Daha sabah yola çıktım meramdan selçukluya. Yok öyle bir soğuk neyin havası bu size soğuk bana sıcak..
Sabah 7.30 tan 8.30 a kadar sokakta yürüdüm ayaklarım ıslaktı ama yine de ayaklarım üşüdü e spor ayakkabı mevsimi değil ve abartıldığı kadar soğuk değildi dipi ile. Şuan kac derece bilmiyorum..
acı ayazdır. bölgenin dümdüz ova olması sebebiyle, rüzgar var olan soğuğuyla hiçbir engele takılmadan kupkuru eser. narin bir cilt ilk günlerde kuruyup çatlamaya başlarken, nispeten orta ve dayanıklı sayılabilecek ciltler devam eden günlerde çatlamaya başlar. etrafınızda sıkça görürsünüz, ellerinin üzeri kızaran, pütür pütür çatlayan insanları. konya ayazı esmeye başladığı zaman nemlendirici kremlere yatırım yapmanızda fayda var. ayrıca kıyafetinizden boş bulduğu en ufak delikten girip bir şekilde üşümenizi başararak ecdadına sövdüren bir soğuktur. bu kadar acı olmasının bir manası olmayan bir soğuktur. özellikle sabah saatlerine ve güneş battıktan sonraki saatlere dikkat edilmeli.
konyada askerlik yapmış biri olarak ankara soğuğunu tutmaz. 2005'de inanılmaz bir hava kirliliği vardı ama. gece nefes alınmıyordu. şimdi nasıl bilmem.
bir sivas soğuğu(son 4 yıl hariç) veya afyon soğuğu kadar değildir belki fakat bir konyalı olarak, konyanın soğuk konusunda oldukça güçlü bir grafik çizdiğini söylemeden geçemicem.
benim gibi hassas insanlara yaramayan soğuktur.. -2 de bile 5 dakika bakkala gidip geliyorum geldiğimde yüzümü oynatamıyorum böyle bir değişik oluyor ağzım yüzüm..
göt donduran rüzgarıyla birleşince fena çarpan soğuktur. akşama kadar kalorifer açık duruyor iki dakika odayı havalandırmak istediğimde bütün oda buz kesiyor. sen bize yardım et allahım.
kerpiç evde buz gibi olmuş olarak uyanırsın. üşenip kahvaltı hazırlamazsın yakındaki 4 masası olan dönerciye gitmek için yola çıkarsın. yüzünü yıkarken saçın biraz ıslanmıştır 3-4 dakikalık yolu bitirmeden saçındaki suyun donduğunu anlarsın.
böyle bişeydir, konya soğuğu.