Eugene Stickland'ın yazdığı, Fatma Leyla Kenter Tepedelen'in çevirisini yaptığı, Yıldız Kenter'in yönettiği tiyatro oyunu. Oyunu tahmin edileceği üzere Kent Oyuncuları sahneliyor, Yıldız Kenter'in yanısıra Sedef Şahin ve Feride Berin Varol da rol alıyor. Türkiye promiyeri 21 Kasım'da izmir ismet inönü Sanat Merkezi'nde yapılacak olan oyunda sanatın, özellikle insan yaratıcılığının, yaşamın getirdiği tüm kayıpların bir noktada üzerinden gelebilmesini anlatılıyor.
yıldız kenter'in oynadığı harika oyun.. kısaca seksenli yaşlarına gelmiş ve eşini kaybetmiş bir tiyatro oyuncusuyla ,annesini kaybetmiş gençlik hayalleriyle dopdolu bir kızın(sedef şahin) arasında geçmekte.. çelist ve kenter'in karşılıklı diyalogları harika..
seksen iki yaşında bir çınarın oyunda amuda kalkması ,biz seyircileri şaşkınlıktan alkışlamasına yol açtı efenim.. yıldız kenter'in iş disiplinini ve yaptığı işe saygısını görünce bizlerde hafif utanma duygusu oluşmakta..
sonuçta; fırsatı olanların muhakkak izlemesi gereken bir yapıt. izleyin de izleyin!..
harbiye'deki kenter tiyatrosu'nun iç içe koltuklarında, ışıkların kapandığı sanelerde salonu fısıldamalarla dolduran ve oyun sırasında gereksiz alkışlamalar yapan, popüler birilerinin oynadığı bir oyuna gelmekle birden entelektüel havaya bürünen bir garip seyirciyle birlikte izlediğim oyun.
3 oyuncu da dikkate değer bir performans sergilemedi. araya sıkıştırılmış gereksiz ve komik olmayan klişe espriler vardı. üzerine düşünecek çok malzeme vermeyen, zekayı zorlamayan, oldukça durağan bir oyun. Vasat buldum. özellikle daha ucuza gidilebilecek onca oyun varken tavsiye etmem.