birçok ortamda bulunur böyle tipler, aslında din hakkında fazla bir bilgisi yoktur, ama bilnçaltına yatan "dur dinimizi koruyayımda allahın hoşuna gitsin" mantıgı o kişinin dinle ilgili bir konu konuşuldugunda anlamadıgı halde burnunu sokmasına neden olur.
sonuç dinden fazla anlamayan kişimsi ulan dinsiz allahsız sen konuştukça benide dinsiz ediyorsun der ve kurtulmaya çalışır. vardır böyle insanlar aklıları sıra yaptıkları allah'ın hoşuna gidecektir. bilmezlerki boş konuştugu için allah'ın o kişiden daha çok nefret ettigini.
saçma sapan kişiliklerdir.
cebinizde devamlı suretle azhab suresinin 37. ayetinin türkçe mealini taşıyınız. öyle alim geçenlerede bir veriniz bakalım nasıl açıklıyorlar.
bilmeyenler için ayetin meali;
Ahzâb(*) Sûresi
37 - Hani sen Allah ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, Eşini nikahında tut (onu boşama) ve Allah tan sakın diyordun. içinde, Allah ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha layıktı. Zeyd eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda müminlere bir zorluk olmasın. Allah ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.
nasıl yani koskoca peygamber evlatlığının hanımıyla mı evlenmiş?
cevap evet evlenmiş. Allah emri. yapacak birşey yok.
hepimizin içinde olan bir davranış biçimi...
yapmıyorum diyen yalan söyler...
+kirve şimdi biz kıbleye niye dönüyoruz.
-mekke kıblede kalıyor diye..
+baravo. bak şimdi olm bu dünya yuvarlak değil mi?
-yuvarlak.
+e şimdi biz tam 180 derece açı ile tersi istikamete dönsek gene mekke ye dönmüş olmaz mıyız.
-he lan doğru..
+e olm her türlü arkamızı dönüyoruz mekke ye.. ne iş...
-bak şimdi dinle...
aynı zamanda nihat hatipoğlu nu dinlediklerinde duygu selinde boğulan insanlardır. ama nedense din adına "gel şunun ucundan da sen tut." denildiği zaman hiç oralı olmazlar.