artık hayat felsefesi haline getirdiğim ve kafamı çok kurcalayan veya canımı sıkan olaylardan sonra kendi kendime söylediğim sözdür. insanda söyleyişi bile ne dert bırakır ne tasa.
arkasından bugün varız yarın ne olacağımız belli değil lafıyla daha şık durduğu düşündüğüm cümle.
dile oturuyor, koy götüne rahvan gitsin. dünyanın derdi bitmek bilmez.
atların koşumları sökülünce, otomatik olarak "tırıs" gitmeye başlarlarmış. tırısın, bir gezinti stili olarak oldukça rahatsız olmasından kelli, kıçına vurulurmuş atın... ve kıçına vurulan atın adımları bir bocalar, ardından da rahvana geçermiş. iki stil arasında hız farkı olmaması münasebeti ile, binici yine aynı yolu aynı zamanda alır fakat yolculuğu nisbeten rahat yaparmış.
götüne (şaplak) koyulan atın rahvan gitmesi yüzünden, "sonucunu değiştiremeyeceğini olaylarda, süreci daha rahat yaşamak" anlamında kullanılagelen deyim olmuş.
yani birazı "göte giren şemsiye açılmaz", biraz da "başa gelen çekilir"den mürekkeb bir deyimdir koy götüne rahvan gitsin.