bir virüs gelir ve yaşamda çok basit olarak nitelendirdiğimiz sarılma, etkileşim içinde olma ve yüz yüze iletişime geçebilmenin ne kadar değerli olduğunu bize anlatır. insanoğlunun tehlikelere karşı verdiği tepkilerden bir tanesi de inkardır. başlarda yoğun bir şekilde gördüğümüz "aslında virüs yok" kişileri, virüsle yüzleşmek istemeyen ve gerçekliği kabul etmeden patolojik bir inkarla hayatının normal devam ettiğine inanmak isteyen kişilerdir. zamanla bu inanış "virüs var evet ama bana bir şey olmaz" şeklinde evrilmiştir. kişi, tehlikenin büyüklüğünü ne kadar kavrıyor olursa olsun, kendisinin tehlikede olduğunu bir türlü kabul etmemektedir. bunun kişide yoğun bir endişe yaratacağı aşikar.
endişe, kaygı hissetmemek için mücadele edilen kısa sürede hissettiğimiz yoğun ve katlanılması güç hissiyata verilen isimdir. çoğu insan kaygıyla karıştırmaktadır. bu duygularla yüzleşmemek adına çoğu entryde belirttiğim gibi insanlar giderek gelecekteki tehlikelere odaklanmaya başlamaktadırlar, şimdiki tehlikeler ile yüzleşmek istemedikleri için.