elektronik tefecilikle, ya faiz, ya kart aidatı vs.. gibi bahanelerle, kendi enayiliğimiz sebebiyle bizim emeğimizi ve paramızı çalan banka kredi kartlarını iptal ediyoruz...
evrensel bir borçlanma sistemidir, eğer uluslar arası ticaret de olası bir evrensel haciz sistemiyle bir çok ülkede inanılmaz gayrimenkullere, eşyalara sahip olacaklardır.
bence parayı da kredi kartlarını da kullanmayalım. takas usülü olsun her şey. çocuğuna ciklet mi lazım ver bi yumurta gitsin alsın. kadın harçlık mı istedi ver bir keçi ya da kaz gitsin alışverişini yapsın.*
yunanistan'ın ekonomik krize girdiği dönemde, "volos" kenti takas usulü ile ekonomiyi canlı tutmaya çalıştıklarını hatırlatmak isterim. tabi büyük alışverişlerde ne gibi bir yol tutulur bilmiyorum ama orta ölçekli bi araba alınmak istenildiğinde, elinde bir boğa ve ya tosun açıkçası acip görüntülerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
sermayeyi ve haksızlığı elinde bankalar yoluyla tutan emperyalistlere bir nevi sivil darbedir. yapılması gereken ise basittir... iktisat ve tutumluluk.
Aklı bir karış havada milletimin kendi kendini dizginlemek için sergilediği maymunluklardan bir örnek.
Her hayatı kolaylaştıran şey gibi bunun da boku çıkarıldı. Kredi kartı hayatı kolaylaştırır, Harcamalarınız ekstrede bir bir önünüze dökülür. Ha öyle her bok için kredi kartına sarılırsan ayın ortasında fare boku yemiş baykuş gibi yerlere serilirsin azizim. Gelirin ne kadarsa o kadar harcıycan, kredi kartım cebimde diye ota boka sarılmıycan.
gercekten yapmaniz gereken hadisedir. Paran yetiyorsa yetiyordur yetmeyip kredi kartina güveniyorsan zaten sakattasindir. Bunun birde issiz kalmasi var basina bir is gelip calisamamasi var npoacak banka on senedir bizim karti kullandi yazik issiz kalmis bunca senelik dostlugumuza sildim borcunu mu diyecek.anani sikecek anani bak basimiza geldi de konusuyoz 150 lirayi sekizyüzlira ödedik ona buna yalvarip dilenerek.
düzgün kullanıldığında faydası olan ama 30 gün sonrasını düşünmediğiniz de başınıza işler açacak olan; kredi kartlarının iptal edilmesine yönelik geç kalınmış bir kampanyadır.
sizin harcadığınız miktarı elinde sonunda sizden en az 2 katı ile geri alan faizli sistemdir. faiz dinimizce haram ama bankalar ve elektronik ortamda yapıldığı taktirde haram olmayandır.
nasıl olsa aldığımızı ödeyeceğimize göre 30 gün önce veya sonra ödenmiş olması pek fark etmiyor aslında. 9 yıldır kredi kartı kullanıcısıyım, son 2 yıla kadar çok güzel sevişiyorduk 8 tane ayrı ayrı bankalardan kartlarım vardı. ödemelerimi atm'den yapardım ödeyeceğim miktar çok yüklüydü, o gün banka atm'si kapalı, ödemez isem faiz yiyeceğim, cebimde para olduğu taktirde paramla faiz yemek beni çıldırttı. arabama atlayıp tam 45 km yol gidip, ildeki banka atmlerinde soluğu aldım, küfür eder gibi hiç bir atm o gün para almıyordu. müşteri hizmetlerini aradım, ellerinden bir şey gelmeyeceğini söylediler, bugüne kadar size 1 gün bile takmadım dedim, 45 km yol geldim birde faiz yersem bütün ilişkimizin burada biteceğini ısrarla söyledim, ertesi sabah koşarak bankaya gittim ödemeyi yaptım. bankadaki lavuklar bir bok olmayacağını söylediler, ama ben tetikteyim. çünkü öğrendik ki banka kurmak banka soymaktan çok daha ağır bir suçtur. çok geçmedi 29 gün sonra ekstre geldi ve ben o kadar yol gitmeme rağmen ve üstüne müşteri hizmetlerine dil dökmeme rağmen büyük bir faiz yedim, son ödeme tarihinden sadece 8 saat geçmişti.
tekrar müşteri hizmetlerini aradım, suçun bende olduğunu söylediler. tamam dedim eyvallah sineye çektim. bir dostuma başıma gelen olayı anlattım ne kadar kart varsa alayını iptal edecem dedim. bana akıl verdi, bugüne kadar ödediğin kart paralarını geri al, sonra iptal et dedi. bu işlerden anlayan tüketici hizmetlerinden bir dostum vardı, yanına gittim. iyi bir avukat aracılığı ile bugüne kdar ne kadar bankaya kaç lira aidat ödediysem, ödediğim paraların geri iadesi olabildiğini daha önceki tecrübelerine dayanarak örneklendirdi.
avukata bütün bankalarda ki kart bilgilerimi(kart numaralarının hepsini ve arkadaki güvenlik kodlarını vermeden) her bir bankaya ayrı ayrı dava açıldı, mahkemeye avukat gidip geldi, sonunda ne kadar bankaya ne kadar kredi kartı aidatı ödediysem ziraat bankası haricinde hepsini geri aldım.
iş büyüdü her gün müşteri hizmetlerinden telefon geldi, yok kampanya yapalım, yok para puan verelim diye. hepsini elimin tersi ile iterek kartlarımı da iptal ettirdim.
iptal etmek için şubeye gidildiğinde pişman olup bir çok kişinin geri döneceği kesin. o kadar çok konuşan insan olur mu ya. iptal etmeyi bırak "yeni bir kart isteyeyim de sussun" diye düşünür insan.
Müşteri hizmetlerini arayın. Kartınızı kaybettiğinizi bildirin. Size, yeniden kart isteyip istemediklerini sorarlarsa istemediğinizi beyan edin. Bunlar, sizin istemediğinize bakmayacaklar ve yeni bir kart göndereceklerdir. Bu kurnazlığın hakkından gelmek için ise, Kurye aracılığı ile bu bankadan gelen hiçbir zarfı kabul etmeyin, geri gönderin. Kaybettiğinizi söylediğiniz kartı da kırın. Ben denedim oldu.
Not: ama diyorum ki siz, karttan kurtulmak yerine, içinizdeki canavardan kurtulun. Kart iyidir. bir borç istersin teşekkür eder; alışveriş yaparsın rica eder. Ulan adam babasından bile para isterken utanıyo.
- ya! mehmet. bu ay çok sıkıştım da malum, çocuklara elbise-ayakkabı, kitap-defter derken açıldık biraz. eğer müsaitsen diyorum, bin lira verebilir misin? söz! önümüzdeki ay öderim.
- ah! ahmetciğim, olsa canım feda bilirsin lakin aynı durum benim de başımda. bir de araya bayram girdi, elimi hepten daralttı bu ay.
şeklindeki diyalogları, ona-buna ağız eğme gereğini ortadan kaldırmış medeni bir vasıtadır kredi kartları. mahalle tefecilerinin insafına kalmak, ödeyemediğinde azar ve küfür işitmek, itilip-kakılmak, tartaklanmak daha mı iyiydi sanki.
- mesele; nefsine hakim olup ayağını yorganına göre uzatma meselesidir. dursun da kullanma. gün gelip muhtaç olduğunda yetişir imdadına...