Üzgün oldugumda asla kimseyle konusmak istemiyorum.
Ortamdan hoslanmadigimda, mumkun degil konusturamazsiniz.
Art niyetli iseniz ve bunu hissedersem ölsem konusmam.
Ya zaten oyle her halta atlayip konusmayi sevmem.
Dinlemek daha keyifli.
konuştuğunda anlaşılmayacağını ve/veya yanlış anlaşılacağını bilmek, karşındakinin söylediklerini duymaya layık olup olmadığını bilmemek,fevri davranıp kırıcı, incitici olmamak ve de en önemlisi eğer haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsanız bir hadis der ki eğer haksızlığa uğruyorsanız melekler sizi savunur,melekler beni savunurken kendimizi savunmama gerek duymamak zira kenidimizi onlaran daha iyi savunacağımızı düşünmemek.
senin söylemeye çalıştığın, söylediğin, söyleyebildiğin ile karşındakinin anlayabildiği, anladığı arasındaki dev fark. Tamamen faydasız bir aksiyon, ama alışkanlık. konuşmazsan garipsiyorlar. Garipsemesinler, bi de bununla uğraşma diye, konuşuyorsun. Aslında boşuna.
karşındakine laf anlatmanın nafile bir çaba olduğunun farkında olunduğu durumlar ya da sessizliğin güzelliğini yaşamak için ya da ağzından çıkacak kötü bir kelime ile karşındakini kırmak istemediğin zamanlar.
sevglisinden yeni ayrılmıştır, teklifi red edilmiştir vs. uzaaar gider. işin içinde hakaret varsa bu durumlar bazen hiç konuşmadan direk adama girmeyede sebep olabilir.
bazan insanın doğrudan kendine yöneltilmiş, hatta hakarete varan konuşmalara bile cevap verme isteği duymaması halidir.
sebebi, kırgınlık olabilir, kızgınlık olabilir.