salaktır. insanların kömür dağıtılmasına muhtaç olmadığı bir düzen isteyecek kadar salaktır. devletin kaynaklarının bir parti tarafından kullanılmasına isyan edecek kadar salaktır.
sosyal devletin görevlerini yadsımayan,bunun bir çıkar aracı olarak kullanılmasına karşı çıkan bilinçli ve sorumluluk sahibi kişidir.ve bilir ki bu kömürün parası da yine onun ödediği vergilerden karşılanmaktadır.adı geçen hükümetin, her kesime sevimli görünme telaşesiyle akdeniz plajlarında şemsiye dağıtması gibi sıradışı bir ilke imza atması da bu planlı siyasetin bir parçasıdır.bunun sosyal devlet adıyla yapılması komik,acınası bi durumdur.ayrıca dünyanin hiçbir sosyal devletinde çeyrek altın ve çamaşır makinası dağıtma gibi bir hayırseverlik de gözlemlenmemiştir.
ülkedeki ekonominin lokomotifi niteliğindeki kuruluşları bilerek zarar ettirip daha sonrada özelleştiren, işsizliğin her geçen gün artmasına sebep olan, iktidara geldikten sonra ''islami burjuva'' sınıfını yaratmış olan bir iktidarın faaliyetleridir kömür dağıtma işi. halkı bilerek yoksullaştırıp sonrada o yoksulluktan rant elde etme politikasıdır.sosyal devlet safsataları altında bunu yapıyormuş ama tam bir sosyal devlet örneği sergileyen (elektrik ve suyu maliyet fiyatına halka veren, sağlık ve ulaşımı ücretsiz denecek kadar ucuzlatan ve buna rağmen zarar etmeyen belediyeler) bazı belediyeleride soruşturma kapsamına alan bir iktidarın marifetidir kömür dağıtma işi. kabinedeki bakanları artık yaptıkları yolsuzlukların hesabını verme gereği bile duymayacak kadar arsızlaşan bir iktidardır o. hane halkını işsiz bırakıp sadakaya muhtaç eden bir anlayış var maalesef, halkıda kendileri gibi onursuzlaştırma politikasıdır. şu meşhur islami burjuva her geçen gün lüx villa sayısını nasıl artırıyor acaba ? her geçen gün kömür almaya parası kalmayan insanların çoğalmasıyla bir ilişkisi, bağlantısı olabilirmi acaba ! birileri hep zenginlerken birileri neden hep fakirleşiyor acaba bi bağlantı olabilir mi !!!
insanların dilenci yerine konulmasına ses çıkaran solcudur. "sadaka bizim kültürümüzde var" diyen bir başbakanın olduğu ülkede gerçek paylaşımın ne demek olduğunu iyi bilir.
yazarların olayı hiç ama hiç anlamamış olduklarını gösteren durumla karşı karşıyayız..burda mevzu bahis kişinin karşı çıktığı, bir eylem değil bir durumdur.. aklı başında her homo sapiens, zengini daha zengin, yoksulu ise ser sefil bırakan bu ekonomik sistem ve düzenin maşası olan ve hele ki bunun üzerine din tüccarlığına soyunan partilerin -eşşeği kaybettirip buldurarak sevindirmesi misali- gelir dağılımındaki %20 lik bölümü paylaşan ülkenin %80'ine sadaka kültürünü aşılamasına ve dahi aslında bu ülkenin %80'ini aşağılamasına tepki gösterir ve bu duruma mahkum bırakılmaya neden olan sistemi ve düzeni eleştirir. kaldı ki bahsedilen parti hakkında tartışmaya bile gerek duymamaktayımdır, türkiye cumhuriyeti tarihinin en bilgisiz ve dünya düzeninden bihaber bir genel başkana sahip bir parti..türkiye cumhuriyeti devletinin kadro ve kurumları hiç bir zaman bu kadar islami yobazlaşmaya uğramamıştır..
bir ülkenin , kendisini iktidarda istemeyen vatandaşının verdiği vergiyi, oy kullanmak için harcaması durumudur. Verdikleri kömür de bi boka benzese, en rezaletini verip, zaten küresel krizle uğraşan milletin havasını zehirliyorlar. Bi de kömürü aldıkları yer yine kendi adamları olunca işler iyicene, memlektei yöneten köy ağası ve sülalesine dönüyor.