hiçbir komünistin zihninden geçmez. bütün gün uyumak için hayatını ortaya koyarak mücadele mi veriyor insanlar lan. az düşünün de yazın be. komünistlerin aklından geçen şu olabilir ancak: 'her gün birileri açlıktan ölürken, emperyalizm masumların kanını dökerken ben rahat uyuyamam.
komünist öğreti hakkında ilkokul düzeyi bilgiye sahip kişinin söylemesi muhtemel söz.
komünizm, verimli çalışma baz alındığında, daha çok çalışılan bir toplumsal yapı hedefler. zira ekonomik sistem olarak sosyalizmi belirlemiştir. şu anki iş ve çalışma mantığının aksine, birey, salt kendisi için çalışmaz. teori, hem kendisi hem de toplum için çalışmayı öngörür. ancak uygulamada bu durum çok az rastlanılan bir durumdur. kapitalist ekonomik modeldeki "sadece kendin için" mantığındaki ilkel bireysel model, pratik komünizm denemelerinde, birey olduğunu unutan makineler olarak hayata geçmiştir. ve bu durum haliyle, en az kapitalizmin ilkel bireyciliği kadar sakattır.
ancak pratik durum veya teori ne olursa olsun kapitalist modelde de sosyalist modelde de çalışma had safhadadır.
az çalışma öğretisi aslında pratikte de karşılığını bulacak şekilde tasarlanmıştır le fargue tarafından. marksın damadı olan bu şahsiyet "tembellik hakkı" isimli kitabında net bir biçimde teorisini açıklamış ve mantıklı argümanlarla besleyerek, bunun bir hayal olmayacağını göstermiştir.
