özde kralı bir sürü hususta yetersiz bulup kendi egolarını tatmin etmektir.artısı işler sarpa sararsa soytarıyı zaten kimse iplemez risk azdır.
(bkz: şakşakçılık)
cem yılmaz tarafından ortaya çıkarılan atasözüdür.bu adamdan sonra bazı sözler alıp başını gidiyor...
politikamıza, politikacılarımıza cuk oturuveren deyiş. malum olgu o denli sahipleniliyor ki farklı görüş vs. tanınmıyor. diğer fikirler düşman görülüyor. tektipcilik isteniyor, dalkavuklukla kolkola. lider sultasının hakimiyeti pekişiyor ve bazı aklı selimler bıkıyor, bıktırılıyor. sonuçta murada eriliyor. minimal binlerce diktatörlük alıp yürüyor. her birinin yıkılıvermesi kolay değil artık.
dalkavuklukta sınır tanımamak bir nevi kendi statünün garanti olması. eğilip, bükülmekte sınır tanınmıyor. arkalardan ağlanıyor geri dön nidalarıyla. o denli kılıcı keskin iki dudak arasından gücünü alan diktatörlüğe hizmet ömür boyu devam ediyor, gidiyor. cep doluyor, dolduruluyor.
tek parti değil haşaaa! bir çoğu böyle onların. üste yalakalık esas. en küçük birimde dahi örneklerini görmek mümkün. kimler en çok suçlu? kral mı? kralcılar takımı mı?
kendisi birşey olmaya çalışmış ama ne yazık ki olamamış yalaka tiplerin ''belki bir yere gelirim'' umudu ile yaptığı yalakalığın resmi ismi.
hayır anlayamıyorum insan neden kendi çabası ile değil de başkasının kanatları altında uçmayı tercih eder ki?
(bkz: göt yalama)
(bkz: coskunscorpion)
(bkz: kahverengi burunlular)
fanatiklik hastalığının ironik şekilde ortaya çıkmasını sağlayan güncel bir davranış biçimi.
kral fm`in sloganı.*
günümüz siyaset ortamında bu kralcılara sıkca rastlanır. krallarının taşşaklarını bile yağlarlar o derece.
'bir delinin hatıra defteri' adlı tiyatro oyununda geçen bir sözdür.Böylelerine ağır yalaka da derler.
(bkz: kraldan çok kralcı olmak)
(bkz: önder sav)
sırf birilerine yaranmak adına "söz konusu olay yada şey" kiminle ilgiliyse ondan daha fazla sahiplenmek, abartılı bir şekilde savunmak; sırf birilerinin gözüne girmek için...

(bkz: yiğit bulut)
(bkz: engin ardıç)
türk siyaseti ve taraflı medya bunun en güzel örneğidir. ve bizim memleketten başka yeryüzünde hiçbir ulus topraklarında bu kadar yalama kralcı bir arada göremezsiniz. bunların ortalama dönme devir sayısı yaşamları boyunca en az 5 veya 6 olur.
zaman zaman eski komünist, milliyetçi, dinci, radikal, sosyal demokrat ve cemaat efradı olabilen başka bir güruh yoktur. genellikle dün söylediklerini bugün yalanlarlar, bugün söylediklerini de yarın veya diğer bir günde yalanlayacaklardır.
omurga sahibi olamamaktır.
okulda daha çok rastlanır bu tür insanlara popüler insanlara yavşaklık yaparlar çakallar zeka seviyeleri düşük malaklar.
ne kadar da çok varmış meğer bu tiplerden aramızda. şaşıp kalıp afallıyorum yeminlen.

sürekli sol framede türk siyasetiyle ilgili olup olmayan, doğru yanlış o kadar çok şey dönüp duruyorki, o vakit düşünüyorum bende daha halkın içinde bu kadar çok kronik muhalif varken, meclisteki kavgalara niye şaşırıyoruz ki biz..

neticede büyük başın derdi büyük olur. öyle değil mi ?

hadi siyasiler, belli rantlar sağlamak adına birbirlerini yiyip duruyorlar, iyide size bize noluyor..

biriniz tayyip yardakçısı, diğeriniz cumhuriyet kurtarıcısı kesildiniz başımıza.

klavye başından atıp tutmak kolay tabi. mesele sandığa bunu yansıtmakta..

not: özellikle tayyip yandaşlarına sesleniyorum, bırakın artık şu şakşakçılığı.
(bkz: soytarı)
kral çıplaksa biz sevişelim o zaman.

diğer adıyla

imam osurursa cemaat sıçarmış.
yalakalık kelimesinin, türk dil kurumundaki açıklaması. tayyip, abdullahın, milletvekilleri ve danışmanlar tayyipin, belediye başkanları milletvekillerinin, meclis üyeleri başkanların, halk hepsinin yalakasıdır, bu sistemde.
minibüste para uzatmasını istediğinizde 'neresi' diye soran kişidir.
Yalaka olmak.
recep tayyip erdoğan savunucuları.