muhtemelen vasıfsızlığı iki yılı aşmış,sabaha kadar sözlüklerde sünepelik yapıp,akşama kadar uyuyan,girmediği memurluk sınavı,başvurmadığı alakasız özel sektör iş sahası,elenmediği banka mülakatı kalmayan zaat.
efendim nesil mesil dinlemem, okuduğum ve beğendiğim girdilerin ardından, o girdilerin yazarının sürekli kronikvasifsiz zat-ı şahaneleri çıkması sanırım kendisini takip ettiğim anlamına geliyor. yazmaya ve sözlüğe renk katmaya devam etmesi dileğiyle. *
6-7 yaşlarındayken mahallenin ücra köşesinde birbirimize pipilerimizi gösterip kanka olduğumuz yazardır. ayrıca yapılan yarışmalarda en uzağa işeyen o, en uzun süre işiyen de ben olmuşumdur. *
illa ki okullu olmak gerekmez. kişi kendisini, bir bilenin yanında alaylı da yetiştirebilir pekala. o ise, kolaycı ve hevessiz insandır. beceriksiz ve işe yaramaz olduğunu kabullenmiştir sanki. hep şu klişe söz duyulur ağzından;
- ne iş olsa yaparım abi!
acıdır tabi! çaresizlik de içerir bu söylem çünkü yaşamak zorundadır.
lüzumu üzerine edit : 'kronik vasıfsız' deyimi için tanımdır, gerçek ya da tüzel kişileri tanımlamaz.
Odanın içinde bir Tyler Durden vardı sanki.
Yıllarca hayatımdaki yerini kimselere kaptırmadığım fakat 2 senedir telefonlarıma çıkmayan, haber alamadığım, üstelik benide merak etmeyen canımdan bir can olan arkadaşımım formunda.
Kişilik başka, sima tanıdık, bende ona Oğuz Atay misali özenerek oscar diyordum kendimce.
Ben ağlıyordum. Bişiler okuyor ve acıyordum kendime.
Oscar'ın bakışları altında ezilirken, acımayın bana acınmak canımı en çok acıtandır diyordum.
Bir yazı yazdım.
Sözlükte halen gerçekten okur - yazar olanlardan birine değebilirim belki diye. Kronik vasıfsız, ironik bir şekilde vasıf kazandı o gün hayatımda.
Ver elini dedi. Dokundun bana. Ellerine, yüreğine sağlık.
Sonra bana bir yazısını attı kiii sorma gitsin.
Bu parça eşliğinde okursanız eğer bu yazıdır kendileri ;
- sadece meraklılar tıklasın, zorlama yok.
Doğaçlama ve bodoslama yazımı tamamlamaya çalışıyorum sadece.