bilimsel açıklamasına inmeden önce; insan yaşadığı tedirginlikleri yok etme uğruna birçok öz kurtuluşlara baş vurur kendi içinde. zararları öyle çoktur ki benliğimizde yararlarına odaklanamayız. ama varoluşumuzda olan biten her şey gibi korku da gerekli bir ihtiyaçtır. bilimsel bakışla yaklaşılınca tedirginlik bir kerte azalır. geçmiş insanların korku üzerinde oluşturdukları fantastik kurguların dışına çıkmak rahatlatıcıdır:
korku, en temelde insanı ve diğer canlıları hayatta kalmaya yönlendiren bir duygudur.
günümüz insanı için korku, ilk insanların korkularından farklıdır. karl marx toplumları sınıflandırırken ve sınıfların nasıl ortaya çıktığını söylerken, bunun sınıf çatışmalarından kaynaklanan nedenlerden olduğunu das kapital'de anlatır. bugünün insanı sınıfsal toplumlar içerisinde, farklı korkulara sahiptir. mesela, yönetici sınıf için yönetimi kaybetme bir korku kaynağıdır.
ancak korkuyu sadece sınıfsal düzeyde yaşanan bir duygu dışında, psikolojik nedenlerinin de olduğunu belirtmek lazım. birtakım psikolojik nedenler korkuya sebep olmaktadır. psikanalitik kuramda bebeğin yaşadığı ilk korkuların, anne rahmine geri dönme isteğinden kaynaklandığını freud iddia etmiştir.
ayrıca ilkel korku için erasmus şöyle der: "insanların korkmaması korkusuz olması, cesaretli ve güçlü olduklarını göstermez. tam tersi, budala olduklarının temel belirtisidir."