şimdi yazmayacam dedim, bir geçiştirme de bulundum fakat geçen yüzyılın sömürü sistemi ile bu yüyzyıl arasında ne tür bir farklılık vardır? emperyalist sistem sona erip, bütün dünya iskandinav modeli bir ekonomik sisteme mi geçti yoksa hala aynı tas aynı hamam devam mı ediyor? yalnızca teknolojik devrimler ile sermayenin dolaşım hızının artması var olan ekonomik sistemin değişmesi manasına mı gelmektedir? insan doğası diye bir şey var mıdır yoksa o doğayı belirleyen direk ekonomik sistemin kendisi midir? bu sorulara cevap vermek gerçekten zor, doğruları kabullenmek güç.
ayrıca pkk konusuna hiç değinmiyorum. adamlar bile biz vazgeçtik öyle şeylerden dediği halde neyin savunuculuğu yapılıyor anlamak çok güç. en başından beri birilerinin ajanı olmuş hareketleri savunma durumu geçerli değildir ve olmayacaktır.
aklı başında insanlar için, geçen yüzyılda kalmıştır. yani şimdilerde ütopya olduğu ayan beyan anlaşılmıştır. lakin, aklını (en hafif sıfatla) hainlik için yoran pkklılar bunu komunizmi araç edinmek formuna sokmuştur.
açıkçası kafası karışmış, bencilliğin ve çıkarcılığın dibine vurmuş insanlar yeryüzünde yaşamaya devam ettikçe çok zor olan bir şey. gene de diğer tüm akımlara göre doğruyu savunmak ile eş değer. bazen doğruyu savunmak can yakabilir, kimse tarafından benimsenmeyebilirsiniz ama boşuna mı demişler doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar diye.
sağlam savunuyorsa ve sizi bastırıyorsa savunulamaz eylem, ütopya, ama cılızsa, ürkekse, istediği kadar savunsun, sustururuz.
yok hayır türkiye'de artık solla ilgili her şey pkk ile anılıyor da, açık açık solcuyuz, komünistiz de diyemiyoruz, aşırı sağcı, faşist bir terör örgütü*, sol kabul ediliyor çünkü türkiye'de.
