Mağaza GüvenlikÇilerinin görevidir şüphe Çeken birini kontrol etmek. Hani hamileler dışarı Çıkmasındı? 3 aylık olunca Çıkılabiliniyor mu? Hamile olmak hani tahrik ediciydi? Bunu buraya yazarak sadece koton karalanmak istenmiştir.
çarşaflı olması o şahsın aranmamasını mı gerektiriyor? ya hırsız çıkmış olsaydı bu mağdur edebiyatını yapacakmıydınız yine? gerçekten şu çarpık zihniyet bi siktirsin gitsin atrık şu ülkeden.
yapılan terbiyesizliğin tesettürlü veya açık birine yapılmasının bir önemi yok. güvenlik önlemi olabilir ama eşşekçe bi tavır sergilenmiş, kime olursa olsun eşşeklik yani.
olayı türbanlı/türbansız noktasına getiren de mağaza önüne o yazıyı asan mağaza görevlilerinin kendisidir. "türbanlı bayan" diye özellikle belirttiklerine göre kafalarında bi kasıt varmış diye düşündürdü bana.
ayrıca bir türbanlının kotonda ne işi var triplerine giren bencil yurdum insanını da şaşkınlıkla izliyorum. yuh.
Bir kere kotonda çarşaf satılmıyor ki ne işi var o ninjanın orada? Ben güvenlik olsam içeri bile almam sana göre birşey yok der mahmutpaşaya yollarım. Az bile yapmışlar.
burda koton'un en buyuk salakligi "ozur dileriz" yazisi asmasi. o sadece burnu gorunen "seyi" ben yolda gorsem bombaci var diye bagirarak hunharca kacarim. :-/ bide bu siyah "seye" tesetturlu diyen gerizekalilari gorduk sayesinde.
Peki o carşafların içine gerçekten çaldıkları şeyleri sokanlar yok mu sanıyorsunuz ? Kimse kimsenin üstünü durduk yere aramaz . Bir anekdot paylaşayım bu tarz bi mağazadan etek aldık olmadı kardeşime götürdük değiştirmek için . Kasada yüz tane şeye imza attım hatta kıza da dedim ki burdan bir şey çalsam daha kısa sürerdi biliyor musun ? Karşılıklı da gülüştük yani insanlar az çok hareketlerinizden ne olduğunuzu tahmin edebiliyor kimse birbirini kandırmasın ..
mağazalarda olağan şeylerdir. parasını ödediğin tişört Çıkarken kapıda alarm verir guvenlik sizi tekrar iÇeri alır o kadar kişinin ortadında torba aÇılır kasadaki görevli tişörtlerden birinde alarmı sökmeyi gozden kacırmıstır söker özür diler yolunuza devam edersiniz. belki 10 defa basıma geldi aÇığım diye beni bla bla yaptılar demedim az insan olun ak. Büyük şehirde yaşamayı öğrenin biraz babanızın Çayırı değil burası.
insanlar artık çok kolay hırsızlık yaptığı için tesettürlü veya tesettürsüz her kişi mağaza görevlileri tarafından dikkate alınır, bu haberin ise doğru olmadığını abartıldığını düşünüyorum zira şu sıralar tesettür üzerinden çok fazla acıtasyon yapılmayaq başlanmıştır.
çarşaflı olmasına karşı değilim. Ama sadece gözlerin görülecek şekilde çarşaf giyilmesini itici bulmuşumdur. tesettür kavramı ile bağdaşmamaktadır. Yüzün tamamı ve ellerin görülebileceği sabittir. Fotoğrafta bayanın sadece gözü görünüyor. bu şekilde giyinme karşısında bulunan bütün erkeklere hakaret anlamına geliyor. ( potansiyel sapık anlamında ) Ama biz bir şey söylüyor muyuz ? hayır.
sen zaten örtünmüşsün gerekli mesajı vermişsin .
nasıl bir sensörse çarşaf giyince ötmüyor maşallah. palto da giyemicez artık. çarşafın altına neler saklandığını biliyoruz demiş biri. peki hapishanedeki kadınların çoğunun başı açıkolduğunu da biliyor muyuz bakalım? bence başı açık kadınlar aranmalı bu istatistiğe göre.
mağazaya çok yüklenilmiş diyenlere yüklenmek isterdim ama hiç halim yok. allah belanızı versin ama kimse inanmasın buna. tek dileğim budur.
bir kapitalizm-din sansarları çatışmasıdır.bu olaya da en çok dükkanını kapatıp elinde kalan siyah kumaşları satan terzi dayı güler.
ayrıca çarşafa saygı +point pls *
başörtüsünü kılıf olarak kullanıp, her türlü soygunu yapanların olduğu bir ülkede yaşıyoruz.
bu mağazadaki kadınların sırf başörtülü diye (kapalı-açık) arandığını ileri sürmek, kutuplaşma yaratmak ve oy için dini duyguları sömürmekten başkabirşey değildir.
zaten kaynak yeni akit, bence yeterli.
tesettür giyim tarzı olan kadının kotonda işi nedir ki ? koton ne zamandır tesettür giyim satışına başladı ve kadınların birÇoğu orko gibi giyinerek hırsızlık yapıyorlar Çaldıklarını giydikleri o uzun ve bol kumaşların iÇine Çabucak saklayabildikleri iÇin. Bu yönde doğru tutum sergilemiş mağaza personelidir. Ne yani sırf türbanlı diye buna göz yumsun da Çalınan birşey olursa cebinden mi ödesin.
terbiyesizliktir.
ayrıca en fazla 5 cümlenin nasıl evirilip çevirilip koca bir metin çıkarılırın örneğini okudunuz. aynı şeyi anlatan 100 cümle var yukarıda arkadaş. hayattan soğudum okurken.
tesettürlü veya değil kime yapılırsa yapılsın terbiyesizliktir.
Sensörün ötmemişse birini onca insan arasında rencide edemezsin arkadaş. Bazıları görüyoruz tesettürlü bayanları her gün yeni bir hırsızlık yapıyor demiş. Ama tesettürü kamufile olmak için kullandığını idrak edememiş. Nereden bok atacam diye tutuşmuş. Acınacak haldesiniz gerçekten.
"başörtülü olduğu için üzeri aranılan mısırlı kadın". böyle yazınca acaip bir tamlamalı mağduriyet oluyor aferin. hem mısırlı hem başörtülü. off, müslümanın taşaklarını serinletir bu be. ne güzel. duble mağduriyet.
kotonun yaptığını, terbiyesizlik olarak görebildiğiniz gün, insan olup saflarımıza katılmış olacaksınız. ama başörtülüye yapılıyor deyip diğerlerini es geçtikçe de arabın özentisi çöl bedevisi ahlaklı olarak kalıp gideceksiniz.
e normal harekettir, sebebine gelirsek ana haber bültenlerinde kuyumcuda mağzalarda eline geçeni çarşafının altına sokuşturanları izlemekteyiz şüphelenmeleri normaldir.
kimsenin kimseye güveninin kalmadığı bir ortamda aslında normal olandır. terbiyesizlik olarak nitelendirmek yanlıştır. yakın zamanda, erkeklerin çarşafa bürünerek kadın rolü yaptıklarına bile şahit oldu bu insanlar. buradaki biraz talihsizlik; kadının hem çarşaflı hem de hamile olması olayı kaçınılmaz kılmış. kadın sadece çarşaflı olsaydı (hamile olmasaydı) aranmazdı, hırsızlıkla itham edilmezdi.
şu da var; kişi hırsızlık yaptıysa, çıkıştaki güvenlik hedelerinden geçerken alarm çalması gerekirdi. kadının üzerinden bir şey çıkmadıysa, alarm da çalmamış demektir. peki neden aranmış? koton'un bir ihmali olduğu açık. ancak mağdur edebiyatı yapmanın da manası yok. sıradan bir "millet güvensizliği" olayı olarak bakılmalı.
bitmek bilmeyen mağdur edebiyatı, arkadaş haksızlık varsa yazalım da işi yine tesettüre getirmenin mantığı nedir. o olay başı açık bir kadının başına da gelebilirdi, o zaman da türbansızlara zulüm diye mi vermek gerekirdi ?
kayseri forum'u, ve orada özellikle böyle markaların olduğu mağazaları görmüş olanlar bilir ki, orada alışveriş yapan her 10 kadından en az beşi türbanlıdır. sorun çıkmaz çıkmaz da şimdi mi çıkar.,
bakın mağazanın yaptığını savunmuyorum, birini haksız yere hırsızlıkla itham etmek "her ne şartla olursa olsun affedilemez bir hatadır" ama bu işi türbana getirip bitmeyen mağdur edebiyatına yeni bir halka eklemenin de ondan aşağı kalır yanı yoktur...
bunu açıklamanız gerekiyor yoksa bazı öküzler vay sende, yapılanı savunuyorsun diyebiliyor.
bu ülkede insanların dış görünüşleriyle önyargılarımızı bağdaşlaştırdığımızın en güzel örneğidir. hayır yani mesela yolda mini etekli ve ya taytlı bir kız geçiyor anında yok yollu yok kaşar gibi tabirler... ne oluyor yani aynısı tesettürlü bayanlarımız içinde geçerli, erkekler içinde...
sonra da üzerine işediler şeklinde devam etseydi kimseleri şaşırtmayacak olan haber. mağdur edebiyatından bıkmadınız mı? çarşaflı sürtüklerin ne hırsızlıkların altina imza attığı da yazıyor mu o haberde...