((( daha once cıktımı mı biliyom aramaya inandım cıkmamıs ben uludag sozlugun yalancısıyım))))
teknolojının gelişmesi ile yeni yeni piyasaya surulmesini bekledigim teknolojık alettir. fakat turklerin uretmesi biraz sakıncalı olacagını dusundugum için su zamana kadar hep saklı tuttum.
turkum insanı genelde bir icat bulacaksa ya sıcarken ya kacarken ya da ayyaşken buldugu için sensorun ne soyleyecegi belli olmayacagı için sakıncalıdır.
araba geri vitese takıldıgı an;
- gel abi gel abi gel abiii
carpmaya yaklasırken ;
- viiişştt (ıslık) agır ol hacııı !!
tam çarptı çarpıcak derken ;
- hoooppss yavaş leenn yarram gel dedik kökledin
çarptıktan sonra;
- dur lan dur amına koydun arabanın in aşşagı in !!
- höstt naabtın abla kıçım sürttü tak 1 e adam gibi park et şunu zikerim kullancağın arabayı
- ulan çizdim caanım tamponumu, amu dötü dağıttın bırak allasen yaa ben kullancam artık!
- kaldırımla aramızda 10 santim fark var kör müsün dingil?
şeklinde olursa eğlencelik park sensörü olmaya adaydır.
konusup kafa karistirmasina hic gerek yoktur, atarsin kolunu yan koltuga söyle bi güzel donersin, parkini yaparsin. haa bunlara ben üsenirim, biri anlatsin ben park edeyim diyosan, in arabadan, koltuga bi odun koy. odun senden güzel parketmezse ben bisi bilmiyorum. *
- abi dönüp dolaşıp hep aynı yere vuruyorsun ya. nerden aldın şu ehliyeti sen? bakkaldan mı!?
- mına koym ben bu park sensörünün, o kadar da fark verdik.
mevcut bazi otomobillerde kalan mesafeyi misal 5m, 2m, 50cm, yeter ak gelme artik carpacan (sonuncusu saka tabi) seklinde sesli ve sinyal ikazli modelleri bulunabilmektedir fakat arzu edilen yerel dil seceneklerinin de yüklendigi bir sistemdir. örnegimiz adana dan geliyor:
+geriye (anarya) takilan vites ve devreye giren sistem
-şuvey şuvey abi, topla gel, suvey diiyik, yavas!!! dur allahini kitabini dur, girdik arabaya, sana ehliyet verenin (allah kitap mode on, agresif sensor)...gibi.