lütfen korsan almayın. sanatçılar, kitap yazarları ve film yapımcıları çok emek veriyorlar. hırsızlar geliyor ekmeklerini çalıyor. sanatçılar ve kitap yazarları değil onca insanın ekmeğini de çalıyorlar.
arkadaşlar. lütfen bedava bile olsa korsan kopyalar almayın. Sonra o kitapları yazanlar o filmleri yapanlar o albümleri çıkaranlar nasıl para kazanacaklar? O sanatçılar neyle geçinecekler?
içinde bulunduğumuz düzen malesef korsanın önüne geçemez. artık yeni bişeylerin ortaya çıkması gerekli, nasılki tv yayınları ücretsiz seyrediliyor reklamlarla ayakta kalıyorsa bu ve buna benzer bir yöntemde bunun için kullanılabilir. içinde bulunduğumuz teknoloji bizi bu bulunacak yönteme dogru itiyor. yoksa korsana karşı hayır yel değirmenlerine savaş açan donkişottan fazlası değildir.
aslında son derece haklı bir serzeniş..
Fiyatları indirin de alalım diyenler,
-albüm gelirleri olmadan yeni albüm nasıl yapılacak
-yeni enstrümanlar nasıl alınacak
-Türkiye şartlarında müzik vs yapmak kolay değilken, bu lanet piyasada nasıl tutunulacak, bunları bana açıklasın..
her sanatçının veya filmin orjinal albümünü almanız yersiz.. Sevdiklerinizi alsanız yeter.. Katkınız da olur..
herkesin kendini çok duyarlı gibi göstermek istediği, ama aslında hiç kimsenin çüküne takmadığı konudur. mesela ben bu entry'i yazarken, limewire'dan indirdiğim müzikler çalıyor bilgisayarda. eminim hepinizin öyledir.
'benim bilgisayarımda 5000 tane şarkı , 50 tane film, 30 tane oyun var, hepsi de orjinal' diyen varsa, bir 5000 albüm de ben alırım ona.
kısacası, bilgisayarımızda bulunan neredeyse her şey korsanken, 'korsana hayır ' demek, kıçında levi's kotla, 'kahrolsun emperyalizm' diye bağırmak gibidir. komiktir.
kapitalist firmaların saçma sapan reklam giderlerini ödemektense, korsan alırım daha iyi arkadaş. bir oğuz atay romanını 33 ytl'ye satarsan ben öğrenci insan gider korsanını 7 ytl'ye alır tabii ki de.
bir inceleme yaparsak,
otobüs giderim, gidiş geliş 1.7 ytl
okul yemekhanesinde öğle yemeği 75 kuruş
bir bardak çay 40 kuruş
iş günleri düzenli harcamam budur. yani 2,85 ytl. 26/2,85 yaparsak da 9-10 iş günü yaptığım harcamayı yani 2 haftayı yani ayın yarısını geçirebileceğim parayı elimde bulundurmuş oluyorum.
korsan bitsin istiyorlarsa, reklam yapmasınlar. isteyenlere şimdiki gibi cicili bicili, süslü püslü kitapları satsınlar. çünkü onlar özal sonrası reklam manyağı, her şeyi dışına bakarak alan nesil.
ama benim gibiler için de kapakları türlü türlü renkli renkli yapacaklar diye uğraşmasınlar. bembeyaz bir kapak üstüne bir isim, 3. kalite hamur... hiç de gocunmam sahtesini 7'ye aldığım kitabı orjinal olarak, yazara para kazandırarak 10-12 ytlye almaya.
beğendiğimiz şarkıya şöyle müthiş, böyle mükemmel diye öve öve bitiremezken, gruplara, şarkıcılara, gitaristlere tanrı muamelesi yaparken emeğinin karşılığını verdiğimizi düşünmemiz ne kadar ilginç. o müthiş adamın cd'sine para mı verdin? yüzde 80 ihtimalle hayır. ne yaptın peki? internetten indirdin. dinledikçe kendinden geçip övdün de övdün mevzubahis kişi veya kişileri. fakat ne yapmadın? emeğinin karşılığını vermedin bu adamın. eminim aslında söylediğin kadar sevmiyorsun o adamı.
LONDRA - 32 yaşındaki Jammie Thomas bu cezayı, belirlenen 24 şarkıyı internet üzerinden yasadışı bir şekilde paylaştığı için aldı. Thomas böylece her şarkı için 9,250 dolar ödemek zorunda kalacak.
Alıntıdır..
gelişmekte olan ülkelerin çok önemli bir sorunu. fiyatların kişi başı gelire göre biraz yüksek olduğu doğrudur; ama bu bahane olamaz. sonuçta bahsettiğimiz şey film,müzik;eğlence için. ilaç değil,ekmek değil.
bir de sanatçıların kazandıkları parayı istediği gibi harcama hakkı vardır. sen aldığın maaşı nereye harcıyorsun diye sana hesap soran var mı?
emeğin karşılığını istiyorlar. birincisi bu emeğin karşılığı kişi başı 15 ytl olamaz, ikincisi bu paraları hayırlı yerlere mi harcadılar. gidip kendilerini geliştirmek için eğitim mi aldılar ya da insanlara yardımlarda mı bulundular.
bir şarkıcının tüm albümlerini 2 ytl karşılığı almak varken, ya da download programları sayesinde indirmek varken, neden sadece tek albüme en az 15 ytl vereyim.
neymiş efendim daha üretken olamıyor, maddi sıkıntılar çekiyorlarmış. sizin para kazandığınız dönemleri de gördük. ya kumara yatırdınız, ya gününüzü gün ettiniz. sonra da bize yardım edin deyip duygu sömürüsü yaptınız. paraları cukka yaparken neden dünya starı olamadınız ! neden daha iyisini veremediniz ! hep yerinizde sayıklayıp saçma sapan işler yaptınız.
teknoloji bana bu fırsatı veriyorsa neden kullanmayayım. inanmıyoruz size! korsana sonuna kadar evet!
kesinlikle katıldığım slogan,kampanya.
diyanet işleri başkanlığının korsan hakkındaki görüşü:
---
islâm emeğe büyük önem vermiştir. Yüce Allah: "insan için ancak çalıştığı vardır" (Necm, 53/39) buyurarak buna işaret etmiş, Hz. Peygamber de emeğin hakkının verilmesini değişik hadisleriyle ifade etmişlerdir. Ayrıca, kul hakkı ihlalinin, mağdur tarafından affedilmedikçe Allah tarafından da affedilmeyeceği belirtilmiştir. Bu nedenle orijinal bir kitap, kaset, film, CD vb.nin korsan olarak basılıp piyasaya sürülmesi, emeğe saygısızlık olduğu kadar bir kul hakkı ihlalidir de. Diğer yandan bu tür davranışlar, ilim adamları ve müelliflerin hem ekonomik yönden sıkıntıya düşmelerine, hem de onların eser üretmeleri konusundaki azimlerinin kırılmasına neden olabileceğinden, dolaylı yönden ilme darbe vurma niteliği de taşımaktadır.
Yukarıda kısaca izah ettiğimiz gerekçelerden dolayı kitap, kaset film, CD, vb.nin korsan olarak basımı, piyasaya arzı ve bunların, bile bile satın alınması caiz görülmemektedir. Ancak müellifleri izin verirlerse o takdirde caiz olur.
---
hala bu sözlükte mp3 sitelerinin reklamı yapılmaktadır ve bu durum kendimize olan saygımızı ortadan kaldırmaktadır. dürüstlük edebiyatı yapılırken artık iki defa düşünümesi gerekmektedir.
