön için gidilen kuaförden adeta kına yengesi gibi çıkma gibi bir sonuçla karşılaşınca bu sözler ağzınızdan çıkıverir.
Öncelikle kırık veya dalgalı fön ile başlayalım.
Kadınlar kendi saç özelliklerini iyi bilirler bu nedenle kuaförlere durumu açıklarlar başta ama dinleyen mi var.
Kuaföre dibe yakın maşayla başlama saçım geç açılıyor dersiniz. Inadına dibe sıfır başlar ve o düşer saçın uzun der bir de üzerine o bukleleri bigudi gibi çabuk düşmesin diye kafanıza tutturur. Sabırla beklersiniz. Sonuç mu tebrik ederiz nur topu gibi beyaz bir afro-amerikan oldunuz.
Bir de sonuca kuaförünüz ne güzel oldu işte demez mi?
Sinirle kalkıp gitmeye karar verirsiniz, ama yine sakinleştiriciniz sihirli kelimeyi " tamam fönle açarız biraz" söyleyiverir. Oturup beklersiniz.
Sonuç mu? Ömer çelakıl'ın kadın versiyonu hoşgeldin buyur otur şöyle.
Iyice kızarsınız ve saçınızı yıkayıp çıkmak istersiniz yeterince gecikmissinizdir zaten.
Kuaför yine telafi edeceğini söyler, fakat bu sefer kararlısınızdır. Saçınızı yıkayıp kurutup çıkacaksınızdır.
Saç yıkanır koltuğa oturulur ve kurutulurken kuaför fırçayı alır eline ve başlar picassovari sanat eseri yaratmaya(!) dışa kıvrılan fön ve yüzün yakın yerlerini aslan yelesi gibi kabartması. Aman allahım 50 yaşında bir kadın oldunuz bravo. Koca bir alkış kuaförümüze.
Bu iki durum da bilinmeyen aciliyetten veya arkadaş tavsiyesi üzerine gidilmiş ve yaşanmış durumlardır bir de tam tersi durumlar vardır.
Varan 3: hiç böyle bir sonuç beklemiyordum ama mükemmel oldu.
Evet işini bilen biri bulmuşsunuz tebrik ederim. Yeni keşfedildiyse müdavimi olunur buranın.
Ve harikalar yaratan kuaförünüzden her çıktığınızda kendinizi dünyanın en harika kadını gibi hissedersiniz.
Tum entryleri saskınlıkla okudum dostlar. Nasıl yani ya? Nasıl oluyor da hepi9iz istediginizin tam tersi halde cıkıp mutsuz ayrılıyorsunuz oradan? Hic ama hic istemedigim bi halde kuaforden cıktıgımı hatırlamıyorum. Niye kanıyosunuz kızlar onlara, yaptırmayın, ne istediginizi bilip gidin. istemiyorum dedıkten sonra kim zorla sacınızı kısaltacak veya boyayacak. Yapmayın etmeyin.
ağlamaklada sonuçlanabilen bir durumdur. saçı istediği gibi kesilmemiş. istediği renk tutturulmamış. istediği topuzda olmamış olabilir. ya da zır zır konuşan kuaför başını ağrıtmışta olabilir. bu nedenle hemen bir ağrı kesici içilir. ne bıdı bıdı konuşurlar. birde fön makinesinin sesi yok mudur sürekli ses çıkaran sinir stres harbidir.
Hic de dusundugunuz gibi degildir en azindan ben oyle dusunuyorum. Sacim yapili kuaforden ciktigim cok belli azicik dagitsam mi acaba. Ne o oyle dugune gider gibi. Off acaba kaslarimi aldirdigim cok belli mi cok kizarmis mi acaba. Herkes bana mi bakiyor cok belli kesin pancar gibi olmusumdur da simdi kesin rezil oldum.