bugün muhtarlıkta maruz kaldığım muhabbet. muhtarlıkta çalışan kadın ile bir belge almak için orada bulunan kuaför kadın bana aldırış etmeden kıldan, tüyden bahsettiler. kuaför kadın kayseri ve çevresinde en iyi kaş alan kuaför olduğunu, kaşını alamayacağı çok az insan olduğunu idda etti. "kaş uzmanıyım" diye ekledi bir de. o anda tiksindim, kadınlardan soğudum. dışarı çıktıktan sonra tüm kadınları bıyıklı, kalem gibi kaşlarıyla görmeye başladım. herşeyi dillendirmemek lazım sanırım.
-muraD abi şimdi bu amerika avrupa birliğinde değil öyle mi?
-evet koçum.
-arabistan da mı değil şimdi?
-evet koçum
-(ellerini yukarı kaldırırak isyan etme modunda) ya bırak allasen yeaaa.
bazen de gittiğinize gideceğinize pişman olursunuz.
"-hoşgeldin, yoktun ortalarda.*
+yoktum evet, şehir dışındaydım da ben.
-yalan söyleme, saçlarına kat attırmışsın metrelerce öteden görülebiliyor.necla kuaföre gidiyosun değil mi?
+ya ama ne yapıyım, orası daha popüler şimdi sen eskidin be abi hala serpil çakmaklı modeli perma yapıyosun.
-cık cık cık ne hale gelmiş güzelim saçlar
+ama sende saçlarıma takmıştın son zamanlarda, kırık aldırmaya geliyodum kelaynak gibi çıkıyodum, mecbur bıraktın beni
-asıl sen şimdi gör kelaynaklığı ,bütün saçlarını kesicem, beni terketmek he! ödeticem sana bunu.
+yapma abi ya, off kalkmak istiyorum koltuktan
-artık çok geç!!!!!"
yer:kuaför tarih:22.12.2009
kuaför kamil saçıma şekil vermek amacıyla yaklaşık 45 dakikadır cebelleşmektedir.bu cebelleşmeden olumlu bir sonuç alacağını düşünen walkwalkfashionbaby ise sabırsızlıkla beklemektedir.ve nihayet cebelleşme sona erer ve walkwalkfashionbaby heyecanla aynaya döner ki o da nedir? saray abajuru konumunda kafasının üzerinde arz-ı endam etmekte olan saçlarıyla dehşet içinde aynada kendisini süzmektedir.o hışımla kamil'e döner:
-kamil bu ne?!
'beğendin mi walkwalkfashionbaby yeni stilim bu, ilk sende uyguladım hadi yine iyisin' diyerek omuza bir pıt vurur ve nüktedan tavrını sürdürür.
-amuha goyuyum senin stilinin.bu ne lan!
+ama ayıp oluyor walkwalk..
-tamam lan adımı bi daha söyleme uzun zaten..saçımı yıkada kurut öyle gideyim.
walkwalkfashionbabynin saçları yıkanır ama saray abajuru aynı formunu korumaktadır.işte o an sinirler bozulur.
-senin yüzünden çocuklarımın çocukları da saray abajuru gibi doğacak lan! allahsız! kitabsız!
ağlanarak kuaför terk edilir ve yaşamın geri kalanına saray abajuru olarak devam edilir.*
kuaföre gelen kız,sakızını ağzının yan tarafına alıp şakkudu şıkkıdu şeklinde sesler çıkaran mal kuaför kız tarafından gel bir tanem geç diye karşılanır?
sonra sorgu sual kısmı
"öğrenci misin hayatım" şeklindeki yavşakça yaklaşımla sorulan sorudan alınan hayır yanıtıyla cevap aramaya devam eder,(kuaföre gelen kızı küçük görüp çoluk çombalak muamelesi yapmayı sürdürür)
sonra çalışıyo musunnn? diye sorar evet yşeklindeki kısa yanıtı aldığında susması için verilen tepkiyi anlamamaya devam ederek ne iş der ve kız da öğretmenim diye cevap verince yavşak kuaför kızımız
saçınız nasıl olucaktı hocam şeklinde bir tavırla hemen ye kürküm ye muhabbetine çevirir işi..
yıkamadan sonra koltuğa dönülür.
-ee okul nasıl gidiyor?
+iyi nolsun çalışıyoruz
-lise sondun dimi sen
+evet, üç sene önce.
-aaa hadi ya, ben seni lisede sanıyorum.
+(rahatsız gülümseme)hıhı yok mezun olduk.
kuafor fönü almaya gider.
-ne yapalım?
+düz fön.*
-nasıl olsun?*
+(dumur olunarak)işte düz olsun başka nasıl olabilir ki düz fön?
-tamam ya kızma...
+yok kızmak için değil valla merakımdan soruyorum.
-ya birsürü bayan geliyor şu dükkana hergün neler neler istiyorlar anlatsam inanmazsın...
vee dertleşme süreci başlar, "hay sormaz olaydım" derken fönün gürültüsünün bastırdığı ses duyulmaz hale gelir ama aynadan bir bakarsın ki adamın ağzı hala oynuyor. bu 20 dakika böyle gider.
ilkokul 4. sınıfa giderken berberle aramızda geçen sohbet;
Berber: musluk akıyor mu genç?
TatanKa: he.
B: erkek oldun mu?
T: ben bebekken sünnet oldum abi
B: ah abisi ben senin yaşındayken mahalledeki bütün kızları elektirik direğine çarptırırdım.
berber ve yanındaki yanpileri kahkalar atar, minik ve masum TatanKa evde bu diyoloğu anlatınca artık berbere giderken babası onu yanlız bırakmaz.
k: saçlarını kendin mi kestin canım ya?
b: hayır kuaföre gittim elbette ki.
k: hım neyse ben düzeltirim şimdi. saçların epey yıpranmış krem kullanmıyor musun? ( cevap vermemi beklemeden devam eder.) bende tam senin saçlarına uygun bir şampuan ve bakım kremi var canım birazdan getiririm.
b: teşekkür ederim benim kullandığım krem var.
k: sen bilirsin buna da bak ama hem indirime de girdi.
b: içimden zaten geldiğimden beri aşağılıyorsun bari birazcık sus be kadın ! diyorum. dış sesim ise peki, olabilir.
1. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
2. saçın çok yıpranmış düzleştirici kullanma.
3. çok güzel saçların var araya gölge atalım süper olur.
4. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
5. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
6. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
7. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
8. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
9. daha önce bu saçı nerde kestirdin?
.
...
.....
yaşlı ve saçlarını büyük oranda kaybetmiş (resmen kel ama daha güzel ifade edeyim) teyze kuaförde saçlarını kestirdikten sonra beğenmedi ve şöyle dedi:
-ahhh evladım. siz bilmezsiniz... yıllar önce burda bir sami kuaför vardı, o rahmetlinin kestiği saçları hiç kimse kesemiyo şimdi. nereye gittimse nafile.
bizim kuaför ise her zamanki gibi formundaydı:
+o zamanlar saçların var mıydı teyze.
-vardı tabi.
+ondandır belki ne dersin? **
- uçlardan al abi mümkünse çok değil yani çok az
+ tamam anladım
- abi uçlardan demiştim ?
+ herzaman ki gibi işte
- anladım teşekkürler.
ben bu işi adam akıllı yapanı görmedim hacı. herkes kendi kafasına göre yapıyor. herkes bildiği yolu bozmuyor hep aynı tarz kesiyor. la amına koduğum ben diyorum ki uçlardan al belli yani önce ki kesişin iğrenç.
yav en kolayından adama diyorum ki kulağın orda ki saçları kulak hizası kes çok kısaltma. kulağın orada saç kalmıyor. niye kulağın orada bırakmadın diyorum. öyle şey mi olur diyor.
ee abi bırakalım benim yerime sevgilimi sen sik.
gel abi hatta benide sik.
Bu zamana kadar hayatımda sadece 3 kez gittim. Her gittiğimde yaşanan diyalog:
sky: uzatana kadar canım çıktı 3 parmak en fazla sakın daha fazla olmasın lütfen bakın...
-merak etmeyin tam istediğiniz gibi olacak *
...
sky:ya bi bırakın vermiyorum para falan belanizi...
belde olan saçın en az 1 karış gittiğini biliyorum her seferinde. *
-perçem modeli istiyorum
* tamam
-ama arkalarda kat olmasın sadece önde olsun, uçlardan az kes ve şu boyda istiyorum perçemi(normal boyundan biraz daha uzun).
*: geldin az kesmek olmaz şimdi
- sen az kes yinede
* o boy da kahkul güzel olur perçem olmasın
- 3. Kestirişim herkes kesiyo sende mi kahkül oluyor bu model
* arkaya kat yoksa öne de olmasın
- zıkkımın dibi olsun ( iç ses)
Sonuç: uzun kahkül kesip yana verdi, gösterdiğim boydan çok fazlasını kesti öne de kat yapmadı. Ne halin varsa gör.
- boydan 2 parmak lütfen çok kesmeyin
- aa şekerim ama sen napmışın?
- napmıışıım?
- bak buralar hep kırık, yıpranmış (eliyle 15-20 cm saç tutmaktadır)
-hayır ya ben 2 parmak kesmenizi istiyorum
- cık cık cık çok sağlıksız. hem sen daha önce kime kestirdin? ( asla başka kuaförü beğenmezler)
- ya kime kestirdiysem kestirdim
-neyse çaaat (en az 10 cm saç kesilir)