diyeceğim şudur ki ; önce komünizmin anlamını, neyi savunduğunu, kimlerden yana olduğunu, öğren gel! o zaman tartışacak bir şeyler buluruz.ama anlamını bile bilmediğin bir konu hakkında böyle karalamalarla kendi kuyruğunu yakalamaya çalışan bir köpekten farkın olmaz!
osman pamukoğlu paşamızın da fikirleriyle, dünya görüşüyle, askeri zekasıyla desteklediği tespit. komünistler bölücüdür evet, toprağa dönelim, makineleri gömelim, sanayiyi durduralım diyorlar. hatta gericidirler de. başka türlü eşitlik olmaz arkadaşım. yukarılarda söylenmiş, komünistler bölücü değildir diyorlar. e sen bölücü değildirler diyorsun bölücü olmadıklarını ispatlıyorsun bir başkası da bölücüdürler deyip bölücü olduklarını ispatlıyor. benim de haliyle kafamı karıştırıyorsunuz ama şu var, komünizm, kapitalizmin açık bıraktığı alanlardan siyasetini sürdürüyor. 2011 yılında memur adam için çatır çatır araba üreten faizci bir sistemle kara sabanla tarla sürmek isteyen bir sistemin mücadelesi. aslında böyle bir mücadele yok da, bizde var hocu. bak avrupa'da bile savunmayı anarşistlere ihale edip iyice uç bölgelere götürdüler komünizmi. daha zafer kazanamaz komünistler. halkların kardeşliği martavalına da fazla itibar etmeyin. ulus devletler ortaya çıkmamışken bu söylediklerinize bir parça itibar edilirdi ama artık geçti o iş. bir kere sen, evet sen komünist kardeş, bilgisayar başından kalkıp da tarlaya gitmezsin, bana masal anlatma. evine televizyon gelmiş, telefon gelmiş, internet gelmiş, radyoyu tarihe gömmüşsün hala komünizm gelecek hülyalarındasın. üretim yapacaksan devlet kredi veriyor git tarım kredisi çek tarla ek ama önce o elindeki klavyeyi bi kenara bırak. klavyeden devrimcilik oynamayın. feysbuktan örgütleniyorsun ben daha sana ne diyim. mark zikerberg'in kucağına oturmuşsun hala üç vakte kadar komünizm gelecek ümidiyle yaşıyorsun. bak bir paragraf yazı yazdık bir kere deniz gezmiş demedik, tüh.
herkes çok uzlaşmacı anasını satayım. sağ sol kuzey güney herkes bölüp pörçme derdinde değil mi bu ülkede.
kapalılar üniversteye girmezler cunki şeriatçılar.
başörtüsü namustur açıklar zaten orospular.
komunistler trakyalı deyimiyle epten aygırı giderler beaa e onlarda zaten anarşitler.
bir yandan her kürt pkklıdır düşüncesi diğer yandan hepimiz kardeşiz diyip dil din bölünmesi yaşanması..
herkes cok birlestirdi dimi bu ulkeyi..
komunist değilim, olmamda ideolajileri hep havada kalır bence komunistlerin ama saygı duyarım o ayrı.
en azından herkes kendi bildiği şekilde kendi ülkesi için en doğrusunu yapmaya çalışıyor, amaç vatanı iyi hale getirmek ister komunist olmuşsun ister sağcı ister solcu.
ama akıl var mantık var komünistlerin bölücü olması başlığı ne kadar bütünleştirici, bu perhiz bu ne lahana turşusu bu ne ironi be hocam..
komünistlere egemen sınıfların attığı binbir iftiradan sadece biridir.
onyıllardır halkları din, milliyet, ekonomik statü gibi nedenlerden dolayı birbirine düşüren bizzat kendi sistemleri olduğu halde, "bütün dünyanın işçleri! birleşiniz!" diyenlere yapılan bir karaçalmadır. eğreti durur, komik durur.
kore tarihini iyi bilen bir insanın ulaşabileceği fikirdir.
ikinci dünya savaşı sonrası yapılan konferanslarda amerika ile sscb'nin yaptığı pazarlıklar sonucu kore'nin ikiye bölünmesi sonucunda ulaşılabilecek tek sonuçtur.
komünüstlerin özünde bölücülük yoktur elbette ama stalin amerika'nın uzakdoğuda güçlü olmasını engellemek için kore'de etkili olmak istemiştir ve kim il-sung ile işbirliği yapmıştır. dolayısıyla ikiye bölünmesinde büyük pay sahibi olmuştur. bunun sonucunda, kore bugün kuzey ve güney diye ikiye ayrılmışsa bunun nedenlerinden biri sscb'dir.
O konu tartışılabilir de, kafa yapısı soğuk savaş döneminden beri değişmemiş zırtapozların hala kendilerine birleştirici unsur olarak "komünist nefreti"ni seçmiş olmaları incelenmelidir. Bilirsiniz, ortak düşman, aslında pek de ortak paydada birleşmeyecek toplumları birleştirmek için kullanılır. Yoksa Boğaz'daki yatında manken sevgilisiyle keyif yapan adamla imes'te bu sıcağın altında metal işleyen adama aynı şeyleri hissetirmek kolay değildir. Amerika, soğuk savaştan sonra bu birleştirici unsuru "fanatik islam" olarak seçti. Bakalım bu yenilik bize ne zaman gelecek?
(Kafası çalışmayanlar için özel not: Canım kardeşim, senin komünistler dediğin insanlar Türkiye'de hiçbir zaman iktidar olmadı. Şu an yürürlükte olan hiçbir kanunu onlar çıkarmadı, ekonomik düzenlemeleri onlar yapmadı, uluslararası ilişkileri onlar şekillendirmedi. Şu an yaşadığın hayata -ne yazık ki- hiçbir etkileri olmadı. Nedir bu nefret, bu hazımsızlık? Hadi biraz da hayatın üzerinde pek çok yaptırım gücü olanlara, yani gerçek sorumlulara yönelt şu güzelim düşüncelerini. inan bana çok rahatlayacaksın.)
ona bölücü değil yıkıcı denir ay parçası. bir devrimci için devletin malı olmaz halkın malı olur aslan parçası. zarar verilen de devletin malı değildir bu durumda. paylaştırılması gereken zamanında halktan gaspedilmiş şeylerdir. terörizm halkı korkutmak demektir ve devletlerin hepsi kendi halklarına karşı legal terör faaliyeti yapmaktadırlar can parçası. demokratik hakkını demokratik kurallar çeçevesinde kullanan devrimci olmaz. solcu olur solcu vardır öyle. devrimci eylem yapmaz eylem koyar. konser düzenlemez baskın konser yapar. kurallar ve kanunlara uyan solcu, sistemle anlaşmasını yapmış kişidir. devrimci sistemi kabul etmez. kabul etmediği sistemin de ona yalandan verdiği demokratik haklar sikinde değildir.
birileri vaktinde demiş 'oku!'.. ondan sonra gel burda konuş.. yazık yahu.. bir de ülkenin geleceği, ülkenin aydınlık beyinleri diyorlar bu üniversite gençliği için..
hepsi için değil ancak çoğu için geçerli olan durumdur. aralarında gerçekten adam gibi adam olanlar var ama ne yazık ki bunların sayısı bir elin parmağını geçmiyor. geneline gelirsek genelinin durumu belli zaten. pkk ile dirsek temasında olan, ne apo iti ile ilgili ne de pkk ile ilgili iki kelime edemeyen insancık sürüsüdür bunlar. pkk ile yürüyüp polise taş attıktan sonra copu göte yedikleri zaman "demokratik hakkımızı kullanıyorduk polis dövdü" diye ağlarlar aynı zamanda.
sadece sovyetler birliğine bile bakılarak yanlış olduğu ortaya çıkabilen iddia. adamlar komünistken azerisi, ermenisi, kazağı, letonu, moldovalısı, gürcüsü falanı fişmanı bir arada yaşıyordu ne zaman komünizmi bıraktılar amip gibi bölünmeye başladılar, bölünmekten başları döndü hala bölünüyorlar... öyle ki bi ara her sabah yeni bir ülke çıkar mı diye dünya haritasını güncelliyordum.
neyse lafın pkk lılara ise onlara biz şöyle diyoruz;
Birlikteliğin sadece gönüllülük çerçevesinde olması gerektiğini düşündükleri için karşılaştıkları suçlama.
Lenin halkların kendi kaderlerini belirleme konusunda partidaşlarına şöyle der.
Bir ezen bir de ezilen ulusun bulunduğu bir ülkede; ezen ulusa mensup komunistler diğerlerinin ayrılma hakkı olduğunu savunmalıdır. Ezilen ulusa mensup komunistler ise birlikte yaşamayı savunmalıdır.
Yani gönüllü birliktelik, şu diyalogla da açılabilir.
Türk komunist- TK
Kürt komunist- KK
TK- Abicim istediğin zaman ayrılıp kendi ülkeni kurabilirsin, kendi kaderini kendin çiz, bana bok yemek düşer lakin.
KK- Ne ayrılması abicim, biz birlikte olduğumuz zaman daha güçlüyüz. Ben sensiz neyleyem.
Bu birlikteliğin tadına doyulmaz. Diyaloğun bir de şu versiyonu vardır.
- Len kro haddini bil, ne dili, ne okulu leen. Sus leen.
- Lan hüso bunla yaşanmaz kalk dağa çıkak.
yahu islamcılar böyle olduktan sonra bırakın komünistler de bölücü olsun. islamcı millici dediğiniz adamları görüyoruz imralı-washington-brüksel civarlarında dolanıyorlar hep.
aslında doğrusu komünistlerin yıkıcı olması, gereken başlık. peki neyi yıkar ve devirir bu komünistler. en basitinden küf tutmuş beyinleri devirirler ve yıkarlar. bostancı'da polisimiz allahın rahmetine kavuşurken bir yerlerine yırtan bazı faşist bünyeler, bu ülkenin cezaevlerinde eli kolu bağlı insanların üzerine zehirli ve yanıcı gazlar atılırken o çok sevdikleri izbe yuvalarına çekilip faşist kalplerinin iç rahatlığıyla ölümüne mutlu olurlar. komünizmi o sevdiği devletinin boyalı basınıyla çözümleyebildiğini zanneden yüzeysel bünyelere bazı tavsiyelerde bulunmak yerinde olur. (bkz: Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı) (bkz: v.i. lenin). sen istedin diye komünizm bu ilkelerinden vaz mı geçecek şimdi evlat. ayrıca mücadeleyi çocuk oyuncağı sanan bu bünyeler, birileri ötekinin kafasında dipçiklerini patlatırken, o ötekilerin hep susmasını bekler. ayrıca kime göre neye göre terörist, bir faşiste göre en büyük terörist eta olabilirken, bir komüniste göre en büyük terörist tepeden tırnağa kendini silahlara boğmuş, halkın kanını emen, bütün azınlıkları yok sayan bir devlet olabilir. üstelik bölücüde olablir. hadi gel de bunun ayarını ver bakalım. ver tepegözüm, ve faşist bakışlı, yanakları ıtır kokan pıtırcığım.
memleketimdeki diğer zümrelerinde aynı bunlar gibi sahip olduğu; yani ülkücü denen kifayetsizler , teröristler ve yobazite sahibi kitlenin sahip olduğu vasıfdır.
amaç kendi zümresine çıkar sağlamak için, cühela tayfadan nemalanmaktır hepsinde.
aslında bakarsanız ortak noktaları bununlada kalmaz.
mesela komünizmi kaçı bilir kendini boyle tanımlayanların, ne olduğunu bilmedikleri şeyin peşine, kimisi sıfatlanmak, kimisi bir zümreye dahil olmak maksadıyla takılır gider.
ve şuğursuzluk o kadar çoktur ki, aralarına giren provokatörleri bile ayırt edemezler.
düşünmezler, sahadaki sabri sarıoğlu gibi koşar dururlar, ne için koştuklarını bilmeden.
bunlar diğerleri içinde geçerlidir.
misalen; ülkücü diye sıfatlanan cühelalardan kaçı milliyetçiliği bilmektedir sözlük, atatürkçülük hakkında bi fikri var mıdır?
cevabı belli sorular sormayalım en güzeli.
yobazlar desen onlar da aynı, kendi çemberlerinde bir zümre oluşturmuşlar, yeşil sermaye denizinde yüzerek iktidara sahip olma ve kendi gorüşlerini empoze etme peşindeler.
çizgi filmlerdeki dünyayı ele geçirmeye çalışan kötü adamlar gibi ama inanın daha kötü.
teröristleri anlatmaya bile gerek yok.
Allah onlara biraz şeref biraz vicdan nasip eylesin.
ama kotu tarafı , bu cühelalık denizindeki kitleler bilerek veya bilmeyerek hep bu teröristlerin ekmeğine yağ sürmekte.
