Bir süre sonra parmaklarım yorulur, sayfalar yetersiz gelmeye başlar. Dışa vurma ihtiyacı gitgide artarken, öfke, heyecan ya da mutluluk ne kalbine ne de sayfalara sığabilir. Yazarken huzurluyum ama yazarak da rahatlayamam. Ben daha çok hızlı hızlı konuşunca rahatlayanlardanım.
hayatında iki paragraf yazmaktan acizlerin ' yazarak rahatlamak ne amauhağa ' diyerek yazarak rahatlama eylemini hakir gördükleri versustur. konuşmak daha kolaydır ama seni anladığını düşündüğün kişiye.
Derde göre değişen versus.
Mesela anlatamayacağın bi şeyler varsa içinde, belki cümlelerle yazar, bi nevi zehri atmaya çalışırsın içinden.
Ama sabrını zorlayan bir sıkıntı varsa, hani böyle direk içinden atıp, bağırıp çağırarak rahatlamak istediğin, hah işte o zaman konuşarak hatta bağırıp çağırarak rahatlamak çok iş görür.
Kısacası dışına atabildiklerini konuşarak, içine bağırdıklarını da yazarak rahatlar insan.