kitap yazan insanlar, ki kendilerine yazar denmesinden hoşlanıyorlar, tarafından esefle kınanan, hatta bazılarınca insanlık suçu olarak dahi nitelenen bir eylem.
ben de burada kendimize verdiğimiz sözlük yazarlığı sıfatıyla bir şeyler yazıyorum. diyelim ki yazdığım şeylerden birini adamın biri izinsiz, referanssız, bunları da geçtim alıntı olduğunu da belirtmeden bi yerde aynen kullandı. hoşuma gitmez elbette. yazdığım şeye ayırdığım zaman, verdiğim önem ve yazdığım şeyin uyandıracağı etkinin gücü ölçüsünde bu olaya tavır alırım. olayı insanlıktan çıkmak olarak nitelemem tabii. tersine insan böyledir, bilirim. insanlığa giriş 101. ilk ders: insan nşa'da çıkarcı ve hesapçıdır. şaşıracak bir şey yok.
öte yandan aklıma başka sorular da takılmıyor değil. yazarlar bizden telif haklarını talep ediyorlar, kitap onların hakkı eyvallah. peki onlar bize neden telif hakkımızı ödemiyorlar? saçma mı? neden saçma olsun? biz de onların hayal dünyalarını şekillendiriyoruz. yere tüküren adamın, dolmuş şoförünün, sokakta top oynayan çocukların, eve gelen tesisatçının, televizyondaki spikerin, kısaca herkesin ortaya çıkan metinde bir payı var. bak yüz kişiden bin kişiden bahsetmiyorum. o kültürü o dili paylaşan hatta hatta dünya üzerinde yaşayan herkesin payı var. e yazar vergilerini ödüyor zaten denebilir. hayır efendim para değil, emek üzerinde tüm insanlığın hakkı var diyoruz, gelire ortak olmak değil esere, telif hakkına ortak olmaktan söz ediyoruz. kısaca yazdığı bir kitapla kendine lüks bir villa yanı sıra son model bir otomobil almak isteyen ve bunu kendinde hak olarak gören yazara, hayır biz ödemeyi para ile yapmayı düşünmüyoruz, bizim metinde bir payımız var, hepimizin yüzdüğü derenin suyunu sırf ilk senin aklına gelen yöntemlerle bir yerde toplayıp baraj oluşturmayı becerdin diye bize onu bu kadar keyfi şekilde satamazsın diyoruz. bunun için hepimizin gönlünü alman gerekir diyoruz. bize rağmen bizden topladığın balı tek başına yiyemezsin diyoruz.
hoş, devran böyle, düzen yerleşmiş. futbolcular mesela, öyle eminler ki kazandıkları paranın onların hakkı olduğundan. bir de o paraya dalga geçer gibi "ekmek" parası demiyorlar mı! kaç yüz yıl önce gladyatörler için kralın parmağının gösterdiği yön, hayatta kalmak önemli iken şimdi bu nöron israfları dünyanın böyle olması gerektiğini düşünüyorlar.
yazarlara sesleniyorum. siz kimsiniz yahu? siz ortaya çıkan metnin vücuda gelmesine birebir şahitlik etme ve o anda yaratıcının size verdiği sınırlı yaratma ve oldurma hazzını yaşama şansına sahip insanlarsınız. zeka sizin mi? kabiliyet? hafıza? akıl? hepsini kaybedebiliyorsanız hiçbirinin mutlak sahibi değilsiniz demektir. o halde bu, ortaya çıkan eserin mutlak sahibi olma iddiası nereden geliyor? - peki efendim zaman harcıyoruz, mesai veriyoruz hatta iş edindik, gecemizi gündüzümüze kattık yazdık, bizim hiç mi maddi hakkımız yok? var elbette ama dediğim gibi bunu "verin lan paramı" diye isteyemezsin. görüyorsun ki öyle istedin diye korsan kitap var. tek suçlu sen misin? değilsin. ama zihniyetini gözden geçirmen gerekiyor. 700 lira maaş alan adamın veya ailesinden birinin de canı istediğinde senin kitaplarını okuyabilmesi gerekiyor. 30 lira 40 lira istersen okuyamaz değil mi şeker kardeşim? isteyebilirsin tamam diyelim ki bu senin dombililiğin. ama bu durumda türeyen korsancıların peşinde polisle birlikte koşarak açgözlülüğün dibine vuruyorsun. kazandığı milyonlar için "ekmek" parası diyen şuursuz futbolcunun aymazlığına komşu oluyorsun.
kitap satın alma biçimleri içinde benim adıma 2. sırada yer almaktadır. 1. sırada 2. el satın almak, 3. sırada ise orjinalini satın almak yer alır. napalım hacı, zengin değiliz; dolayısıyla çok kitap okuyan biri olarak da bir kitaba 50 tl civarı para vermek istemiyorum. valla mevcut türkiye ekonomisi şartlarında korsan kitap almaktan rahatsızlık duyuluyorsa, orjinal kitapları makul fiyatlara satmaya çalışsınlar. zaten o zaman korsan kendiliğinden kalkacaktır.
Okuma oranı düşük bir topluma darbe vurmaktır. kitap okuma oranımız zaten düşük, birde korsan kitap aldığımız zaman yazarların ve yayın evlerinin hakkını yiyoruz, kesinlikle bir korsan müzik indirme değildir bu olay. sanatçı konserlere katılıyor, turnelere çıkıyor, korsandan kaybettiği birikimi bir şekilde üste ekliyor fazlasıyla(bu sebeptendir ki fakir bir şarkıcı yok) fakat yazarların tek iş kapısıdır belki de sattığı kitaptan para kazanmak. lütfen korsan kitap almayın, aldırmayın.
okuma oranından sürekli şikayet edilen bir ülkede bu oranı artırmak istiyorsanız, öncelikle insanların en azından kapağını beğendiği bir kitabı şans eseri almasını sağlamalısınız.
yani vatandaşı kitapla tanıştırmalı, kokusunu bir kere solumasını sağlamalısınız.
bu şans faktöründe fiyat ne kadar artarsa oran o kadar düşeceğinden temennim ya insanların alım gücünün yükselmesini sağlayın, ya kitap fiyatlarını düşürün.
yani ne yapıp edin insanları kitapla tanıştırın.
bir öğrencinin kitaba verdiği paradan dolayı içi acımasın...
korsana bir yönelme varsa insanların cahilliği, pintiliği, hırsızlığı sorgulanmadan önce başka şeylerin sorgulanması gerektiği aşikardır...
emeğe ve emekçiye saygı lütfen.
gerçi bunu diyorum ama sadece kitaplarda orjinalini kullanıyorum. filmi netten indirip oyunları cracklı oynuyoruz. dizileri bile TV'den değil de netten izliyoruz. ne olacak böyle bilmiyorum.
Diğeriyle arasındaki tek fark bandrol. O da insanların işine yaramadığına göre?
Bu güne kadar hiç korsan kitap almadım çünkü parasını ben ödemedim. Ödeyecek olursam şayet, ikinci el kitaplar var... ha ama ben ikinci el istemem, kendi kitaplığımı oluşturucam falan dersen kıyıp orijinal al bi' zahmet.
ikinci el kitapla yazana saygısızlık etmiş olmuyorsunuz, hem de ucuz yollu kitaplar alıyorsunuz. Kipppsss.
her korsanda olduğu gibi yanlış bir eylemdir. duygusal kasmadan ufaktan değinmek isterim.
türkiye de kitap günlük okunan bir şey değildir. tamam okuyanlar mutlaka var ama onlar zaten korsana tenezzül etmez. belki ay belki iki ay belki yılda bir kitap okunuyor. o kadar az okunduğu halde gidip korsana para veriliyor. ulan zaten yılda en fazla 3 kitap okuyorsun onu korsan alma bari.
pahalılık konusuna gelecek olursak , bir sürü site var ucuz kitap satan. özellikle idefix i tavsiye ederim. sipariş edin gelsin hemde piyasadan çok çok ucuza. hala neyin pahalılığı bu anlamadım çocuklar.
Almamak gerek korsan. Fiyatlar yüksek geliyorsa sahaflar tercih edilmeli. ikinci el kitaplar gayet uygun fiyatlara bulunabiliyor. Hem de daha anlamlı oluyor. Bazen içine alınmış notlar sanki başka bir hayata dokunmak gibi. Tabii diyeceksiniz bu bu kadar laf ettin sen hiç korsan almadın mı? Aldım ama yanlışlıkla. Sevgili uyanık sahaf arkadaş ikinci el diye kakalamış kaba tabirle korsanı(bursa Sönmez'deki sahaf esnafından bi' abimiz). Bandrollünü kontrol etmek şart.
