kamu personeli seçme sınavı malumunuz bu sınavın adı.
kamuya personel olabilmek için bir sınava giriyorsunuz yani.
biliyorsunuz ki bi de üniversite sınavı var. öss falan, şimdi adı hala öyle mi bilmiyorum. ama tabi bunun konumuzla "hiiiiç" alakası yok, üniversite giriş sınavı gençler kaynaşsın diye yapılıyor, meslek edinme-meslek sahibi olma gibi bir durum söz konusu değil o sınavda.
gerçekten bu kadar saçma, saçmadan da ziyade "gençliğe" hakaret eden bir sistem daha az görülmüştür. ve "eşşşek" gibi de bu sınava giriyorsunuz. en azından girdim mi girdim.
bu kadar anormalliğin içinde haliyle "nispeten düşünebilen" bir birey olarak bekliyorsunuz ki; sorular en azından matah bi şey olsun. yani o soru sistemi en azından "görece" işe yarar ve doğru düzgün olsun. yok, o da yok. günlerce, 1500 eleman toplaşıyo, o sorular hazırlanıyor; hem sorular skandal bi de hatalı. olacak iş değil.
bi de bunlar ne için; memur olmak için.
memurlar da biliyorsunuz, karınca gibi-arı gibi hepsi. çalışmaktan yazık başlarını kaldıramıyorlar. o derece muhteşem bi grup yani onlar.
matematik bölümünden mezun olan bir öğretmen adayını atanması için tekardan sınava sokulmakta.. yok sen bu adayı eğitmek için başına hoca vermişsin. asistan vermişsin. bu çocuğu okutmuşsun. mezun etmişsin. ama bu kadar şeyi bir kenara bırakarak yaptığın o kadar şeye rağmen tekrardan sınava sokuyorsun. verdiğin bilgilerde mi çelişki? nerede ben bulamadım.....
o kadar üniversite okuyup dışarıda ekmeğini kazanmayı beceremeyen, "devlet bize iş versin", "devlet kapısı sağlam", "devletin malı deniz.." mantığını aşamamış, bütün gün dairede laklak edip çay içtikten başka, 1 kişilik işi 4-5 kişinin yaptığı devlet dairelerine kapağı atmak için çırpınan beceriksiz gençlere hakaret değil iltifattır.
bu sözüm memurların hepsi için değildir; özellikle sağlık, eğitim ve güvenlik personelini müstesna tutuyorum.
kamu personelliği de dahil hiç bir şeyi seçmeye yaramayacak soruları hem sınava girenlerin mesleklerine, hem de o mesleği edinmek için harcanan emeklere hakaretin ta kendisidir. bir eğitimci adayı olarak sormak istiyorum; tüm eğitim bilimleri derslerimizde bize mesleğimizi icra ederken yaratıcı, eleştirel, farklılıklara ve yeniliklere açık olmamızı salık veren hocalarımızın önümüze hazırlayıp sunduğu sınav soruların da dahil, bu sınavda da eğitim bilimleri kısmının çoktan seçmeli, yani subjektifliğe, eleştirel ve yaratıcı düşünmeye tamamen kapalı, birden fazla cevabı olmayan sorulardan oluşan bir ölçme sistemi izlenmesi traji-komik değildir de nedir ?
benimde dört sene sonra girmeyi planladığım sınav ama ben kpss'yi kendime yapılmış bir hakaret olarak görmüyorum ve görmek istemiyorum. çünkü devlet kendi üniversitelerinden emin olamıyor diye düşünüyorum. ***