buram buram musevi mefkuresi kokan saçma bir beyannamedir. Rusya için idealdir, zira rusyada eskiden var olan serfliğin bir devamı mahiyetindeydi, öyle ki hakim olduğu savunulan, eğer patron veya komiser iseniz üstün olduğu tatavası yapılan bir işçinin elinden yemek karnesini alarak onu açlıktan öldürtebilirsiniz. Allah kitap yoktur, namus kavramları da hayaldir.
Okuyunca hayrete düştüğüm kitap. Bugün ki kapitalist toplumun yapısını adamlar 1800`lü yıllardan tahmin etmişler. Fakat mülkiyet hakkı üzerine düşündükleri şeyler açıkcası bana biraz uçuk geldi. başta insan fıtratına uygun değil ve insanlar tarafından istismar edilebileceğini düşünüyorum.
kitapçılarda 5tl ve altı fiyatlarda çevirisini bulabilirsiniz, 70-80 sayfadır, ilk 30 sayfasında farklı zamanlarda ve farklı dillerde yazılmış altı adet önsöz bulunur.
günlük hayattaki koşullarla ve günümüz devlet anlayışıyla örtüşmeyen fikirler barındırması kimilerine dert olan manifesto. komünizm denince aklına dinsizlik, mülkiyetsizlik, burjuva nefreti dışında daha geniş konular gelmesini isteyen insan içinse kısa ve bir o kadar da harika bir kaynak. ha eğer istenmiyorsa da, en azından hakkında atılıp tutulmamalıdır çünkü gerçekten komik oluyor.
yaa o değil de özel mülkiyet yoksa çalışanla çalışmayan eşit mi şimdiğğ??
Varlığına, birliğine ve yücelerin en yücesi olduğuna inandığımız, ol deyince olduran ve gönüllerimizi iman nuruyla dolduran:
Allah 'a, Kur-an'a, Vatan 'a, Bayrağa yemin olsun!
Şehitlerim, Gazilerim ve Başbuğ 'um emin olsun!
Ülkücü Türk gençliği olarak;
Komünizme, Faşizme, Kapitalizme, Siyonizme ve her türlü Emperyalizme karşı mücadelemiz,
Son nefer, Son nefes ve Son damla kana kadardır!
Mücadelemiz MiLLiYETÇi TÜRKiYE 'ye,
TURAN 'a kadardır!
Mücadelemizde hiç bir engel tanımayacağız!
Satanlardan olmayacağız!
Kaçanlardan olmayacağız!
Yılmayacağız!
Yıkılmayacağız!
Başaracağız! Başaracağız! Başaracağız!
ALLAH TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSiN.
Hiçbir işe yaramayacak paçavradan ibaret olan manifesto.
günümüz sosyalizmine uyarlanamayacak kadar utopik bulduğum manifesto. (aralarında bağ olmasa bile bana şapka kanununu hatırlatır.) yayımlandığı tarihten ancak 75 yıl sonra Türkçe'ye çevrilmiştir. ilahi komedya'nın bile 700 yıla yakın bir süre sonra Türkçe'ye çevrildiğini öğrendikten sonra enteresan geldi mi? Hayır.
Karl Marx'ın kitabın arkasındaki sorular bölümünde bildiğin bu zamanki şakirtleri tahmin edercesine zamanın ötesinden ellerine verdiği kitaptır. Özellikle özel mülkiyet ve komünizmdeki kadın figürü anlayışı mutlaka okunmalıdır insan bu kadar yanlış bilemez bazı şeyleri dedirten kitap... (bkz: komünizm gelince anamız bacımız ortaklaşacak mı sorunsalı)
oğlak yayıncılık tarafından yayınlanan baskılarının kebapçı kitapçığı kadar olmasıyla garip karşılanan, insanda adını duyunca kapital gibi bir şey çıkacak hissi uyandıran, ama topu topu 70 sayfadan oluşan komünizm tarihinin ilk manifestosu.
bendeki çeviri çok sade bir anlatımla yapılmış, hiç de zor değil.
lakin türkiyedeki çevirilerin yanlış olduğuna dair bir teori var ne derece doğru bilemem.
tam türkiye komunistleri için yazılmış bir eser. milliyetçi, komunist veya liberal farketmeksizin bir türkün okumaya tahammul edebileceği uzunluktadır. bunu çevrenizdeki komunistlerin görüşlerini ifade ederken '' manifestoda şöyle böyle... '' diye konuşmasından anlayabilirsiniz. hiçbiri kapitalden bahsedemez bile.
Türkçeye yazılmasından 75 yıl sonra çevrilen ancak yayınlatılması yasak olduğundan okunamayan eser. şu an üzerinden 160 yıl geçti ancak basılabiliyor. 1970 lerde basılmış ancak darbe yönetimi tarafından toplatılıp çevirmeni sürgüne göndermişler.
kapitalistlerin veya burjuvaların işçi sınıfının nasıl esir edildiğinden bahseden kitap.
tüm mülklerin halka adil bir şekilde dağıtılması fikrini öne sürer.
- orjinal ismi 'manifesto of the communist party'dir.
- 1848'de marx ve engels tarafından yazılmıştır.
- dünyanın en etkili politik yazılarından biridir.
- sınıf ayrımcılığına ve kapitalizmin sorunlarına çözümsel yaklaşımlar getirir.
- sınıf düşmanlığını ele alarak başlar.
- ana olarak dört bölümden oluşur:
a)sınıf çatışmaları
b)işçi sınıfı-emekçi sınıf
c)sosyalizmin değişik şekilleri, (feodal sosyalizm,küçük burjuvazi sosyalizmi,gerçek sosyalizm)
d)bu şekillerin(grupların) birbirleriyle olan ilişkileri.
marksizm, bir dünya görüşü, bir felsefe, bir bilim, kısaca bir öğretidir. Bu nedenle de üniversitelerde öğretilen bir araştırma konusudur. Bu arada komünist manifesto elbette ki üniversitelerde bir bilim konusu olarak incelenilecektir.
Komünist manifesto, marksizmi ve onun teemel felsefesini anlamak için gerekli ana belgelerden biridir.
Günümüzde tüm dünya üniversitelerinde ekoonomlk ve sosyal düşünceler tarihi incelenirken komünist manlfestoya başvurulur, ileri sürdüğü düşünceler açıklanır, eleştirilir.
Gel gör ki yüce! Devletimiz bu kitabı yasaklama yoluna geçmek istemişsede hatasını anlamış ve geri adım atmıştır.
"(...)varsın egemen sınıflar bir komünist devrim ürküntüsüyle tir tir titresinler.proleterlerin zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri yok.bir dünya var kazanacakları."
bütün insanlık tarihinin sınıf savaşımları tarihi olduğunu söylerken,şüphesiz bütün kitap boyunca ve yaşamı boyunca yalnızca Batı'yı referans almaktadır.Halbuki biraz Türk tarihine merak salsaymış rahmetli,Asya'da örgütlendiklerinde Türklerde herhangi bir sınıfın olmadığını görecekti.Aynı zamanda o çağda Türklerde var olan düşüncelerin egemen sınıfın değil,halkın düşüncesi olduğunu da fark etmiş olacaktı.
Kitabı eleştirmeye hiç gerek yok kanımca.Çünkü zamanla proleterlerin devrimi kaçınılmaz olarak gerçekleştireceğini söylemesine karşın,böyle bir şey hiç olmayacakmış gibi görünmekte ve gerçekten üstat Karl Marx çok feci sallamaktadır.