"amerikan işbirlikçileri derneği" olsa adı, faliyetleriyle daha bi bağdaşacak olan dernek. aynı derneğin bir kitabında Nazım'ın şiirleri için ucuz satırlar, şiir denmez bunlara gibi yazılar okumuştum ve sadece gülebilmiştim acı acı..
bu derneği türk silahlı kuvvetleri de desteklemektedir. öyle ki T.C. Genel Kurmay Başkanlığı 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı tarafından 1973 yılında "komünistler işçilerimizi nasıl aldatıyorlar" adlı bir eser dahi çıkarılmıştır.
Bu güzide eser komünizm denen mereti şu dünyadan ve öncelikle bu vatandan silmek ile ilgili çok mühim bilgiler içeriyor. Akademik bir şekilde bu hastalığın tarifini yaparak başlayan kitap yine beynelmilel misaller ile bu derdi başımıza sarmaya çalışan şahıs ve cemiyetleri gözler önüne seriyor. Gelin elimizdeki bu nezih bilgi yumağından bir paragrafı beraberce okuyalım:
"komünizm; Allah'ı bulamayan, mülkiyet tanımayan ve tatbikatıyla insanları köle gibi kullanan ilkel bir rejimdir. Komünizmi bir rejim olarak sistemleştiren karl Marks bile ölümünden az önce : "pireler ektim, ejderhalar biçtim. Ben Marksist değilim. Ben Marksist değilim" demek suretiyle bu vahşet örneğini suçlamak zorunda kalmıştır."
dünya anti komünist liginin bir uzantısı olarak türkiye'de 1950'lerde kurulmuş ve hocaefendi hazretleri fethullah tarafından erzurum'da da şubesi açılmış dernek.
dönemin türkiyesi sovyet korkusuyla askerinden çoğu siyasetçisine kadar amerikanın desteğiyle yürütülen komünizme karşı din propagandasına göz yummuştur. bu da güzel bir "ekoton" yaratmıştır.
günümüzün türk hizbullah'ı, kara sesleri, hocaefendileri (hz.), kenan evrenleri hep bu ekotonun maşası/ürünüdür.
Hüseyin savaş da bu derneği desteklemektedir. kendisi tarafından yazılan 1960 yılında Kendi Yayınlarından çıkarılan "uyan" adlı eserde bu konuya eğilmiştir.
ilk mektep mezunu olduğu halde okumaya, okumaya ve dahi yine okumaya düşkünlüğü sayesinde şahsını yetiştirmiş muhterem bir kişilik olan Hüseyin savaş, bakınız eserinin önsözünde ne diyor: "isim yapmak, maddi kazanç sağlamak gibi düşüncelerden azade olarak, inandığım bir davaya hizmet gayesiyle geceleri uykumdan feragat ederek yazdığım, geçimimden kısıntı yaparak bastırdığım bu kitapçığı, tarihin hangi devrinde ve dünyanın neresinde olursa olsun hürriyet uğruna can vermiş insanların ruhların ithaf ediyorum." Komünizm adlı düşüncenin ne denli melun bir iptila olduğunu anlatan eser, bu mevzu ile ilgili teşhis ve tedavi yöntemlerini bizlere aktarırken, "komünist çığırtkanı Nazım hikmetof'a" başlıklı nefis bir bölümle son buluyor.
