türkü kafede artık oktavın sonlarını zorluyorken ve tam gaza gelmişken sandalyeyi alıp tam önümüze oturan kör kütük sarhoş öğretmen arkadaşımızdan, acayip bir koku geldiğinde anladım yaşamın boş olduğunu. ve kokunun sırrını henüz çözememişken yine aynı arkadaşımızın halay çekmek için ayağa kalktığında arkası kahverengi olmuş beyaz keten pantolonunu görünce vazgeçtim türkü kafeler de çalmaktan.
nasıl söylüyormuşum arkadaş ki insanlar altına sıçmış.
küçükkene bizzat başıma gelmiş olaydır. köy yerinde zıçacak yer aramayla başlayan serüven en sonunda şurda kenara bırakayım ne de olsa köy yeri deyip. köy yerinin bana ah etmişcesine intikam alması ve yeni alınmış bayramlık kot pantolonun düğmelerinin açılmaması ve malum olay...(ühü ühü)..
yüzde bir tebessüm oluşur. bu tebessüm yaklaşık 15-20 saniye sürer. çiş bittiği zaman " hasiktir ne yaptım ulan ben" düşüncesiyle surat düşer. "hay amına koyım" nidalarıyla temizlenmek için düğmeyi açma çalışmaları tekrar başlar.
sıçtığınızın resmidir. o açıl(a)mayan düğme bir anda açılır. ancak pantolona bir iki damla gelmiştir. ne poğ yiyeceğim şimdi diye düşünürken, tuvaletteki hortum ile pantolon bir güzel ıslatılır. sonrası kolay:
- ne yaptın hacı? pantolonun sırılsıklam. altına mı yaptın? ahaha...
+ yok hacı ya tuvalette ıslandım. hortum ters döndü birden. işesem böyle mi olur?
kütahya'nın ayazında okuldan eve yürüyerek gelmek ahmaklığını yapmış bir kimse eylemi de olabilir.
ilkokul falan değil hem de üniversitede. ikinci öğretimsinizdir, gecenin köründe okuldan çıkarsınız. iki ahmak otobüse binmek yerine yürümeyi tercih etmişsinizdir. mamafih havanın eksi 25 derece olduğu hesaba katılmamıştır. yolun yarısında kulak ve burunla iletişim kesilmiştir. yerlerinde durup durmadıklarından emin değilsinizdir. kontrol ihtiyacı hissedersiniz. bacaklarınızda boy veren tatlı kaşıntı donmakta olduğunuza delalet etmektedir. vücut hayati organları sıcak tutup onlara kan pompalamakla meşgul olduğu için, kalbe uzak organlar yeterince kanlanmamakta ve buna bağlı olarak hayat emarelerini kaybetmektedir. binaenaleyh ayak ve el parmakları bağımsızlıklarını ilan etmiş durumdadır ve artık sizinle ilişkileri yoktur. zira varlıklarına ilişkin bulgular kaybolmuştur.
hasılı her şey aleyhinize gelişiyor görünmektedir. ayazda kalmış bekçi çükü tadındaki takım taklavatınız içe doğru katetmiş çoktan gerçek işlevini yitirmiştir. o saatten sonra adriana lima gelse dönüp bakacak hali yoktur.
neyse efendim lafı uzatmayalım. soğuğunda etkisiyle sidik torbanız küçülmüş ve genleşme kabiliyetini yitirmiştir. süratla büzülmesinden dolayı inanılmaz bir işeme isteği bütün benliğinizi sarmaktadır. (bkz: çok çişi gelmek) eve donma pahasına da olsa varılır. kapı çalınır ve kapıyı açanın yüzüne bakmaksızın tuvalate yönelinir. o dönemin modası olan balet tarzı kotunuz, götünüze yapıştığı için normal günlerde bile düğmelerini açmak kuvvet ve maharet gerektirmektedir. ancak durum biraz farklıdır o gün.
işemek gayesi ile kotunuzun düğmelerini açmak elinizi kotunuzun düğmelerine götürürsünüz veeee ananı skym !!! parmaklar yok düğmeyi tutup açmam gerekiyor ama o an bileklerime bağlı olan eller benim değil. kasap vitrinindeki dana taşağı kadar cansız. ananı skym olm gidiyo!!! açıl açıl hayır... düğmeleri tutmayı başaramıyorum ki onları açayım. bir kaç damla gidiyor ananı skym nidaları koridorlarda çınlamakta. ananı sky ananı skym... ve pes etme anı, koyver gelsin abi diyorum. bacaklarımdan akan ılık sıvı, donmakta olan bacaklarımın kaşıntısını daha da artırıyor. ama toparlamam için zamana ihtiyacım var. ellerime yaklaşık 10 dakika sonra can geliyor.
eşşek kadar bir adam olarak donuna işemenin utancını yaşıyorum. o günden beri hiç işemedim..
şaka lan eldiven aldım.
O zamanlar küçüğüm, neyse siktir et onu. Geçen gün annem hatırlattı. Ben unutmuştum amk. Tv de böyle birşey çıktı. Bende tanıyorum böyle birisini deyip bana baktı... Bittim hacı yav. Unutmuşum ne güzel , niye hatırlatıyon ki anne?
1 sınıfta ögretmenden utandıgı için izin isteyemen sabi son derste kıvranmaktadır. saat olayından da haberi olmadıgı için camdan öglecileri gözlemekte ve kalabalık arttıkça sevinmektedir, fakat mesane,öle düşünmez ve salıverir. ve sabi sıra arkadaşına uzun süre kullanacagı bir şantaj olayı vermiş olur. 7 yaşındaki piç bak herkese sölerim diyerek sabiyi yalan etmiştir. istem dışı altına etmenin her hali kötüdür. bu arada o sabi ben degilim tabiki de bir arkadaş.
ayrıca o sabi o günden sonra utanma yetisini kabetti.
Bunun bide eve gelip anahtarla kapıyı bi türlü açmayı beceremeyince altına etmek olanı vardır ki insanın dışarda başına gelen durumdan cok daha iyidir.