iiğğğrenç ötesi bir hastalık. kısaca tanımı bademcik iltihabı olup, uzun tanımını yapacak tıp insanları davet edilmektedir.
bademciklerde kızarıklık ile başlar, başın arka tarafı, sırt, kalça * ve bacakların arkalarından vuran inanılmaz ağrılarla devam eder. bu ağrılar doktorumun tanımıyla bıçaklanıyomuşsun gibiymiş. doktora gitmez isen yatağa düşersin ve bir kaç saat içinde ağrıdan ağlamaya başlarsın.
neyse ertesi güne bembeyaz bademciklerle uyanırsın. sevgili doktor sana iğne yazar ki bunun başkaca da tedavisi yoktur. varsa da uzun sürer. iğne penisilindir. alexander fleminge dua edilir.
bir de yutkunamama hadisesi vardır. bu en hafif acıdır aslında.
Suyu içmek için 15 dk boyunca cesaretini toplayamamak diye birşey de varmış. Boğazda 20 tane toplu iğne var sanki. O nasıl bir his ya? Su icemiyosun suu. Ağlayarak iciyorsun zorda kalırsan da. Tonsillalarim kendine yer bulamadı. Çıkıp ordan yanımda uzanıyor şu anda. O kücuk organın size bu denli cektirebilecegini hiç tahmin eder miydiniz? Isin tıbbi boyutuna inersek de a grubu beta hemolytic streptococcuslar sebep olur bu hastalığa. Acil tedavi edilmezse Romatoid artrit enfektif kardit glomerular nefrit gibi hard core durumlar gelişir. Dolayısıyla hemen penicillin intra muscular uygulanmalı. Yoksa ayvayi yiyorsun. Oral yoldan antibiyotiklerin bir sikime yaradığı yok. Zaman kaybetmeyin. O değil de ben bu hastalığa butunlemelerde yakalandım. Allah başka dert vermesin...
bu sene ikinci defa başıma gelen,bademciklerimini patlamış mısıra çeviren,öldürmeyen ama süründüren beni antibiyotik manyağı yapıp,böyle giderse bademciklerimdekilerle beraber benim de ölmeme sebep olacak olan berbat ötesi bir durumdur.
doğum günümü, akut farenjitle kurduğu muhteşem ortaklıkla zehir etmiş olan hastalık. bugün aslında dündü diye bir film vardı bu hastalık biraz onu anımsatıyor. o filmde bir adam, ne yaparsa yapsın yattıktan sonra ertesi gün yine aynı güne uyanıyordu.
bunda da yüksek ateşi vücut kırıklığı ve su içmeyi bile işkence haline getiren cinsten bir boğaz ağrısıyla güne başlıyorsunuz. bir sürü pastil, ateş düşürücü antibiyotik içiyorsunuz, arada gargara yapıyorsunuz. tüm bunlar terletiyor biraz haliyle. hatta yatanağınız sırılsıklam olacak kadar terleyebiliyorsunuz. sık sık uyuyup uyanıyorusunuz. bu arada gıdım gıdım bir şeyler de yiyorsunuz haliyle. derken gece oluyor ve yatıyorsunuz. sabah bir oluyor ki haydaaaaa!!! kırıklık, ateş ve boğaz ağrısı aynen devam. amına koyim böyle işin diye söylenip aynı şeyleri yapmaya devam ediyorsunuz ta ki birgün doktorun biri kıçınızı süzgece çevirecek iğneleri verene kadar...
Bademcileri badem yapan, boğaz trafiğini çift yönlü kapatan, eklem ağrıları ateş halsizlikle süründüren berbat bir boğaz enfeksiyonu. A grubu beta hemolitik streptekoklara verilen amansız ölüm kalım mücadelesi.
yeni yıla ateşler ve ağrılar içinde girmeme neden olan tiksinilesi hastalıktır. Millet geceyarısı havai fişek patlatırken ben bademcikleri patlatıp doktorların yeni yılını kutlamaya hastaneye seyrüsefer ettim. Her musibette bir hayır vardır diyen anneannemi doğrular şekilde üçüncü kez başıma gelen bu illeti bu kez 10 günlük penisilin iğneleriyle değil suda eriyen antibiyotik ile yenebileceğimi öğrendim. gazı kaçmış yedigün tadında olsa da yaptığı işe bakınca hayretler içinde kalmamak mümkün değil. Üçüncü gün ayağa kalkabildiğim ilk kriptik tonsillit vakası oldu sayelerinde. sağolasın (bkz: cec 1000)
üzerinde beyaz noktaların oluştuğu bademciklerle karakterize bakteriyel boğaz iltihabı. bademciklerin üzerindeki iltihabi beyaz noktalara kript denir. tıbbi açıdan alarm bi durumdur. zira insan bu tonsilliten ölmez ama..sonrasında gelişebilecek poststreptokoksik glomerulonefrit den bayaa çeker ama allah düşmanımın başına vermesin akut romatizmal ateş denen vücudun kendi içindeki derin devlethastalığı nolarak tanımlayabileceğimiz otoimmün bi hadiseye kapılırsa maazallah kalp kapaklarının değişimine kadar gider...
