eğer büyük şehirde yaşıyorsanız; cesediniz kokana kadar öldüğünüzü bile farketmezler.
eğer küçük bir yerde yaşıyorsanız; sıçtığınız saati bile bilirler. hiç abartmıyorum, alt komşu ile dün şöyle bi diyalog yaşanmıştır.
-eşitsizlik, kızım cumartesi sabah çok erken tıkırdadın. (cumartesileri çok uyuduğumu kaydetmiş)
+evet erken kalktım biraz. uyayamadım teyze.
-sifon sesini de duyunca, hasta mı ki bu kız dedim kendi kendime. (o saatte sıçmaz zira)
ohaaa be komşu, ohaaa ya. hani nasıl bi şey bu. hiç mi işin gücün yok senin.
sonuç itibariyle; komşu iyi bir şey midir? bilemedim.
Alttaki kız çocukları olan versiyonları manyaktır. Haftada üç dört kere falan çığlık kıyamet birbirlerini boğazlarlar. Eve gelen misafirin ürktüğünü görünce hemen açıklama yaparım.
Üstteki karı koca versiyonları ayrı bir manyaktır. Adam kadını evire çevire döver kadın adama boy boy küfürler eder. Sonra da kavga sonrası çiftleşme seromonisi olur epilepsi nöbeti geçirir gibi inlemeler gelir. Eve gelen misafirin ürktüğünü görünce televizyonun sesini açarım. Açıklancak gibi değil çünkü.
işin komik yanı bu iki komşunun da bizi gürültü nedeniyle uyarması... peki dikkat ederiz diyebiliyorum sadece...